CHP 35. Olağan Kurultay hazırlıklarını devam ettiren CHP Genel Başkan Adayı ve İzmir Milletvekili Mustafa Ali Balbay, Ankara'daki seçim ofisinde ağırladığı gazetecilere maraton koşan birisi olarak nefesinin bir kurultaylık olmadığını söyledi.
CHP İzmir Milletvekili Mustafa Ali Balbay’ın planladığı Türkiye'nin geleceğine ilişkin "Öncelikle Türkiye merkezli bir küreselleşme yani “Türkiye Küreselleşmesi” öngörüyorum. Bunun da başta demokrasi ve özgürlükler önündeki tüm engellerin ve yasakların kaldırılarak sağlanacağını düşünüyorum" dedi.
Sonra üreten bir ülke olmamız gerektiğini, üretimin başlı başına devrim olduğunu söyleyen Balbay, "Barış Ekonomisi öneriyorum. Doğu Güneydoğu başta olmak üzere ülkemizin dört bir yanında toprak reformu ile topraksız insanlarımıza toprak kazandırıp, üretim devrimi gerçekleştirmeyi ve ürettiğimizi hakça eşit bir şekilde paylaşmayı amaçlıyorum" dedi.
CHP'li Balbay temel sorunlarımız olarak nitelediği Kürt ve Alevi sorunları gibi konuları ise başbaşa çözebileceğimizi ifade ederken "Aile kurmuş bir çatı altında yaşamayı başaran bu etnik ve mezhepsel zenginliklerimizi, kimseye kullandırtmadan devlet çatımız altında yaşama hakkı, barınma hakkı, eğitim-sağlık hakkı, kültürel hakları tüm coğrafyamızda eşit olarak paylaştığımızda biz bu sorunlarımızı aşarız" dedi.
Sultanahmet patlaması
Sultanahmet’te IŞİD tarafından gerçekleştirilen canlı bomba eylemiyle ilgili “Ülke kan gölüne dönmüş. Bakıyorsunuz Cumhurbaşkanı hedefe akademisyenleri almış, YÖK’üyle, yandaşlarıyla ülkenin aydınlarının üzerine yürüyor. Ama unutulmasın bu ülkenin vicdan sahibi hiçbir aydını yalnız değildir” dedi.
Balbay açıklamalarını Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tutumu üzerinden değerlendirirken "Erdoğan diyor ki, 'öldürülebilirsiniz, benim için mahzuru yok. Ama eleştirmeye kalkmayın fena yaparım.' İşte biz bu anlayışa mahkum olmadığımızı başta CHP olarak ortaya koymak zorundayız" ifadelerini kullandı.
Nefesim bir kurultaylık değil
CHP 35. Olağan Kurultayına ilişkin değerlendirmeleri istenen Balbay, Genel Başkanlığa aday olduğunu, ülkeyi yönetmek iddiası ile yola çıktığını ifade etti. Balbay'ın konuşmasının devamı şöyle:
“Türkiye böyle yönetilemez. Şimdi veya yarın nerede nasıl bir olay cereyan edecek? Başka nerede bombalar patlayacak? Toplumun büyük bir korku ve baskı ortamına sürüklendiğini görüyorum. Buna sessiz ve duyarsız kalamayız. Sorumluluk almamız ve daha iyisini, daha güzelini yapabileceğimizi göstermemiz lazım. Ancak bunu gösterecek olan tek güç CHP. Maalesef CHP de iyi yönetilememekte ve CHP de böyle gidemez diyorum.”
Bu kurultayda sorunların ve CHP politikalarının konuşulmasının önemine vurgu yapan Balbay maraton koşan birisi olarak nefesinin bir kurultaylık olmadığını söyledi.
"CHP'ye zarar vermemeye özen gösteriyorum"
Kurultay delegelerinin mevcut yönetim tarafından oluşturulduğu ve bu yapıdan genel başkanlığa ne kadar yakın olduğu sorulduğunda Balbay “Genel anlamda partime, CHP’ye zarar vermemeye özen gösteriyorum. Çok dikkatli bir dil kullanıyorum. Ancak kongre takvimi yaklaştıkça farklı tutum ve eylemlerle karşılaşır oldum. Bunlardan biri Sayın Kılıçdaroğlu tek aday gibi gösterilmeye zorlanıyor. Bir diğeri de illerdeki kurultay delegelerimize genel merkezimizden çok tez canlı ve hiç de tekin olmayan telefonlar ediliyor. Deniyor ki 'sakın Kılıçdaroğlu’ndan başkasına imza vermeyin' Bu tutum demokrasiyi, temel hak ve özgürlükleri savunan, çoğulculuğu ve eşitliği isteyen bir parti olarak bize yakışmıyor ve çok ayıptır.” şeklinse konuştu.
"İmza sorunum yok"
CHP Genel Başkanlığına aday olabilmek için, üye tam sayısının en az yüzde 10'unun yazılı önerisi gerektiğini söyleyen Balbay'ın CHP ve Türkiye'ye dair değerlendirmeleri şöyle:
“İlçe ve il kongrelerimiz sürecinde 40’tan fazla il gezdim. Örgüt ziyaretlerimden ve delegelerimizle yaptığım yüz yüze veya telefon görüşmelerim sonucunda imza sorunum olmadığını, hatta tüzüğümüzün hükmünün çok üzerinde bir imza ile aday gösterileceğimi gördüm. Çünkü CHP kurultayının mührü delegelerimizdedir. Ve onlar en iyi noktaya bu mührü vuracaklardır.
Türkiye 3-5 seçimlik bir ülke değildir. Ülkemiz belli dönemlerde seçim sonuçlarından kaynaklanan gelecek kaygılarını yenecek birikime, dirence ve ufka sahiptir. Çünkü Türkiye’nin Cumhuriyet Halk Partisi var.
Cumhuriyet Halk Partisi’de hiç kimsenin babasının malı değildir. Ben Mustafa Ali Balbay olarak bu mücadelenin yolcusu değil, hancısıyım. Ülkemiz üzerinde yeterince karabulutlar dolaşıyor. Kendince birileri de partimiz üzerinde karabulutlar oluşturmaya çalışıyoruz. Bunu doğru bulmuyorum.
CHP’liler unutmamalıdır ki; Cumhuriyetin birinci yüzyılını biz kurduk. Cumhuriyetin ilanı, çok partili siyasi hayat ve sol, sosyal değerleri ülkemize kazandıran CHP’dir. Şimdi Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında da bizim varlığımız büyük önem taşımaktadır. Ben bu hedefle yola koyuldum ve başaracağım."
