Politika

CHP'li Kart: Başbakan 'gizli hesap' iddialarını neden reddetmiyor

CHP'li Atilla Kart, Başbakan'ın İsviçre'de gizli hesapları bulunduğu iddiasını Bülent Arınç'a sordu

05 Haziran 2014 19:18

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İsviçre bankalarında gizli hesapları bulunduğu yönündeki iddialar hakkında neden yasal yollara başvurulmadığını ve İsviçre mecilerinden neden bu yönde resmi belge almadığını sordu. Kart, ayrıca “Maliye Bakanlığının 01.09.2009 tarihli açıklamasına göre;  artık Gelir İdaresi Başkanlığı ya da MASAK gibi Kuruluşlar, gizli hesaplar konusunda doğrudan bilgi isteme başvurusu yapabileceklerine göre; Türkiye neden bu yönde başvuruda bulunmamaktadır?” diye sordu.

CHP’li Atilla Kart, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın yanıtlaması üzerine bir soru önergesi verdi.

Kart soru önergesinde şunları sordu:

- Wikileaks belgeleri, The Times ve Türkiye’deki bir bölüm medyada Recep Tayyip Erdoğan’ın İsviçre’deki bankalarda milyar dolarlar seviyesinde gizli hesaplarının bulunduğu ısrarla ifade edilmesine rağmen;

- R.Tayyip Erdoğan bu yayın organları aleyhine neden yasal yollara başvurmamaktadır? Ya da İsviçre mercilerinden, bu yönde resmi belge alma girişiminde bulunmamaktadır?

- Maliye Bakanlığının 01.09.2009 tarihli açıklamasına göre;  artık Gelir İdaresi Başkanlığı ya da MASAK gibi Kuruluşlar, gizli hesaplar konusunda doğrudan bilgi isteme başvurusu yapabileceklerine göre; Türkiye neden bu yönde başvuruda bulunmamaktadır?”

Atilla Kart’ın TBMM Başkanlığı’na Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın yanıtlaması için gönderdiği soru önergesi şöyle:

TBMM  Başkanlığına

                        Aşağıdaki sorularımın Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını Anayasa’nın 98 ve İçtüzüğün 96. maddeleri gereğince saygıyla talep ederim.

                                                                                                          Atilla Kart

CHP Konya Milletvekili

                        İlgi      ; (b) İsviçre’deki Hesaplar”(!) başlığıyla 6 Mart 2014

                                             tarihinde Tarafımızdan yapılan Basın Toplantısı.

                                       (b) Tarafımızdan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yöneltilen

                                             7 Mart 2014 tarih- 7-41944 sayılı yazılı soru önergesi.

                            -- 6 Mart 2014 tarihinde düzenlemiş olduğumuz basın toplantısında; Başbakan R.Tayyip Erdoğan ve aile bireyleriyle ilgili yolsuzluk iddialarını dile getirdikten sonra,  Recep Tayyip Erdoğan ve 2. dereceye kadar olan kan ve sıhri hısımları ile gelinleri ve damatlarının, kamuoyunda “Varlık Barışı” adıyla bilinen 6486 sayılı yasadan yararlanmak için,  herhangi bir başvuruda bulunup – bulunmadıkları sorularını ve bağlı iddiaları dile getirmiştik.

                        · Duyarlı ve halka saygı duyan her siyasetçinin,  kamuoyuna bu türlü iddia ve suçlamalar yansıdığı takdirde, hemen kamuoyunu bilgilendirmesi ve açıklama yapması gerekirken; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu güne kadar bu konularda hiçbir somut açıklama getirmediği görülmektedir. 

 

                        --Bu kapsamda, İsviçre’deki bankalarda 8 gizli hesabın bulunduğu yönündeki iddia ve suçlamalara da bugüne kadar bir açıklama getirilmemiştir. Sade bir yurttaş olarak; ülkemizin Başbakanı hakkında böylesine ağır bir suçlamanın yapılmasını ve bu suçlamanın karşılıksız bırakılmasını, bu suçlamaya bir açıklık getirilmemesini kabullenmek mümkün değildir.

                             ·  CHP önceki Genel Başkanı Deniz Baykal’ın yaptığı gibi; R.Tayyip Erdoğan da, kendisiyle ilgili olarak dile getirilen bu iddia ve suçlamalara mutlaka açıklama getirmelidir. Türkiye Cumhuriyetinin saygınlığını ihlal eden bu ve benzeri suçlamalara karşı;  hesabının olmadığına dair resmi nitelikte bir belgenin temin edilip, kamuoyunun bilgilendirilmesi zorunluluğu vardır.

                        · Başbakan’ın ve Hükümet’in iddia ve suçlamalarla ilgili olarak herhangi bir açıklama yapmaması karşısında; bu kez iddialar soru önergesine konu yapılmış ve ilgi (b) önerge ile Hükümet Sözcüsü konumundaki Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yöneltilmiştir. Bülent Arınç’ın “Muhatap olmadığı ” gerekçesiyle önergeyi TBMM Başkanlığına iade etmesi üzerine, soru önergesi Kanunlar ve Kararlar Müdürlüğü tarafından 13 Mayıs tarihi itibariyle R.Tayyip Erdoğan’a gönderilmiştir.  15 gün içinde cevap verilmemesi sebebiyle,  önerge TBMM Başkanlığı tarafından 29 Mayıs tarihinde “tekid” edilmiştir. 7 Haziran tarihine kadar cevap verilmediği takdirde,  önerge “Gelen Kağıtlar” listesinde yayımlanacaktır.

                       --Yukarıda da ifade edildiği gibi, Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanı konumunda olan R.Tayyip Erdoğan’ın; “Şahsı ve Aile Bireyleriyle ilgili mal varlığı” hakkındaki ciddi ve somut iddiaları cevaplandırmaması, bu iddiaları askıda bırakması kabul ve izah edilemez.  Yasal ve anayasal zorunlulukların dışında; hem demokrasinin ve hem de halka saygının gereği olarak, R.Tayyip Erdoğan bu yöndeki iddialara-suçlamalara ve soru önergelerine cevap vermek durumundadır.

                        · R.Tayyip Erdoğan; egemenliğin kaynağı olan TBMM’ni kaale almamış, halka ve milli iradeye saygı göstermemiştir.

                        --Bu yöndeki iddia ve suçlamaların Wikileaks belgelerine konu olması, dönemin ABD Büyükelçisi Eric Edelman ile Başbakan arasında İsviçre’deki sırdaş hesaplarla ilgili görüşmelerin yapıldığı yönündeki iddiaların kamuoyuna yansıması üzerine; olay muhtelif soru önergeleriyle dile getirilmiş ise de, önergelerimize cevap verilmemiştir. Sözü edilen kriptolarda R.T.Erdoğan’ın, uluslararası boyutu olan iş ve ihalelerde “rüşvet aldığı” yönünde suçlamalar vardı.

* 17 Aralık süreciyle üstü örtülemez hale gelen yolsuzluk bulguları gözönüne alındığında; iş bu önerge konusu olan iddiaların daha da ciddiyet kazandığı görülmektedir.

* Bu yöndeki iddiaların kamuoyuna yansıması üzerine; Başbakan öfkelenmiş, celâllenmiş ve haklı olarak tepki göstermiştir. Konuyla ilgili olarak , İstanbul Milletvekili Abdülkadir Aksu sorumluluğunda bir Komisyonun kurulduğu Başbakan tarafından açıklanmasına rağmen, bu Komisyon’un bu yönde herhangi bir çalışma yaptığına dair hiçbir bilgi kamuoyuna yansımamıştır. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın benzeri yöndeki açıklamaları da havada kalmıştır.

                        -- Sorun şudur; haklı olarak tepki gösteren, celâllenen R.Tayyip Erdoğan, neden bu tepkisinin devamını getirmemiştir?

                        · Yoksa, R.Tayyip Erdoğan’ın celâllenmesi ya da tepkisi göstermelik miydi? Günü kurtarmaya mı yönelikti?

                        · Bu temel sorunun açıklık kazanması zorunluluğu vardır. Bu  soru askıda bırakılamaz, boşlukta bırakılamaz…

                        --Yukarıda sözü edilen iddiaların tahkiki anlamında;  Dönemin Manisa Milletvekili Bülent Arınç’ın,  2008 yılı Ekim ayının ikinci yarısında İsviçre’ye ya da yurt dışına gidip-gitmediği yönündeki soruların da açıklık kazanması gereği vardır.

                        --İş bu önergede dile getirilen hususlar; hem  3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunuyla bağlantılı olması ve hem de 6486 sayılı ve kamuoyunda “Varlık Barışı” olarak bilinen yasayla bağlantılı olması, birden fazla Bakanlığı ilgilendirmesi ve Hükümetin sorumluluğunu doğurabilecek sonuçlar itibariyle; önergenin Hükümet Sözcüsü konumunda olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a  yöneltilmesi zorunluluğu doğmuştur.

                        Buna göre    ;

                        (1) Wikileaks belgeleri, The Times ve Türkiye’deki bir bölüm medyada Recep Tayyip Erdoğan’ın İsviçre’deki bankalarda milyar dolarlar seviyesinde gizli hesaplarının bulunduğu ısrarla ifade edilmesine rağmen;

                        R.Tayyip Erdoğan bu yayın organları aleyhine neden yasal yollara başvurmamaktadır? Ya da İsviçre mercilerinden, bu yönde resmi belge alma girişiminde bulunmamaktadır?

                        (2) Maliye Bakanlığının 01.09.2009 tarihli açıklamasına göre;  artık Gelir İdaresi Başkanlığı ya da MASAK gibi Kuruluşlar, gizli hesaplar konusunda doğrudan bilgi isteme başvurusu yapabileceklerine göre; Türkiye neden bu yönde başvuruda bulunmamaktadır?

                        -- Bu yönde başlatılan çalışmalar neden durdurulmuştur?

                        (3) “Varlık Barışı” yasası olarak bilinen 6484 sayılı Yasanın 13 ve ilgili maddelerini esas alarak ; R.Tayyip Erdoğan ve 2. dereceye kadar kan ve sıhri hısımları ile gelinleri ve damatları; bu Yasadan yararlanmak için herhangi bir başvuruda bulunmuşlar mıdır?

                        (4) R.Tayyip Erdoğan tarafından , İstanbul Milletvekili Abdülkadir Aksu başkanlığında kurulduğu ifade edilen , Başbakan ve AKP adına hem yurt içinde ve hem de uluslararası zeminde Yargı yollarına başvuracağı bildirilen bu Komisyon, bu güne kadar neden hiçbir çalışma yapmamıştır?

                        Komisyon herhangi bir çalışma yapmış ise, bu çalışmanın sonuçları  kamuoyundan neden gizlenmektedir?

                        (5) Dönemin Manisa Milletvekili Bülent Arınç, Ekim 2008 tarihinde yurtdışına gitmiş midir? Gitmişse hangi ülkeye, hangi sebeple gitmiştir? (özel sebepler kastedilmemiştir)