CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Akdeniz'in doğusunda Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan gerilim ve burada son gelişmelerle ilgili Merkez Yönetim Kurulu üyelerini olağanüstü toplantıya çağırdı. Olağanüstü toplanan MYK'nın ardından yapılan açıklamada, Oruç Reis Sismik Araştırma Gemisinin Antalya açıklarına demirlemesi bir 'taviz' olarak değerlendirildiği belirtilirken "Hükümeti, haklı davalarımızda taviz vermemeye çağırıyoruz" denildi.
CHP Basın Biriminden yapılan açıklamada, MYK'nin Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun çağrısı üzerine video konferans yöntemiyle olağanüstü toplandığı ifade edildi.
Gerçekleştirilen CHP MYK'nin ardından şu açıklama yapıldı:
"Cumhuriyet Halk Partisi Merkez Yönetim Kurulu, Dış Politika ve özellikle de Doğu Akdeniz'de yaşanan gelişmeleri dikkatle takip etmektedir. Bu kapsamda Oruç Reis Sismik Araştırma Gemisinin Antalya açıklarına demirlemesi bir 'taviz' olarak değerlendirilmektedir.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak Hükümeti, haklı davalarımızda taviz vermemeye çağırıyoruz. TBMM'nin siyasetin güç odağı olmaktan çıkarılması, dış politikada Türkiye'yi haklı davalarında yalnızlaştırmış ve taviz verir konuma düşürmüştür. Bir 'Devlet Politikası' olması gereken Dış Politika, öncelikle iç politikaya malzeme edilmiş, Dışişleri Bakanlığı ve bürokrasisi de devre dışı bırakılarak, tek bir kişinin aldığı kararlar ile yönetilir hale getirilmiştir.
Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasında 'Kıbrıs Kara, Açık Deniz ve Liman Güvenliği Merkezi' kurulmasına yönelik mutabakat zaptı imzalanması ve Pompeo'nun Türkiye karşıtı açıklamaları büyük endişeyle karşılanmıştır.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun, Kıbrıs Rum Yönetimi ile bir mutabakat imzalamış olması, bölgedeki gerginliği daha da arttırarak, Kıbrıs ve Doğu Akdeniz sorununun barışçıl bir şekilde çözümünü daha da zorlaştıracaktır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin haklarını hiçe sayan bu mutabakat 1960 Londra ve Zürih Anlaşmaları'na da aykırılık teşkil etmektedir. Mike Pompeo'nun adayı ziyareti sırasında KKTC yetkilileri ile hiçbir görüşme yapmadan ayrılması ise adadaki Türk varlığına yapılmış büyük bir saygısızlıktır.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, KKTC'nin ve ülkemizin Doğu Akdeniz'deki çıkarlarını sonuna kadar savunacağımızın altını çiziyor, ülkemizin yetkili kurumları tarafından söz konusu mutabakata ilişkin olarak şu ana kadar bir açıklama yapılmamış olmasını esefle karşılıyoruz."