CHP İstanbul milletvekili ve KİT Komisyonu üyesi Aykut Erdoğdu, Avrupa Birliği'nin vergi kaçakçılığı konusunda Türkiye hakkında karar verecek olmasına ilişkin "Siyasi Nüfuz Sahibi Kişilerin Rüşvet ve Yolsuzluğunun Önlenmesi" tavsiyesine vurgu yaparak, "Eğer bu yasa çıkmaz ve vergi cenneti ülkelerin listesi yayınlanmazsa Türkiye kara listeye alınacak. 'Siyasi Etik Yasası' dediğimiz bu yasa, Türkiye’nin bekasıdır. Bu yasa çıkmadan Türkiye’nin temizlenmesi mümkün değildir" dedi.
CHP'li Erdoğdu, Fransız Haber Ajansı AFP’nin Avrupa Birliği’nin önümüzdeki salı günü yapacağı toplantıda, Türkiye’ye vergi kaçakçılığıyla daha etkili mücadele etmesi için ek süre vereceğini açıklayacağını duyurduğunu hatırlattı. AB’nin bu karara dayanak olarak OECD ülkelerinde faaliyet gösteren Mali Eylem Görev Gücü’nün Türkiye’den “Siyasi Nüfuz Sahibi Kişilerin Rüşvet ve Yolsuzluğunun Önlenmesi” tavsiyesini yasalaştırması için daha önce uyardığını hatırlatan Erdoğdu, “Eğer bu yasa çıkmaz ve vergi cenneti ülkelerin listesi yayınlanmazsa Türkiye kara listeye alınacak. ‘Siyasi Etik Yasası’ dediğimiz bu yasa, Türkiye’nin bekasıdır. Bu yasa çıkmadan Türkiye’nin temizlenmesi mümkün değildir" dedi.
Erdoğdu yaptığı açıklamada, AB’nin ekim ve şubat aylarında vergi cennetleri olarak ilan ettiği ülkelerin listesini güncellediğini kaydederek, Türkiye’nin otomatik olarak vergi verilerinin paylaşılmasını öngören uluslararası kurallara saygı göstermemekle suçlandığını bildirdi. AB’nin bu kararı almasına dayanak olan, OECD çatısı altında çalışan Mali Eylem Görev Gücü’nün (FAFT) 2019’da yayınladığı raporda Türkiye’ye, “Rüşvet, yolsuzluk ve terörün finansmanı amacıyla alınan tavsiye kararlarına yeterince uymuyor ve gerekli yasal düzenlemeleri yapmıyorsunuz” denildiğini kaydeden Erdoğdu şunları söyledi:
“Bunun üzerine AKP iktidarı, FATF’ın Türkiye’ye verdiği bir yıllık sürenin son gününde apar topar 7 no.lu tavsiyeyle ilgili kanun teklifini TBMM’ye getirdi ve bir hafta içinde yasalaştırıldı. Ama FAFT’ın hazırladığı 40 tavsiye kararının bel kemiği olan 12 no.lu ‘Siyasi Nüfuz Sahibi Kişilerin Rüşvet ve Yolsuzluğunun Önlenmesi’ni hiç gündeme getirmedi. Bu karar, kendisine kamusal yetki emanet edilmiş üst düzey siyasetçi, bürokrat veya yöneticiler ile yakınları ve kendi adlarına işlem yapanları kapsıyor.”
"İktidar, bu paraları aklamayı tercih etmiş görünüyor"
Erdoğdu, hükümetin korktuğu için Türkiye’yi kayıt altına sokmak istemediklerini, bu nedenle herkesin gelirlerinin kayıtsız olduğunu söyleyerek şu görüşleri dile getirdi:
“Bu ülkenin bugün yurt dışında en mütevazi rakamla 300 milyar dolar parası var. Türkiye’den korktuğu için her kanat ve her eğilimden Türk burjuvası paralarını yurt dışına gönderiyor. Yurt dışında da özellikle vergi cennetlerine gönderiyorlar. Aslında devlet bunları biliyor. Çünkü bu transferlerin yapıldığı ülkelerle anlaşmaları var, istediği an tespit edebilir. Ve bizim Gelir Vergisi Kanunumuz der ki, ‘vergi cennetlerinde olan paralar yüzde 30 vergilendirilir’. Maliye Bakanı istese hemen 300 milyar doların en az 200 milyar dolarını tespit eder ve bundan 60 milyar dolar vergi alır. Bunun için vergi cenneti ülkelerinin listesini yayınlamaları gerek. AB’nin yarın yapacağı toplantıda Türkiye’yi bu konuda uyaracağı bildiriliyor. İktidar bu listeyi yayınlamak yerine ‘vergi barışı’ diyerek, aslında vergilendirilmemiş gri para veya suçtan elde edilen kara paraya, ‘yüzde sıfırla gel, parayı getir hesabına koy 5 kuruş vergi vermeyeceksin’ diyerek bu paraları aklamayı tercih etmiş görünüyor.”
"Borç arıyorsanız daha yüksek faizle borç bulacaksınız"
AB’nin bu yasa çıkmaması halinde Türkiye’nin 'vergi cennetleri' olarak ilan ettiği 'kara listeye' alacağına dikkat çeken Erdoğdu, “Bu durumda ülkede yapılan tüm işlemler hemen şüpheli işlem kabul edilerek soruşturmaya tabi olacak ve Türkiye’den giden her işlem, her şahıs şüpheli kabul edilecek. Bu, ülkenin itibarını sarstığı gibi, ticaretini, finansmanını, her şeyini engelleyecek. Borç arıyorsanız daha yüksek faizle borç bulacaksınız. Yatırımlar gelmeyecek, insanımız yurt dışına giderken daha fazla prosedürlere tabi tutulacaklar” dedi.
"Bu yasa çıkmadan Türkiye’nin temizlenmesi mümkün değil"
Terörün finansmanından, insan kaçakçılığına, uyuşturucu kaçakçılığına, rüşvet, yolsuzluk, ihaleye fesat karıştırmadan, imar yolsuzluğuna kadar usulsüz her işlem organize bir şekilde yapılıyorsa mutlaka üst düzey ve siyasi nüfuz sahibi kişilerin ya o işin bir parçası ya da koruyucusu olduklarını anlatan Erdoğdu şöyle devam etti:
“Eğer bu sistem kurulup çalıştırılırsa siyasi nüfuz sahibi kişilerin rüşvet alması ve yolsuzluk yapması çok zorlaşacak. Ne yazık ki ülke olarak ahlaki bir erozyona uğradık. Yolsuzluklar sanki günah ve ayıp değil gibi kabullenilir oldu. Yıkılırsak bu duygu yüzünden yıkılacağız. O yüzden siyasi etik yasası Türkiye’nin bir beka sorunudur diyoruz. Bu yasa çıkmadan Türkiye’nin temizlenmesi mümkün değil.”
"Hücre hücre çürüyoruz"
Her ülkenin kendi rüşvet olaylarının üzerine giderken, Türkiye’de bu olayların üzerine gidilmemesinin utanç verici olduğunu ifade eden Erdoğdu açıklamasını şöyle tamamladı:
“Eğer biz bu yasayı çıkarırsak ne Trump ne Biden ne Putin, hiç kimse bizi yıkamaz. Ama biz şu an içten içe, hücre hücre çürüyoruz. Yönetici sınıf ahlaksızlaşırsa, inancını, namusunu, ahlakını paraya satar, bunu da başka türlü kavgalarla, kutuplaşmalarla kapatmaya çalışırsa o ülke yıkılır. Buna izin vermemeliyiz. Ben bu ülkenin muhafazakar bir ailesinden gelen milletvekili olarak rica ediyorum: İslam alimi, ilahiyatçılar rüşvetin haram olduğunu anlatsın, 90 bin camimizdeki 90 bin imam bir gün de rüşvet ve yolsuzlukla ilgili bir hutbe okusun. Çünkü bu konu artık bizim beka meselemizdir.”