Politika

CHP: Belediye başkanlarımıza saldırmayı düşünmesinler, çok sert karşılık veririz!

"Türkiye'yi yönetemeyenler şimdi devlet eliyle yeni bir şantaj ve pazarlık süreci başlatıyor"

19 Ekim 2017 18:14

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "metal yorgunluğu" eleştirileri sonrası AKP'de başlayan "istifa" tartışmalarıyla ilgili olarak "Kendi belediye başkanları hakkında yapılan işlemleri kamufle etmek için bizim belediye başkanlarımıza saldırmayı planlıyorlarsa, bunu hiç tavsiye etmeyiz. Çok ciddi ve sert karşılık veririz" dedi. 

Erdoğan'ın eleştirileri sonrası il ve ilçe teşkilatları ile belediyelerde çok sayıda kişi istifa etmişti. Kadir Topbaş'ın 13 yıldır sürdürdüğü İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden ayrılması sonrası aralarında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in de bulunduğu bir dizi isim, iftifa ile anılmaya başlanmıştı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan da, söz konusu iddiayı doğrulamış; "Belediye başkanlarımızın en yakın sürede istifalarını vereceğine inanıyorum. Vermezlerse gereğini yaparız" demişti. 

AKP içinde başlayan "istifa" tartışmalarını T24'e değerlendiren Tezcan, şunları kaydetti:

"AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan bir dönemden beri tehdit ve şantaj siyasetini sürdürüyor. Bir kere şunu bilmesi lazım cumhurbaşkanlığı makamı tehdit ve şantaj makamı değildir. Bir kişinin suçu varsa kim olduğuna bakılmaksızın suçuyla ilgili soruşturma yapılır bunu da yargı makamları yapar.

Soruşturmayı başlatmak da, durdurmak da Cumhurbaşkanının elinde  değildir. Suçu olanın hesap verip vermemesiyle istifanın ne ilgilisi var bunu anlamış değiliz. Şunu mu  demek istiyor Erdoğan,  "Suçunuz olsa bile istifa ederseniz ben suçunuzu örterim, dosyaları kapatırım sizi aklarım. İstifa etmezseniz bu dosyaları açarım, kirli çamaşırlarınızı dökerim." Bu kirli ittifak çağrısı değil mi?

Cumhurbaşkanlığı makamında oturan birinin ağzından çıkması, Türkiye’nin bir çadır devleti haline dönüştüğünün çok açık işareti. Kabul edilebilir bir şey değil.

Gelelim tehdidin boyutunu genişletmesine; bunu daha önce sadece kendi belediye başkanları için söylüyordu,  bu son açıklamasında,  diğer belediye başkanları diyerek bizim belediye başkanlarımızı da kapsayacak şekilde genişlettiği görülüyor. 

Kendi belediyeleri ile bizimkileri karıştırmasınlar. Şantajları kendi belediyeleri üzerinde etkili olabilir ama bizim başkanlarımızın verilemeyecek hiçbir hesabı yok. Şantaja pabuç bırakacak belediye başkanları da değildir. Bizimkiler yetkiyi Saray’dan almıyor, yetkiyi halktan alıyorlar.

Bu arada şunu söylüyorlarsa; kendi belediye başkanları hakkında işlem yaparken onu örtmek,  kamufle etmek için bizim belediye başkanlarımıza haksız yere saldırmayı planlıyorlarsa, haksız yere bizim belediye başkanlarımızı topun ağzına alma planları varsa bunu da hiç tavsiye etmeyiz. Kendi iç meselelerini ve kendi eksikliklerini ve zafiyetlerini kamufle etmenin aracı bizim belediye  başkanlarımıza haksız yere saldırı değildir. Buna çok ciddi ve sert karşılık veririz.

Gerçekten ciddi bir soruşturma yapacaklarsa bunun pazarlığı mı olur. Kim hangi suç işlediyse bunun üzerine samimiyetle gidersin. Bunu da herhangi bir pazarlığa bağlayamazsın.  

Türkiye’yi yönetemeyenler şimdi devlet eliyle yeni bir şantaj ve pazarlık süreci başlatıyor.