ABD’de yargılanan Reza Zarrab’ın itirafçı olduğu ve gözlem altında tutulduğuna ilişkin olarak kamuoyunda yankı uyandıran açıklamalarda bulunan CHP’li Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan, Halkbank’ın iki üst düzey görevlisinin Zarrab’ın da işin içinde olduğu iddia edilen para trafiğine ilişkin banka kayıtlarını Amerikalı yetkililere teslim ettiğini ileri sürdü.
İran asıllı Türk işadamı Reza Zarrab ve eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılandığı davada jüri seçimi 27-28 Kasım olarak belirlenmişti. Jüri seçimi 27'sinde tamamlanamazsa, prosedür 28'indeki oturumda tamamlanacak. Ve hemen ardından davanın esastan görüleceği jürili duruşma, 4 Aralık’ta yapılacak.
CHP'li Aldan, “Amerika’nın elinde edindiğimiz bilgiler çerçevesinde böylesine belgeler de var. Tanık olarak dinlenecek kişiler de muhtemelen bu görevliler olacak” dedi.
Zarrab’ın mahkemedeki konuşmasının önemini, “Zarraf konuşacak ama nasıl konuşacak” diye anlatan Aldan, “Bürokrasiyi suçlayarak mı konuşacak? Siyasilerin bu konuda ki rollerini de bütün ayrıntılarıyla anlatacak mı? Hakkında iddiada bulunduğu bankaların uluslararası konumları ne olacak. Asıl iş burada düğümleniyor” ifadesini kullandı.
AKP Grup Başkanvekillerinden hata yapan birinin cezasını çekeceğini belirten Aldan, "Bu sözler, bu konuda kurban vermeye hazır olduğu izlenimi yaratıyor. Kuyruk feda edilip baş kurtarılmak istenecektir" açıklamasında bulundu.
Aldan, Erdoğan ve Putin görüşmesinin temelinde Zarrab konusunun olup olmadığının da bir soru işareti olduğunu altını çizerken, “Bu baş başa görüşme devlet tarafından tutanağa bağlandı mı?” diye sordu.
CHP Muğla Milletvekili, Meclis Adalet Komisyonu sözcüsü Ömer Süha Aldan, İran asıllı Türk işadamı Reza Zarrab ve eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılandığı davada, jüri seçimi 27 Kasım'a, ilk duruşması ise 4 Aralık'a ertelenme kararı alınan gelişmelere ilişkin değerlendirmeleri şöyle:
“Halkbank’ın para trafiğine ilişkin kayıtlar teslim edildi”
Rıza Zarraf, üst düzey iki Halkbank görevlisi bankanın bütün kayıtlarını, para trafiğinin olduğunu döneme ait ve sonrasında da Rıza Zarraf’ın da işin içinde olduğu iddia edilen döneme ait verilerin hepsinin elektronik ortamda ABD’ye götürüp Amerikalı yetkililere teslim etmişler. Dolayısıyla Amerika’nın elinde edindiğimiz bilgiler çerçevesinde böylesine belgeler de var. Tanık olarak dinlenecek kişiler de muhtemelen bunlar olacak.
“Zarrab’ı cansiperhane savunan avukatları neden geri çekildi”
Rıza Zarraf’ın yaşa dışı mailleri izlenmiş. Yasa dışı izlemeye dönük yaptığı itirazdan geçtiğimiz aylarda vazgeçti. Bu da hakkında yasa dışı olarak izlenen maillerinin aleyhine tanık olarak kullanılabileceğini gösteriyor. Avukatlarının şimdiye kadar cansiperhane korurken şimdi geriye çekilmiş olmaları şu andan itibaren Rıza Zarraf’ın itirafçı olduğu aşikardır.
“Zarraf konuşacak ama nasıl konuşacak?”
Burada üç önemli konu var, bir tanesi Zarraf konuşacak ama nasıl konuşacak? Bürokrasiyi suçlayarak mı konuşacak? Siyasilerin bu konuda ki rollerini de bütün ayrıntılarıyla anlatacak mı? Hakkında iddiada bulunduğu bankaların uluslararası konumları ne olacak. Asıl iş burada düğümleniyor.
“Erdoğan-Putin görüşmesinin temelinde Zarraf mı var?"
Siyasilerin yoğun bir biçimde Zarraf’ın ifadesinin sadece bürokrasi çerçevesinde olması için bir çaba içerisinde olduklarını gözlemliyoruz. Başbakan niye Amerika’ya gitti . Bir anlaşma yaparsınız gidersiniz, uluslararası bir toplantı, konferansı olur? BM’nin, NATO’nun bir toplantısı olur? Başbakanın gündemi neydi? Niye kaç gün orada park bahçe gezdi. Sadece bu iş için gitti. Başbakan gitmeden önce de iki oğlunun off shore hesaplarının ortaya çıkmasının da bir anlamı olduğunu düşünüyorum. ‘Fazla bu işe burnunu sokma’ demiş olabilirler.
Putin’in Trump’ın seçilmesinde etkin bir rolü olduğu artık dünyaca söylenene bir şey. Buradan bakarsak son Putin Erdoğan görülmesini de anlamlı bulmaya başladım. Bu görüşme ne hikmetse iki saati baş başa, iki buçuk saati de heyetler halinde. Bu baş başa görüşme devlet tarafından tutanağa bağlandı mı?
“Kuyruk feda edilip baş kurtarılmak istenecektir”
Bunların hepsini bir araya getirdiğinizde Zarrab konusunda ciddi çabalar olduğunu görebiliriz. AKP Grup Başkanvekilinin ‘Eğer bir hata yapan varsa cezasını çeker’ demesi bu konuda kurban vermeye hazır olduğu izlenimi yaratıyor. Kuyruk feda edilip baş kurtarılmak istenecektir. Eğer, Rıza Zarraf bütünüyle siyasi kişilikleri de iddialarda bulunursa o takdirde AKP toplu olarak savunmaya geçecektir. Görüyorsunuz NATO’yu, AB’yi bunlar bize düşman diyerek iç siyasette yararlanmak çabasına girecekler. Yeni mağduriyet yaratma çabasına girecekler. CHP olarak biz bu süreci dikkatlice izleyeceğiz. Sonuçta gerçeğin ortaya çıkmasını amaçlamalıyız. Keşke Türkiye 17-25 Aralık sürecini kendi dinamiği içinde hukuk platformu içinde halledebilseydi, bugün bu tip sorunlarla yüz yüze kalmazdı.