CHP'den Erdoğan'a: Uludere faillerini neden hâlâ himaye ediyorsunuz

T24/ ANKARA

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Uludereleri ailelere, 'Vur emri vermediğini' söyleyen Başbakan Tayyip Erdoğan'a, "Vur emrini sen vermediysen, vur emrini vereni bildiğin halde, fail ve sorumluları himaye etmeye neden devam ediyorsun" dedi.  Kart, "Ortada hesap soracak bağımsız yargı mı bıraktın? Bağımsız yargı varsa, soruşturma iznini neden engelliyorsun" dedi.

Kart, "Yine Günü Kurtarma Manevraları" başlıklı  yazılı açıklamasından Başbakana Uludere  soruları yönlendirdi.  Açıklama şöyle:

Vur emrini sen vermediysen, vur emrini vereni bildiğin halde, fail ve sorumluları himaye etmeye neden devam ediyorsun?

--Başbakan, Uludere katliamında hayatlarını kaybeden ailelerle yaptığı görüşmeden sonra, “Vur Emrini Kimin Verdiğini Biliyorum…. Bağımsız Yargı hesabını soracak….” demiştir.

--Başbakan’ın söyleminin samimi ve tutarlı olup olmadığını tartışmayı, bu konudaki eleştiri ve denetim sorumluluğumuzu saklı tutarak, bu söylem üzerinden değerlendirmelerimizi yapıyoruz; Başbakan, vuku bulan ölümler ve sonuçlarından öncelikle siyaseten, devamında ise hem yasal (cezai ve hukuki anlamda) hem de anayasal anlamda sorumludur. Bir diğer temel sorumluluğu, eylemi, doğrudan talimat ve bizzat gerçekleştiren fail ve sorumluları ortaya çıkarmak noktasında yoğunlaşmaktadır.
Soruyoruz;

--Emri Sen vermediysen, emri vereni bilmemen söz konusu olmasına göre; fail ve sorumluları, hangi gerekçeyle, hangi takdir ve yetkiyle himaye etmeye devam ediyorsun?

--Yabancı İstihbarat Servislerinin, Türkiye’yi kuşattığının ve teslim aldığının ortaya çıkmasından mı korkuyorsun? Ya da , bu gibi kritik konularda hiçbir inisyatifinin ve gücünün olmadığının ortaya çıkmasından mı korkuyorsun?

--Ortada hesap soracak Bağımsız Yargı mı bıraktın? Bağımsız Yargı varsa, soruşturma iznini neden engelliyorsun?

--Ve nihayet; ölen bu insanların, çocukların, gençlerin vebalini hangi duyguyla taşımaya devam ediyorsun? Bu ızdırabı nasıl taşıyorsun?

--Başbakan, kişisel ve siyasi sorumluluktan kurtulmak için yeni manevralara başlamıştır. Ancak bu manevralar, Başbakan’ı mukadder “Yüce Divan” akıbetinden kurtaramayacaktır.