Gündem

Çalışma Bakanlığı'nda devir teslim; Süleyman Soylu, koltuğunu Mehmet Müezzinoğlu'na devretti

Süleyman Soylu, Efkan Ala'nın yerine İçişleri Bakanlığı'na getirilmişti

01 Eylül 2016 16:18

Kabinedeki sürpriz revizyonun ardından Çalışma Bakanlığı'nda devir teslim töreni yapıldı. Efkan Ala'nın yerine İçişleri Bakanlığı'na getirilen Süleyman Soylu, koltuğunu Mehmet Müezzinoğlu'na devretti.

Soylu, "Çok kıymetli bi abimize devrettiğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum, kendilerine hayırlı ve uğurlu olmasını Cenab-ı Allah'tan temenni istiyorum" diye konuştu. Koltuğu devralan Müezzinoğlu da, "Ülkem ve millet adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevlerini dinamik bir şekilde yapmış olan Süleyman Soylu'dan bu görevi almanın onurunu yaşıyorum. Bu reformlardan dolayı teşekkür ediyorum" ifadesini kullandı.

Süleyman Soylu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Değerli milletvekillerimiz, burada bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın çok değerli bürokrasisi ve benim değerli arkadaşlarım... Bugün bu salonda anlamı devir teslimi izlemek üzere gelen Türkiye'nin her noktasından burada olan çok değerli dava arkadaşlarımız... 

25 Kasım tarihinde devraldığımız ve o günden itibaren de sorumluluğu omuzlarımızda her daim hissettiğimiz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nı yine devlet ve siyaset tecrübesi, engin deneyimi olan, bulunduğu her noktada başarılarıyla söz ettiren kıymetli dostumuz, değerli ağabeyimiz, eski Sağlık Bakanımız Mehmet Müezzinoğlu Bey'e devretmiş bulunuyor. Hem ülkemize, hem milletimize hem de medeniyetimize hayırlı olsun diliyoruz. 9 aydır Türkiye'nin reformları açısından en hayırlı makamında çalışmak nasip oldu. AKP'nin Türkiye'deki 14 yıllık büyük başarı hikayesinin en önemli yapı taşı istihdam alanında, özellikle sosyal güvenlik çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Uluslararası toplantıların tamamında gelişmiş ülkelerin hepsi ülkemizi kıskanarak bu büyük başarıyı nasıl gerçekleştirdiğimizi düşünerek, biraz da örnek almaya çalışarak puanlarını verdiler. Değerli bakanlığımız, doğumdan ölüme kadar hatta ölümden sonra da ölenlerin ailelerini kucaklayan, "Yarın ben nerede çalışacağım" diyene "Biz sizin için gayret gösteriyoruz" diyen çok önemli bir çalışma alanını çağın gerektirdiği şekilde ortaya koymaktadır. 

Bizim yaptığımız bu büyük reformu devam ettirebilecek adımları atmaktır. Bunu devam ettirme konusunda irademiz, hükümetin kararlılığı çok önemli bir süreci beraberinde getirdi. Bunları gerçekleştirebilmek için Türkiye'nin her yanında çalışan arkadaşlarım, İŞKUR müdürlüklerinde, mesleki yeterlilik kurumunda, sosyal güvenlik kurumluklarında, bunların her biri yaşadığımız 24 saat içinde insan hayatına dokunan çalışma genel müdürlüğünde ve birçok noktada özellikle belirttiğim çalışma hayatını, istihdamı Türkiye'de 2023 hedeflerine ulaşmak için gayret gösterdiler. Bugün 11 milyon emekliye maaşını anında ödeyen ve 60 milyarlık sağlık harcamasını gerçekleştiren ve ifade etmeliyim ki sosyal güvenlik sisteminde bütçe büyüklüğü kadar büyüklüğü yönetebilecek arkadaşlarla çalışmanın haklı gururunu özellikle belirtmek istiyorum. Buranın bir okul olduğunu, bir öğreti alanı olduğunu, hem dengeyi hem denetlemeyi hem de planlamayı, aslında kamunun bütün organizasyonu içinde yer alan bir alan olduğunu söylemek isterim. Burası benim ilk bakanlığım, iyi bir öğreti alanı olmuştur.

Müsteşarımızdan memuruna kadar herkes, milletimize hizmet etmek için, Cumhurbaşkanımızın sürekli ifade ettiği gibi "Millete hizmetkar olmak" için büyük bir çaba ortaya konuldu. Önümüzdeki süreçte Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütün çalışanlarıyla ortaya konulan hedefleri gerçekleştirmek için gayret içinde olacak ve aziz milletimizle bu hedefleri buluşturacaktır.

15 Temmuz milletimiz için, bu topraklar için bir milattır. 15 Temmuz'dan sonra her dakika bunu düşündüm; eğer boş kalır, milletin bize verdiği emaneti layıkıyla yönetemezsek, hiçbir şeyi düşünmeden tankın üzerine çıkan, hiçbir şeyi düşünmeden geleceği düşünenler, ay yıldızlı bayrağımızı düşünenler bizden hesap sorarlar. Demokrasiye sahip çıkanlar, yine ifade etmek istiyorum ki millet olmanın hazzını yaşatanlar bize hesap sorarlar. İşçimizin, emeklimizin, kameramanımızın her biri için büyük bir sorumluluk taşıdığımızı, onlar için hareket edeceğimizi belirtmek istiyorum.

Bugün yaparız, yarın başka bir arkadaşa devrederiz. Gece gündüz burada çalıştık, Faruk Bey bu salonun hatıraları çoktur diye bize devretti. 

İnşallah burada kimseyi kırmamışızdır. Başta paydaş olduğumuz tüm STK'lara, burada ve diğer salonlarda birlikte çalıştığımız diğer bakanlıklardaki arkadaşlarımıza, sendikalarımıza ve Türkiye'nin her noktasında, bu bakanlıktan umutlu olan herkese şükranlarımı sunuyorum.

Tüm yöneticilerimize ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum. Ve yine en önemli teşekkürlerimi iletiyorum, çok kıymetli bi abimize devrettiğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum, kendilerine hayırlı ve uğurlu olmasını Cenab-ı Allah'tan temenni istiyorum.

Mehmet Müezzinoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Çok değerli kardeşim, değerli bakan arkadaşım, milletvekili arkadaşlarım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın çok değerli çalışanları... Gördüğümüz kadarıyla Bursa, Trabzon ve diğer bölgelerinden gelen herkesi en kalbi duygularımla selamlıyorum. Ülkem ve millet adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevlerini dinamik bir şekilde yapmış olan Süleyman Soylu'dan bu görevi almanın onurunu yaşıyorum. Bu reformlardan dolayı teşekkür ediyorum. İnşallah AKP'nin fıtratı olan reform süreçleri yalnızca bu bakanlıkta değil, diğer bakanlıklarda da muassır medeniyetler seviyesinde yürütmeye devam edeceğiz. Yine Faruk Çelik bakanımıza da teşekkür ediyorum. Maliye ve Kalkınma bakanlarımıza da teşekkür etmezsem yarın herhalde sıkıntıya düşeriz. 

Ben tıp mesleğindenim. Kişisel sağlığı esas aldım. Bundan sonraki süreçte bireyin sosyal sağlığından toplumun sağlıklı olma halini daha iyi noktalara taşınmasıyla ilgili sorumluluklar üstleneceğiz. Hep bir duam vardır "Ülkem ve milletim adına sorumlulukların hakkının hesabını verebilmeyi Rabbim bize nasip etsin" 

2002 yılından bugüne kadar AKP hükümetleri, diğer ülkelerin yöneticilerinin anlamakta güçlük çektiği bir siyasi anlayışın mensubuyuz. Bu başarıların altında yatan iki temel konu var. Bir millet adına samimiyet, millet adına gayret...
Nefislerin değil, liyakatın hakim olduğu bir noktayı arayarak daha iyiyi, daha güzeli başarma gayretinde olacağız. Özellikle 15 Temmuz'u farklı boyutlarıyla sayın Bakanımız ifade etti. O milletin, o 244 şehidinin hak ve hukukunu koruyabilmek, 2 bin 500 gazimizin hak ve hukukunu koruyabilmeyi Rabbim bizlere nasip etsin. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir zenginlik yok. 1 milyon 200 bin kişi var her yaşta ayrı ayrı. 20-25 yaş arasını düşündüğünüzde elinizde müthiş bir enerji, 6 milyonluk bir kapasite var. Hükümetin istikrarı, ortak hedefleri diğer bakanlıklara birlikte entegrasyonumuz bize başarılarda kolaylık sağlayacaktır.

Ben değerli bakanıma, yeni üstlendiği yine ülkemizin temel sorunlarından biri olan terörle mücadelede İçişleri Bakanlığı gibi sıkıntılı bir görev üstleniyor, enerjisiyle, çalışkanlığıyla inanıyorum ki bu sorunun ülkemizin başına bela olmasını durduracaktır. Orada, en zor dönemde görev yapan Efkan Ala bakanımıza teşekkür ediyorum. Özellikle 17-25 Aralık'tan sonraki dönemden, hainlerin tuzaklarını bozarak bu günlere geldik. 80 milyon insanımızın kardeşliğini esas alarak, büyük millet olma özelliğimizi güçlü tutarak, Hakkari ve Diyarbakır'da da bu bayrağı dalgalandıracak dinamikleri yerine getireceğiz. Allah bakanımızın yar ve yardımcısı olsun.

Tabii kalkınma bakanımız, maliye bakanımız, tarım gıda hayvancılık bakanımız... Bütün bunlar, biz bir aileyiz. Ve bu milletin vasiyet olarak bırakıldığına inandığım Gazi Mustafa Kemal'in "Milli kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkaracağız…” vasiyetini 2023'te yerine getireceğiz.