-ÇAĞLAYAN: TÜSİAD'I ANLAMAKTA ZORLANIYORUM İSTANBUL (A.A) - 25.08.2010 - Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, TÜSİAD'ın, demokratik hak ve özgürlükler konusunda görüşlerini çok net ifade eden, çok radikal şeyler söyleyebilen bir kuruluş olduğunu belirterek, referandumla ilgili tavrını da net bir şekilde ortaya koyması gerektiğini söyledi. Koza Genç Moda Tasarımcıları Yarışması'nın finaline katılan Çağlayan, girişte gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çağlayan, bir gazetecinin, ''Başbakan Erdoğan'ın referandumla ilgili 'Bütün birlikler görüşlerini açıklasınlar' yönünde bir beyanı oldu. Siz de bu görüşte misiniz?'' sorusu üzerine, anayasa değişikliğinin AK Parti'nin bir projesi veya anayasal düzenlemesi olmadığını, milletin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir anayasal düzenlemesi olduğunu söyledi. Çağlayan, anayasa değişiklik paketinde toplumun tüm kesimlerinin kendini bulacağı düzenlemeler olduğunu söyledi. İhracatçılar Meclisi Başkanının geçenlerde açıklamasını yaptığını ve sektör başkanı olarak tüm desteklerini verdiklerini dile getiren Çağlayan, ''Arkadaşlar, bu anayasal düzenlemeye 'evet' veya 'hayır' çıkması, birinci derecede bunun içinde kendisini bulanları etkileyecektir. Bizim arkadaşlarımız ne ekerlerse onu biçeceklerdir. 'Evet' ekerlerse evet çıkacak ve bunun sonuçlarına kavuşacaklardır. 'Hayır' derlerse statükonun devamı olacaktır'' diye konuştu. Çağlayan, ancak her şeyden önce bu anayasal düzenlemenin insanlara bireysel özgürlük, yeni anayasal haklar, onurlu ve sorumlu Türk vatandaşı olma hakkını getirdiğini anlatarak, ayrıca insanların kendi üst mahkemeleri varken Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gitmesini engellediğini, Anayasa Mahkemesi ve Hakimler Savcılar Yüksek Kurulunun yönetimini daha kaliteleştirecek, daha da büyütecek bir düzenleme yaptığını belirtti. -''BASKI OLMASI MÜMKÜN DEĞİL''- Bir gazetecinin, ''TÜSİAD'da bir gerilim var mı?'' sorusunu Çağlayan, ''TÜSİAD'da bir gerilim var mı yok mu zaten olan bitenleri siz de görüyorsunuz'' diye yanıtladı. Çağlayan, şöyle devam etti: ''Sayın Başbakanımızın burada çıkıp, 'evet' deyin diye bir ısrarı yok. Sayın Başbakanımızın söylediği, 'Kardeşim, bu meseleler sizi ilgilendiriyor. Siz bu konuyla ilgili söyleyeceğiniz şeyler varsa bunları söyleyin. Yoksa 'evet' ya da 'hayır' deme noktasında herhangi bir baskı olması mümkün değil. Bunu birçok insan saptırıyor.'' 27 yıl sanayicilik yaptığını, iş dünyasını çok yakından tanıdığını, TÜSİAD'ı, TOBB'u bildiğini vurgulayan Çağlayan, TÜSİAD'ın her konuda görüş bildiren ve çok radikal görüşler veren bir kuruluş olduğunu, hatta zaman zaman bu radikalliğinin toplumun çeşitli kesimlerinin tenkitlerine uğradığını söyledi. Çağlayan, böyle önemli bir konuda, daha önce 2001'de gazete ilanları vermiş TÜSİAD'ın bu şekilde suskun kalmasını anlamakta zorluk çektiğini vurgulayarak, 'Eğer bir TÜSİAD üyesi olsaydım, ben de çıkar başkanına sorardım; 'Sayın Başkan neden susuyoruz' diye'' şeklinde konuştu. ''TÜSİAD, diğer kuruluşları aşmış, demokratik hak ve özgürlükler konusunda görüşlerini çok net ifade eden, çok radikal şeyler söyleyebilen ve yapılan tenkitleri de hazmedebilen bir kuruluştu'' diyen Çağlayan, ''Ancak nedense ben de bu sefer anlamakta zorlanıyorum. Çıkıp çok net bir şekilde eğer kendilerine, üyelerine bir fayda getiriyorsa 'evet' demeliler, getirmiyorsa 'hayır' demeliler. Dolayısıyla sayın Başbakanımızın ifade etmiş olduğu budur. Ben de tamamıyla aynı beklenti içinde olduğumu ifade etmek istiyorum'' dedi.