Gündem

CHP'li Durmaz, Turhal'daki 'Sevgi Evi' hakkında konuştu: Çocuklarımıza ihtiyaçları olmadığı halde depresyon ilaçları içirilmişti

Davada yargılanan ve tutuklu olan sanıklar 16 Mayıs 2019 tarihle duruşmada tahliye edilince, tutuklu sanık kalmamış oldu

17 Mayıs 2019 22:30

T24 Ankara

CHP Tokat Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Kadim Durmaz, 16 Mayıs tarihli duruşmada tutuklu sanığı kalmayan Turhal ilçesindeki Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlı Sevgi Evleri'nde, yaşları 4 ila 12 arasında değişen 26 çocuğa işkence konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Çocuklara şiddet uygulayan 'abla' ve 'anne' olarak tabir edilen bakım elemanlarının ve kurum çalışanlarının küçük çocuklara uygulamış oldukları şiddete, kurum yöneticilerinin de seyirci kaldığını ifade eden Durmaz,  devletin himayesinde olan bu kurumda çocuklara uygulanan kötü muamele örneklerini de şöyle sıraladı:

"Çocuklarımıza bakım elemanlarınca ihtiyaçları olmadığı halde sürekli depresyon ilaçları içirilmişti. Çocuklara karanlık odalarda bekleme ve açlık cezası verildiği, çocukların defalarca yurttan kaçtığı, birkaç çocuğun ise intihar girişiminde bulunduğu yapılan soruşturmalarda ortaya çıkmıştır."

Tokat Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Kadim Durmaz, Tokat Turhal'da yaşanan "Sevgi Evi" skandalını TBMM gündemine taşıyarak konuyla ilgili Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk tarafından yanıtlanması istemiyle bir soru önergesi verdi.

Soru önergesinde sevgi evlerinde yaşananları ve sor dava süreçlerini değerlendiren Durmaz, "Duruşma süreçlerinde akıl almaz gelişmeler yaşandı. Duyarlı avukatların ve baronun müdahillik başvuruları reddedildi. Bakanlıkça görevlendirilen avukatlar, cezalandırma yöntemini meşrulaştıran savunmalarda bulundu. Çocukların gözündeki korku ve umutsuzluğu görmek için ne avukat ne hâkim ne de psikolog olmaya gerek yoktu. Tahliye kararı ne yazık ki talihsiz bir karardır. Konunun takipçisi olmaya, çocuklarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Bu böyle biline" dedi.

Ocak ayında dava açıldı

Tokat Turhal "sevgi evlerinde" kalan ve yaşları 4 ile 12 arasında değişen çocuklara işkence ve kötü muamele yapıldığı iddiaları geçtiğimiz Ocak ayında gündeme gelmiş, 16 sanık hakkında dava açılmıştı. Çocuklara şiddet, işkence ve psikolojik baskı yaptıkları iddia edilen 5'i tutuklu 16 sanık 12 yılla kadar hapis cezasıyla yargılanıyordu.

Tutuklu sanık kalmadı

Sevgi evleri davasına bu hafta başında da devam edildi. Davada yargılanan ve tutuklu olan sanıklar 16 Mayıs'taki duruşmada tahliye edildi. Böylece davada tutuklu sanık kalmadı.

Olayın gündeme geldiği ilk günden beri takipçisi olan ve dava sürecini takip eden Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, Aile Bakanlığına bağlı "sevgi evi" olarak adlandırılan ve devletin himayesinde olan yerlerin şiddet iddialarının gündeme gelmesini bir "skandal" olarak değerlendirdi.

Sevgi evleri uzun zamandır gündemde

"Çocuklara temel güven duygusunun kazandırılması" hedeflenen bu evlerin uzun zamandır istismar ve kötü muamele iddialarıyla gündeme geldiğini hatırlatan Durmaz: "Turhal 'sevgi evinde' aile sıcaklığına ihtiyaç duyan çocuklarımıza, savcılık iddianamesine göre uzun zamana yayılan ve devamlılık arz edecek şekilde şiddet uygulanmıştır. İşkence ve kötü muamele en ağır insan hakkı ihlallerinden biri iken bu ihlale maruz kalan bireylerin çocuk olması olayın vahametini daha da artırmaktadır." dedi.

Açıklamasının devamında çocuklara şiddet uygulayan 'abla' ve 'anne' olarak tabir edilen bakım elemanlarının ve kurum çalışanlarının küçük çocuklara uygulamış oldukları şiddete, kurum yöneticilerinin de seyirci kaldığını iddia etti.

Soru önergesinde "Bakanlığın sorumluluğu altında ve sevgi evi olarak adlandırılan bu kurum, çocuklarımız için adeta bir 'eza' evine dönüşmüştür" diyen Durmaz 'Sevgi evi' adı altında işlev gören ve devletin himayesinde olan bu kurumda çocuklara uygulanan kötü muamele örneklerini de sıraladı:

"Çocuklarımıza bakım elemanlarınca ihtiyaçları olmadığı halde sürekli depresyon ilaçları içirilmişti. Çocuklara karanlık odalarda bekleme ve açlık cezası verildiği, çocukların defalarca yurttan kaçtığı, birkaç çocuğun ise intihar girişiminde bulunduğu yapılan soruşturmalarda ortaya çıkmıştır." dedi. 

Durmaz: Çocuklara baskı altında ifade verdirildi, dava süreci etkilendi!

Ailelerin ve Turhal Kaymakamlığı'nın şikâyeti üzerine başlatılan soruşturmada çocukların baskı altında ifade verdiğinin de iddia edildiğini belirten Durmaz: "Soruşturma kapsamında çocukların 'abla' adı verilen bakıcılarla sorguya girdikleri ve sorguda psikologların bulunmadığının" kendisine iletildiğini açıkladı.

Durmaz'ın yanıtlamasını istediği başlıca sorular şöyle:

  1. Türkiye'de "sevgi evi" adı altında faaliyet gösteren kaç tane kurum bulunmaktadır? Bunların illere göre dağılımı nasıldır? Bu kurumlarda çalışan toplam personel sayısı kaçtır?
  2. "Sevgi evlerinde" geçici ya da sürekli olarak barınan çocuk sayısı kaçtır? Bunların yaş ve cinsiyet dağılımı nasıldır?
  3. "Sevgi evleri" adı verilen kurumlarda çalışan personel hangi kriterlere göre seçilmektedir? Bu kurumlarda sürekli personel olarak istihdam edilen kişiler var mıdır? Varsa bunlar nasıl atanmaktadır?
  4. Bu kurumlardaki denetimler nasıl ve hangi sıklıkla yapılmaktadır? Denetimler sonucu kapatılan ya da soruşturmaya uğrayan kurum ya da personel sayısı kaçtır?
  5. Türkiye'nin de taraf olduğu "Çocuk Hakları Sözleşmesi"ne göre "Kamusal ya da özel sosyal yardım kuruluşları, mahkemeler, idari makamlar veya yasama organları tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde çocuğun yararı temel alınmaktadır. Buna göre Turhal sevgi evleri soruşturmasındaki bütün maddi kanıtlara rağmen tüm şüphelilerin tahliye edilmesi, söz konusu uluslararası sözleşmeye aykırı değil midir?
  6. Tokat ili sınırları içinde kaç adet "sevgi evi" bulunmaktadır? Bu "sevgi evlerinde" kalan çocuk sayısının yaş ve cinsiyete göre dağılımı nasıldır? Davaya konu olan "sevgi evinde" kalan çocuk sayısı kaçtır? Bunların yaş ve cinsiyet dağılımı nedir?
  7. Tokat Turhal "sevgi evinde" en son ne zaman denetim yapılmıştır? Yapılan son denetimde iddianameye konu olan şikâyetler yer almış mıdır?
  8. Turhal "sevgi evinde" gerekli denetimleri yapmayıp, görevlerini ihmal eden sorumlular hakkında herhangi bir adli soruşturma veya disiplin soruşturması başlatılmış mıdır? Başlatılmışsa bu soruşturmalar hangi aşamadadır?
  9. Tokat Turhal "sevgi evinde" işkence suçunu oluşturacak boyuttaki şiddet olaylarının bu denli geç ortaya çıkarılmasının nedeni nedir? Bakanlığa daha önce bu kurumla ilgili herhangi bir şikâyet yansımış mıdır?
  10. Tokat Turhal "sevgi evinde" böylesi bir skandalın devletin sorumluluğundaki bir alanda yaşanması sonucunda herhangi bir istifa ya da görevden alma söz konusu olmuş mudur?
  11. Sevgi evlerinde yaşanan fiziksel ve psikolojik şiddeti engellemek için bir çalışma planlanmakta mıdır?