-ÇELİK: ''KÜFÜRLERE KARŞILIK VERMEYECEĞİZ'' ANKARA (A.A) - 21.07.2010 - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, ''Biz Sayın Bahçeli başta olmak üzere bize küfredenlerin, bize hakaret edenlerin hakaret ve küfürlerine aynı şekilde karşılık vermeyeceğiz. Çünkü biz bu seviyeye düşmeyi asla istemiyoruz, siyasetin temiz kalmasını istiyoruz'' dedi. Hüseyin Çelik, partisinin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Toplantıda parti ile ilgili konuların dışında ağırlıklı olarak 12 Eylül'de yapılacak Anayasa değişikliği konusundaki halk oylamasının ele alındığını bildiren Çelik, şunları söyledi: ''Halk oylamasının huzur ve barış içerisinde yapılması ve ülkemizin bu demokrasi sınavından başarıyla çıkması için yapılacak çalışmalar detaylı olarak ele alınmıştır. Bunlar üzerinde gerekli müzakereler yapılmıştır. Daha önce il başkanları toplantısında Sayın Başbakanımızın yapmış olduğu açıklamalar var. Kendisi 36 vilayette açık hava toplantıları yapacaktır. Bu açık hava toplantılarının dışında çeşitlerde illerde ziyaretler gerçekleştirecek. Bazı salon toplantıları yapacaktır. Geriye kalan 45 ile ise bazı bakan arkadaşlarımız, genel başkan yardımcılarımız ve partimizin temsilcileri gidecektir. Bu arada biliyorsunuz bu süreç devam ederken hayırcılar cephesinde de faaliyetler devam ediyor ve hayırcılar cephesinde kimse Anayasa değişiklik paketi ile ilgili ne yazık ki konuşmuyor. Aslında halk oylamasına yönelik olarak vatandaşa hayır denilmesini telkin ediyorlarsa bu hayırların aslında Anayasa değişiklik paketi ile ilgisi ifade edilmiyor ama herkes kendi ezberlerini tekrarlıyor. Bu süreçte biz pozitif bir dil kullanmayı tercih ediyoruz ve nezaketten asla taviz vermeden, halkımızın büyük bir olgunlukla bundan öncekilerde olduğu gibi bu halk oylamasında da en yüksek katılımla sandık başına gitmesi ve tercihini kullanmasını arzu ediyoruz ve çabalarımız da bu yöndedir.'' -''BU BİR GÜVEN OYLAMASI DEĞİLDİR''- Halk oylamasının, özellikle halkın kendi iradesini ortaya koyması açısından son derece önemli bir fırsat olduğunu belirten Hüseyin Çelik, Türk halkının da çok sık tekrarlanmayan, zaman zaman önüne çıkan bu imkanı ve fırsatı en iyi şekilde kullanacağına inandığını ifade etti. Hüseyin Çelik, şöyle konuştu: ''Bu bir milletvekili seçimi, yerel seçim değildir. Bu bir güven oylaması değildir. Burada kesinlikle bir siyasi parti propagandası gibi veya bir siyasi partinin tek başına tercihi gibi bu mesele ele alınmamalıdır. Geçmişte şu veya bu partiye oy veren insanlar referandumda tercihlerini en hür şekilde, 'evet'ten veya 'hayır'dan yana kullanabilirler.'' -''FİKRETMEYENLER KÜFREDERMİŞ''- Yaptığı açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çelik, Başbakan Erdoğan'ın dün yaptığı konuşmayla ilgili olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugün yaptığı yazılı açıklama konusunda sorulan soruya şu yanıtı verdi: ''CHP'nin değerli Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu'nun dün ve MHP'nin değerli Genel Başkanı Sayın Bahçeli'nin bugün Sayın Başbakan'ın dün yaptığı grup toplantısı konuşmasına ilişkin değerlendirmeleri var. Sayın Başbakan'ın en bariz vasfı, en bilinen, en görünen özelliklerinden birisi hasbiliği ve samimi olmasıdır. Elbette bunu da halk takdir ediyor ve edecektir bundan sonra da. Halkımızın söylediği çok güzel bir söz var; 'gönül kaynamayınca gözden yaş akmaz.' Kimi rol yaptı diyor, kimi samimiyetsiz buluyor. Daha ileri ifadeler kullananlar var. Bizim samimiyetimizi elbette halkımız test edecektir ama diğer siyasi parti liderlerinin Sayın Başbakan'ı samimiyet testine tabi tutmaları kesinlikle hoş bir şey değildir. Siyasetin dili nezih olmalı, nazik olmalı. Nezaket en büyük servettir ve yatırımcısına her zaman kazandırır. Sayın Bahçeli son bir yıldır her konuşmasında Sayın Başbakan başta olmak üzere, zaman zaman da Sayın Cumhurbaşkanı'nı da dahil ederek birçok parti mensubumuza ve partimize kurumsal olarak maalesef hakaret etmektedir. Hatta bunu küfür boyutuna taşımaktadır. Fikretmeyenler küfredermiş. Biz Sayın Bahçeli başta olmak üzere bize küfredenlerin, bize hakaret edenlerin hakaret ve küfürlerine aynı şekilde karşılık vermeyeceğiz. Çünkü biz bu seviyeye düşmeyi asla istemiyoruz, siyasetin temiz kalmasını istiyoruz. Siyasetçiler başkalarına örnek olmak durumundadırlar.''