Habertürk yazarı Sevilay Yükselir, darbe girişimine katılan cuntacı askerlerin iletişim ağı olduğu öne sürülen ByLock programı ile ilgili olarak "Her ByLock kullanan FETÖ’cü değildir" dedi. Konuyla ilgili olarak bir vatandaşın kendisine mektup yazdığını söyleyen Yükselir, yazanları "Modemimin şifresini yan komşumun ısrarları neticesinde kendisine verdim. Komşum FETÖ mensubu bir polisti ve o zamanlar ben onu dininde, diyanetinde saf bir Müslüman sanıyordum, tıpkı herkesin bir zamanlar sandığı gibi. Bu eski komşumun adıma kayıtlı olan internet hattından ByLock indirmiş ve kullanmış olma ihtimali % 99. Allah’a şükür ByLock filan indirip kullanmadığım için kendimden eminim, bu yüzden savcılığa gittim ama savcılık çooook geç hareket etmektedir" ifadeleriyle anlattı.
Sevilay Yükselir'in "Her Bylock kullanan FETÖ'cü müdür?" başlığıyla yayımlanan (5 Ekim 2016) yazısı şöyle:
ByLock kullanıcısı olduğu gerekçesiyle meslekten ihraç edilenlerin tamamının kullandığı ortak dil şu: “Ben FETÖ’cü değilim! Alenen bir iftiraya kurban gittim!”
Diyor ki mesela bir vatandaş: “Kurumumdan ByLock kullanıcısı olduğum gerekçesiyle ihraç edildiğimi öğrendim. 2015 yılının sonlarına kadar Dikmen’de ikamet ettiğim evde adıma kayıtlı sabit internet hattı vardı.
Modemimin şifresini yan komşumun ısrarları neticesinde kendisine verdim. Komşum FETÖ mensubu bir polisti ve o zamanlar ben onu dininde, diyanetinde saf bir Müslüman sanıyordum, tıpkı herkesin bir zamanlar sandığı gibi...
Bu eski komşumun adıma kayıtlı olan internet hattından ByLock indirmiş ve kullanmış olma ihtimali % 99. Allah’a şükür ByLock filan indirip kullanmadığım için kendimden eminim, bu yüzden savcılığa gittim ama savcılık çooook geç hareket etmektedir.
Lütfen ByLock incelemelerinde emniyetin ve savcıların, kullanıcı ile abonenin aynı kişi olup olmadığını özellikle araştırıp soruşturmalarını sağlayın.”
Bu özetini okuduğunuz mektup sadece bir tanesi ve emin olun en sadesi. İçlerinde öyleleri var ki inanamazsınız. Yazılanların doğru olma ihtimalini hesaba kattığımda gerçekten içim büzülüyor. Bazen mektubun altına iliştirilen telefonu aramak geliyor aklıma ama sonra vazgeçiyorum.
Çünkü ben bununla başa çıkamam. Onlarca değil mağdur olduğunu söyleyen insan, yüzlerce... Hatta binlerce. Hangi birini arayayım? Hangi birini dinleyeyim? Kaldı ki arasam n’olur, dinlesem n’olur?
Sonuçta onların FETÖ mensubu olduğunu iddia eden bu ülkenin emniyeti yahut yargısı. Varsa bir haksızlık, garabet bir durum, ortadan kaldıracak olanlar da yine onlar!
Bu arada değerli okurlarım, hem bu program yüzünden haksızlığa uğradıklarını söyleyenlere toplu bir cevap vermek, hem de kendi merakımı gidermek için ByLock ile ilgili küçük bir araştırma yaptım.
Bir kere şu kesin ki; eğer ByLock kullanıcısı iseniz kesinlikle 1. sırada FETÖ şüphelisisiniz.
Neden?
Çünkü bu program FETÖ’nün gizli iletişim programı. Sıradan bir insanın bu programa sahip olması mümkün değil, zira bu programı FETÖ örgüt içi bağlantıyı kurmak için geliştirmiş. Ve kullanabilmeniz için zaten örgütün size özel şifre göndermesi gerekiyor falan. O nedenle ByLock, bu soruşturmada en önemli kriteri oluşturuyor.
Peki evindeki ya da işyerindeki sabit internet üzerinden ByLock kullandığı tespit edilen her kişi FETÖ’cü müdür?
Hayır değil!
Çünkü gerçekten de hain bir FETÖ’cü komşu, arkadaş ya da çalışan, sizi tuzağına düşürmüş olabilir. Yani mektuptaki iddiaların doğru olma olasılığı da var.
Peki bu tür mağduriyet yaşayanlar için ne yapılabilir?
Konuyu enine boyuna tarafıma aktaran adı bende saklı yetkili aynen şöyle dedi:“Bunlar da araştırılıyor. Gerçeğe ulaşılacak, hiç kimse tasalanmasın. Yolu belli sonuçta. Eğer o internet üzerinden kullanılan IMEI numarası farklı ise, yani vatandaşın iddiasıyla uyuşuyorsa elbette ki mağduriyet de ortadan kaldırılacak!”
Özetle; bu tür iddialar ciddiye alınıyor ama doğru olup olmadığını tespit için detaylı bir teknik araştırma gerekiyor.
Biliyorum paranoyaklık diyeceksiniz ama yeri geldi, bu vesileyle eşime, dostuma, arkadaşlarıma, tümmm ahbaplarıma da şu duyuruyu yapmak istiyorum: “Allah aşkınıza, bana yani evime geldiğinizde, çok ama çok mecbur kalmazsanız wi-fi şifremi filan istemeyin olur mu? Ben de size geldiğimde vermeyin! Çünkü bu internet olayı çok çetrefilli bişi. Artık kişiye özel kabul edilmeli ve ‘herkesin interneti kendine’ anlayışı yerleştirilmeli! :)