Politika

CHP'de tüzük bahane

Cumhuriyet Halk Partisi'nin 16 ve 17. olağanüstü kurultayında yaşanacaklar ve ortaya çıkacak tüzük, partinin yakın geleceğine de damga vuracak.

23 Şubat 2012 16:36

 

Deniz Zeyrek- Radikal

(23 Şubat 2012)

 

T24 - CHP’nin pazar ve pazartesi yapılması öngörülen 16 ve 17. olağanüstü kurultayında yaşanacaklar ve ortaya çıkacak tüzük, partinin yakın geleceğine de damga vuracak. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve etrafındaki 1. halka yöneticileri, tüzük kurultayını hazirandaki seçimli kurultay öncesinde bir ‘yol temizleme’ fırsatına çevirme arayışında. Önder Sav’ın öncülük ettiği muhalifler ise hem kalede gedik açmak, hem de Kılıçdaroğlu’nun kendilerinden ‘kolay kolay’ kurtulamayacağı mesajı vermek niyetinde.
 

Sav ve destekçileri, başlangıçta 362 imzacının Fars ordusuna kök söktüren 300 spartalı gibi Genel Merkez yönetimini bütün gücüne rağmen yenmeyi ve kurultay girişiminden zaferle çıkmayı arzuluyordu. Bu hedefe ulaşma konusundaki en büyük silah olarak da Deniz Baykal’ın vereceği desteği ve Gürsel Tekin ile Nihat Matkap’ın küstürdüğü delegeleri gördüler. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı ve 362 imzacıyı blok olarak koruyamayarak, sürecin CHP Genel Merkezi tarafından yönlendirmesinin önüne geçemediler.

İmza veren 362 kişiye genel merkezin el altından çıkardığı ‘af’tan yararlananların sayısı oldukça fazla. Ancak yaklaşık Sav’la birliktelikten ödün vermeyen 100’den fazla delege var. Bu da 28 Şubat sabahından itibaren, seçimli olağan kurultayın yapılacağı haziran ayına dek CHP’de önemli bir hesaplaşma ve kopmalar yaşanacağını gösteriyor.

Muhalifler, bu yüzden tüzüğün ve siyasi partiler yasasının boşluklarını değerlendirerek ve medyanın, özellikle de CHP’ye eleştirel bakan kuruluşların hoşuna gidebilecek ‘kurultaya katılmayarak toplantı yeter sayısına ulaşılamamasını sağlamak’, ‘Anıtkabir’e gitmek’ ve ‘ayrı bir otelde alternatif toplantı yapmak’ gibi sembolik çıkışlarla sonuna kadar kavga etme niyetinde. İşi sağlam tutan ve muhaliflerin atacağı her adım için önceden tedbir alan merkez ise, 26 Şubat’ın planlandığı gibi tamamlanacağına inanıyor. Baykal’ın da kurultaya katılmama eğilimi Kılıçdaroğlu’nu rahatsız etse de, Baykal’a yönelik değerlendirmeler Sav’a yönelik değerlendirmelerden daha pozitif.