Gündem

ÇHD ve Halkın Hukuk Bürosu avukatlarının aileleri adalet bekliyor: "Adil yargılanma istiyoruz"

Avukatlar, terör örgütü üyeliğinden makkûm edilmişti

12 Kasım 2019 10:58

İstanbul’da, terör örgütü üyesi olmak iddiasıyla yargılandıkları davada mahkûm edilen Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu üyesi avukatların aileleri, Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi’ne, “başvurularını bir an önce görüşmeleri” talebinde bulundu. Tutuklu avukat Aytaç Ünsal’ın annesi Nermin Ünsal, “20 yılı ceza mahkemelerinde olmak üzere 32 yıl hâkimlik yaptım. Böyle hukuksuzluk görmedim. Adil yargılanma istiyoruz” dedi. 

Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre Aileler çocuklarının cezalandırıldığı davadaki hukuka aykırı buldukları noktaları anlattı. Nermin Ünsal, “mahkûmiyet kararlarının hukuka aykırı deliller üzerinden verildiğini” anlatırken, 47 klasörlük davanın 3. duruşmada sonuçlandırılmasını eleştirdi. 

"Mahkeme başkanı, tanığı yönetti"

Ünsal, “İlk duruşmada heyet, avukatların tahliyesine karar verdi. Ancak davaya yapılan müdahale sonucunda yeniden yakalama kararı çıkarıldı. Daha sonra heyetin tümü görevden alındı. Yerine atanan heyet, delil olarak öne sürülen SD kartla ilgili bilirkişi incelemesi yaptırmadı. 200 kişinin tutuklanmasına neden olan gizli tanık B.E’nin ifadeleri hukuka aykırı delil olarak kullanıldı. SEGBİS ile gizli tanık dinlenirken biz yanındaki suflörün sesini duyduk. Mahkeme başkanı, tanığa sürekli müdahale etti, yönlendirdi. Eski ifadesini okuyarak, ifadelerini dikte ettirdi. Kovuşturmanın genişletilmesi talepleri reddedildi. Polisin ve savcının topladığı deliller yeterli denildi. Karar açıklanırken heyet herkesi dışarı çıkardı. Esas hakkındaki savunmaları alınmadı, son sözleri sorulmadı. Bütün hukuk kuralları aşılarak, tarafsız ve bağımsız olmadıklarını ilan ederek, her şeyi yok sayarak cezalandırma kararı alındı. Hiçbir talebimiz kabul edilmedi. Jet hızıyla cezalandırıldılar. Ben 32 yıllık hâkimlik yaptım. Ben böyle hukuka aykırı bir yargılama görmedim. Bu zamana kadar bildiğim tüm hukuk kuralları yok sayıldı. Hukukun üstünlüğü yok, üstünlerin hukuku var. Oysa biz bu davada sadece adil bir yargılanma istiyoruz.”