New York Güney Bölgesi Başsavcılığı'ndan çarşamba günü yapılan açıklamada yaklaşık bir buçuk senedir ABD'de tutuklu yargılanan İran asıllı Türk işadamı Rıza Zarrab'ın davasına ek iddianame ile dört yeni sanık eklendi.
İddianamede bu sanıklar Türkiye'nin eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Halk Bankası eski Genel Müdürü Süleyman Aslan, aynı bankanın Uluslararası Operasyonlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Levent Balkan ve Zarrab'ın çalışanı Abdullah Happani olarak ifade edildi.
Eski Başsavcı Bharara’nın yerine New York Güney Başsavcılığına vekaleten bakan Joon H. Kim tarafından hazırlanan son iddianamede Çağlayan ve Aslan yaptırımların ihlali için komplo ve işbirliği yapmakla suçlanıyor.
Hükümet kanadından eski Bakan Çağlayan’a yönelik açıklamalar dikkat çekerken TBMM Adalet Komisyonu Üyesi ve Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan, ABD’de tutuklu Rıza Zarrab'ın yargılandığı davada eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayanın sanık olmasını, “Bir fırtına öncesindeki ön gösterge olarak görüyorum” diye değerlendirdi. Ekim ayında görülecek Rıza Zarrab davasına dikkat çeken Aldan,” Bize gelen bilgiler, Rıza Zarrab’ın itirafta bulunacağı şeklinde” dedi. Açıklamayacağını söylediği bazı bilgiler olduğunu söyleyen Aldan, Halk Bankası’nın bazı kayıtlarının FBI elinde olduğuna yönelik gelen bilgiler olduğu iddiasında bulundu
Aldan, Çağlayan’ın tutuklanma gerekçesiyle ifade vermeye gitmeyeceğini belirtirken, “Belki de itirafçı olacak bizler neler olup bittiğini öğrenmiş olacağız. Gitmeyecektir hakkında tutuklama kararı çıkarılacaktır. Türkiye de bakanlık yapmış birinin yolsuzlukla yargılanması uluslararası Türkiye’nin imajını zedeleyecektir” açıklamasını yaptı.
Meclis Adalet Komisyonu Üyesi CHP’li Aldan’ın T24’e değerlendirmeleri şöyle.
“Zarrab itirafta bulunacak”
Zafer Çağlayan’ın da soruşturmaya dahil edilmesini bir fırtına öncesinin ön göstergesi olarak görüyorum. Ekim ayında Rıza Zarrab’ı davası görülecek ve bize gelen bilgilerde; Zarrab’ın itirafta bulunacağı şeklinde. Muhtemeldir, toplanan kanıtlarla böyle bir sonuca ulaşılacak bu bir anlamda önemli bir sinyal. Türkiye Cumhuriyeti Adalet ve Kalkınma Partisi çoğunluğu kendi yargılamayı yapabilecek bir yürekliliği gösterseydi, yani bu dört bakanın Yüce Divanda yargılanma yolu açılsaydı bugün uluslararası anlamda böyle bir davanın muhatabı Türkiye olmayacaktı. Ama Türkiye kendi için de bu iddiaları örtbas ederek yani AKP çoğunluğu örtbas ederek bir anlamda kurumsal anlamda Türkiye’nin imajını zedelemiş oldu. Keşke ülkemizde böyle yolsuzluk iddialarıyla ilişkin olarak, biz gereken refleksi gösterseydik ama bunu yapamadık.
“FBI, Zarrab’ın internet ve telefon ortamında çalışmalar yapmıştı”
Bana gelen özel bilgilerde, Rıza Zarrab’ın Ekim ayındaki duruşmasında önemli açıklamaları olacaktır. Bunun ipucu da şu, geçtiğimiz mart veya nisan ayında aldığımız bilgiye göre, Amerika yetkililer, FBI, Rıza Zarrab’ın internet ve gerek telefon ortamında çalışmalar yapmıştı. Zarrab’ın, internet yazışmalarını ele geçirmişlerdir. Rıza Zarrab, bu deliller yasa dışı olduğunu belirterek itiraz etti, ama Mart ayındaki mahkemesinde hakime iddialardan vazgeçtiğini açıkladı.
“Demek ki Amerika’nın elinde önemli kanıtlar var”
Benim hakkımdaki internet delilleri kullanabilirsiniz dedi. Bu birinci ipucuydu, ikinci ipucu ise şudur; Zarrab’ın kardeşi hakkında sanırım bir dava var. Onun için duruşma ertelenmişti. Son olarak da Zafer Çağlayan ve diğerleri hakkında Halkbankası eski genel müdürü ve yardımcılarına kadar götürülmesi şunu gösteriyor demek ki Amerika’nın elinde önemli kanıtlar var. Bu konu da benimde özel bilgim var onu burada açıklamayacağım, Halkbankasının bazı kayıtlarının FBI elinde olduğu haberi bana geldi. Şöyle bir söylem vardır, eğer kendi kapının önünü süpürmezsen yada bundan kaçınırsan başkası gelir senin kapının önünü süpürür. Zafer Çağlayan ifade vermeye gitmeyecek giderse tutuklanacak, kırk elli yıl ceza alacaktır. Belki de itirafçı olacak bizler neler olup bittiğini öğrenmiş olacağız. Gitmeyecektir hakkında tutuklama kararı çıkarılacaktır. Türkiye de bakanlık yapmış birinin yolsuzlukla yargılanması uluslararası Türkiye’nin imajını zedeleyecektir.
TBMM’de soruşturma komisyonu kurulmuştu
TBMM’de 4 bakanla ilgili kurulan Soruşturma Komisyonu’nda Ekonomi eski bakanı Zafer Çağlayan’la ilgili iddialar şöyle yer almıştı:
Ekonomi Eski Bakanı Mersin Milletvekili Mehmet Zafer ÇAĞLAYAN hakkında:
A) İDDİA
Rıza SARRAF’tan sağlanan, miktar ve değeri tespit edilemeyen bazı maddi menfaatler karşılığında;
a) Bu şahsın İran'a altın ihracatı yapması işlerinde imtiyaz sağladığı,
b) Gana'dan kaçak yollarla yurda sokulmak istendiği iddia edilen 1,5 ton altınla ilgili adli ve idari soruşturmaları engelleyerek, altının Dubai'ye çıkışını sağlamaya çalıştığı, iddia edilmiştir.
Yukarıda sayılan ve Ekonomi eski Bakanı Mersin Milletvekili Mehmet Zafer ÇAĞLAYAN tarafından işlendiği iddia edilen eylemler, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet, 5237 sayılı TCK’nın 204. (Resmî belgede sahtecilik) ve 252. (Rüşvet) maddelerine tekabül ettiğinden, bu iddiaların gerçekliğinin araştırılması ve soruşturulması gereği ortaya çıkmıştır.
AKP Çağlayan oylamasında en az 38 fire vermişti
TBMM Genel Kurulu’nda 20 Ocak 2015 tarihinde yapılan 4 bakanla ilgili Yüce Divan oylamasında AKP, en az 38 fire vermişti. AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal da Meclis'te gazetecilere "38 fire görünüyor" demişti.