Kültür-Sanat

'Cher’in memelerini sıkardı, Cher de ‘Oh Ahmet’ derdi'

ABD'li yazar Robert Greenfield'in Amerika’da bu ay piyasaya çıkan Ahmet Ertegün biyografisi...

27 Kasım 2011 02:00

T24 - ABD'li yazar Robert Greenfield'in Amerika’da bu ay piyasaya çıkan Ahmet Ertegün biyografisi ‘Son Sultan’ adlı kitapta Ertegün’ün hayatı anlattı. Kitapta ünlü müzik adamına ‘Sultan’ denilmesine sebep olan kadınlarla olan ilişkileri de yer aldı. 

Hürriyet gazetesinden Tolga Tanış, Robert Greenfield'ın kitabındaki ayrıntıları şöyle aktardı: 

İşte Robert Greenfield’in kaleminden Son Sultan Ertegün’ün kadınları... 

''Bodrum’daki evlerinde bile Ahmet Ertegün zaman zaman platonik olmanın ötesinde ilişki kurduğu kadınlara karşı cömert ev sahibi rolü üstlenirdi. Onlardan biri de Bodrum’da evde sık sık misafir olan, 34 yaşındaki sarışın Fransız dermatolog Veronique Simon’du.'' Simon şöyle diyor: “Ahmet, Türkiye’nin son Sultan’ıydı. Damarlarında Osmanlı kanı dolaşıyordu. Bu ölçüde bir erkek hiçbir zaman tek bir kadınla kalmaz. Doğu’da, sadece tek bir kadını seversiniz ama bir de çocuklarınızın annesi olan kadın, gözdeniz olan kadın, fahişeniz olan vardır ve her kadının yeri bu tür adamların kalbi ve beyninde ayrıdır.”


'Bütün sanatçılarla yattı'

''Yıllar içinde müzik piyasasında Ahmet’in davranışlarıyla ilgili hikâyeler yayılmaya başladı'' 

David Geffen anlatıyor: “Ahmet, Cher’in memelerini sıkardı. Cher de “Oh Ahmet” derdi. Ahmet bunu yapmayı severdi.” Ancak tek gecelik ilişkilerin sıradan sayıldığı bir sektörde bile birçok kadın Ahmet’in hareketlerinden rahatsızdı. Atlantic ile çalıştığı sırada Laura Branigan’ın menajerliğini yürüten Susan Joseph’e göre de böyleydi: “Poponuzu çimdikleyen bir adam. Laura ve onunla bir otel odasındaydım ve eteğimin altına elini sokmaya çalıştı. Eline vurdum. Kadınlara fazla saygısı yoktu. Laura dahil, yatabildiği bütün sanatçılarla yatıyordu.”


'Beyninde bir filtre yoktu'

''Hayatının son döneminde Ahmet’in sosyal bir ortamda dokunduğu kadınların listesi epik bir seviyeye ulaştı. Atlantic’teki yardımcılarından Dorothy Carvello; “Sakın hepsini de Penthouse ve Playboy sayfalarındaki kadınlar gibi zannetmeyin. Bazılarına kafanızı çevirip bakmazsınız bile. Beyninde böyle bir filtre hiç olmadı. Özgürdü. Hiç kimseye hesap vermek zorunda değildi” dedi.


'Kadın gibi petrol bulsan'

Ahmet’in davranışlarından rahatsız olmayan ve onun için çalışmış Jenni Trent Hughes ise şöyle anlatıyor: “Bir keresinde arabayla Türkiye’de petrol yataklarının bulunduğu bölgeye gittik. Yanında karısıyla belediye başkanı geldi. Ahmet kadını görünce ‘Oh şuna bak’ dedi. Ben de ‘Eğer petrolü de kadınları bulduğun gibi bulsaydın dünyanın en zenginleri olurduk’ dedim. Güldü.


'Yardımcısı temizliyor'

Ahmet, kadın yardımcılarından yaşam şeklini kabullenmelerini bekledi. Atlantic’te daha sonra başkan yardımcısı olan Noreen Woods da uzun yıllar onun ‘temizleyici’si olarak hizmet verdi: “Eğer karım birkaç günlüğüne bir yere gitmişse ve ben de birinin evinde uyuşturucu almış ve iki piliçle takılmışsam şoför onu arar, o da gelir beni oradan toplardı.”


'Kadınların isimlerini hiç bilmedim' 

Son Sultan'ın kadınlarıMica Ertegün ise şunları söyledi: “Benimle tanışmadan önce Ahmet’in bir sürü kadını vardı ve muhtemelen ben onunla evlendikten sonra da bir sürü kadını oldu. Muhtemelen de değil. Kesin olduğunu biliyorum. Ama isimlerini hiçbir zaman bilmedim. Ve bir saniye bile olsa kendimi tehdit edilmiş hissetmedim. Ben oradayken o da hep benim yanımdaydı. Eğer ben bir seyahate gitmişsem ya da o Kaliforniya’ya gitmişse, iki piliçle takılması kimin umrunda olur. Benim buna bakışım tamamen farklı ve sanırım evliliğimiz de bu yüzden çok iyiydi. Çünkü birbirimize saygı gösterdik ve özgürlük tanıdık. İyi vakit geçirmeyi severdi ve eminim bir sürü yaramazca şey yaptı.”

1961’de evlenen ve öldüğü 2006’ya kadar Mica Ertegün ile evli kalan Ertegün’ün kadınlarını, karısı Mica Ertegün de kabullenmiş. Greenfield’in yazdığı, uzun bir araştırmaya dayanan ve birçok tanıkla konuşularak hazırlanmış kitapta Ertegün’ün şarkıcı Cher’in memelerini sıkmaktan çok hoşlandığı, Cher’in de her seferinde “Oh Ahmet” dediği yazılı.