Gündem

Çengelköy'deki 13 eve giden yıkım kararının sebebi Erdoğan'ın köşkü mü?

Mahalle sakinleri, 'Evimiz yok, paramız yok. Taşınmak için kamyon tutacak parayı bile bulamayız. Zabıta geldi '3 gün içinde boşaltın' dedi' diyerek isyan ediyor

09 Temmuz 2014 11:23

Çengelköy’ün Boğaz manzaralı Yukarı Hasanpaşa Setti Sokağı’nın 60 yıllık sakinleri, istimlak şoku yaşıyor. Sokakta tapulu-tapusuz 13 eve geçtiğimiz hafta “3 gün içinde evinizi boşaltın, yıkım kararı var” tebligatı gönderildi.

Cumhuriyet gazetesinden Özlem Güvemli’nin haberine göre, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın çalışma ofisi olarak kullanacağı Vahdettin Köşkü’nde yapılan devlet konukevine yol ve çevre düzenlemesi için istimlak kararının alındığı iddia ediliyor ancak Bakanlar Kurulu tarafından verilen söz konusu karar bu sokaktaki parseli kapsamıyor.

Tebligatlarda yapılara “ruhsatsız” olduğu için yıkım kararı alındığı belirtiliyor ancak bu gerekçeye de mahalle halkı isyan ediyor:“60 yıldır kimse gelip ruhsat sormadı. Emlak vergimizi ödedik, elektriğimiz, suyumuz, doğalgazımız var. Hiçbir şeyimiz kaçak değil.” Mahalle sakinleri şimdi evlerine çıkan ani yıkım kararını durdurmak için idare mahkemesine başvurmaya hazırlanıyor.

Kuleli Mahallesi’ndeki Hasanpaşa Setti Yukarı Sokak’ta 7 bin 300 metrekarelik arazide 13 hane bulunuyor. 13 hanenin sadece 6’sı hisseli tapu sahibi, diğerleri tapusuz. Tapu sahipleri ise parselde imar olmadığı için arazilerini tapuya tescil ettiremiyor. Mahalle sakinlerinden Muhammed Sarıhasan, 7-8 ay önce Fatih Albayrak isimli kişinin 14-15 hisseli parsellerden birinin vekaletini aldığını ve kendilerine bu hisseyi satmayı teklif ettiğini anlatıyor. Sarıhasan, “Metrekaresi 3 bin liradan değer biçti bin metrekarelik arazisine. Bizim bunu ödeyecek paramız yoktu alamadık. ‘Sizi buradan çıkartacağım’ dedi ve gitti” diyor. Bir süre daha Albayrak’ın tekliflerinin devam ettiğini aktaran Sarıhasan, 2 Temmuz’da da kendilerine yıkım tebligatlarının ulaştığını dile getiriyor.

 

Yıkım tebligatı

 

Tebligatlarda 14 Mayıs 2014 tarihli İstanbul Büyükşehir Belediyesi Encümen kararı ile 13 adet yapı için yıkım kararı alındığı yazıyor. Encümen kararı da Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nün teklifi değerlendirilerek alınmış durumda. Kararda, sokağın Boğaziçi Ön Görünüm kapsamında bir kısmının “yeşil alan” bir kısmının “yol” alanında kaldığı belirtildi. Karara göre 31 Mart 2014 günü Üsküdar Belediye Başkanlığı Yapı Kontrol Müdürlüğü yazısı ve bir şikayet dilekçesi üzerine yapılan incelemede binalar tek tek tespit edildi. 5 Mayıs 2014 günü de Ruhsat Bürosu 13 yapının da yasal olmadığını ve ruhsata bağlanamayacak durumda olduğunu bildirdi. Ve 14 Mayıs günü Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nün yıkım kararı İBB Encümeni tarafından oy birliği ile kabul edildi.

 

Kimsenin haberi yok

 

Mahalle sakinlerinden İsmail Sever, “Buradaki en yeni ev 50 yıllık. 60 yıldır kimse ruhsat sormadı, bu kadar süredir akılları neredeydi? Önce Fatih Albayrak geldi vekâletini aldığı arazi için ‘satılık’ tabelası astı. Sonra bu yıkım kararı çıktı. Ama kararın niye çıktığı belli değil. Yol ve peyzaj düzenlemesinin bizimle ilgisi yok. Göz zevklerini bozduğumuz için bizi buradan atmak istiyorlar. Zaten karardan ne İBB’nin ne de Üsküdar belediyesinin haberi var. Gidip sorduk ‘yıkım yok’ dediler. Burada resmen bir kumpas kuruldu bize karşı” diyor.

 

Biz adam ettik kıymetlendi

 

Evine yıkım kararı çıkan Fethiye Özdemir de “Evimiz yok, paramız yok. Taşınmak için kamyon tutacak parayı bile bulamayız. Zabıta geldi ‘3 gün içinde boşaltın’ dedi. Suriyelileri kucak açıyorlar, bizi kapının önüne koyuyorlar. 3 günde ev mi boşaltılır” diyor. 76 yaşındaki Makbule Çelikel ise 1955 yılından beri yaşadığı evi yıkılırsa ne yapacağını bilmiyor. Emekli maaşı ile geçinen tek başına yaşayan Çelikel “Biz buraya geldiğimizde dağın başıydı. Suyu, elektriği yolu yok. Biz adam ettik buraları şimdi kıymetlendi elimizden alıyorlar” diyor. Tapu sahibi olan Ünzile Vitiç de 1989 yılında satın aldığı evden çıkmaya zorlanıyor. “Varım yoğum burası, gidecek başka yerimiz yok. Rant için bizim evimizi yıkıyorlar. Bunun yolla ilgisi yok” diyor.