İstanbul Büyükçekmece'de 1 Şubat'ta başlayan boş bir arazideki kazının arkasında cinayet olduğu iddia edildi. Kazıda, 2015’te işlenen bir cinayetin şüphelisi olduğu iddia edilen Murat Kartal’ın cesedinin arandığı öne sürülüyor.
İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri 1 Şubat 2022 gecesi Büyükçekmece ilçesi Pınartepe Mahallesi'nde bulunan boş bir arazide iş makinalarıyla kazı ve arama yaptı. Ajanslar bu haberi Büyükçekmece'de "sır kazı" başlığı ile duyurdu.
Sözcü'den Habip Atam'ın haberine göre; Büyükçekmece 3 gün önce polis ekiplerince kepçe kullanılarak başlatılan kazı, büyük merak uyandırmıştı. Resmi kaynaklardan bir açıklama yapılmazken, kazı alanında Murat Kartal'ın (39) cesedinin arandığı ortaya çıktı. Ceset arama sürecinin ise Kartal'ın 20 Ocak'ta kaybolmasıyla başladığı öğrenildi. İddiaya göre, Kartal'ın ailesi 26 Ocak'ta emniyete giderek kayıp başvurusu yaptı.
OdaTV'den Uğur Biçer'in haberine göre ise Türkiye'de uyuşturucu satıcılığı denince akıllara gelen ailelerden olan Baybaşin ailesi üyelerinden Edip Fırat Baybaşin, 2015'te çıkan bir kavgada komşusu Murat Kartal tarafından öldürüldü.
Edip Fırat Baybaşin öldürülmeden önce soyadını "Fırat" olarak değiştirmişti.
Edip Fırat Baybaşin'i öldürmesinin ardından cezaevine giren şüphelilerden biri de Murat Kartal'dı. 1 yıla yakın bir süre önce cezaevinden tahliye edildi.
Polislerin de adı geçiyor
İddiaya göre, tahliye edilen Murat Kartal'ın Anadolu yakasındaki evine 20 Ocak'ta 2 polis geldi. Sivil olan polisler, kimliklerini göstererek hakkında bir şikayet olduğunu öne sürerek Murat Kartal'ı karakola götüreceklerini söyledi. Ancak polisler, Murat Kartal'ı karakola götürmek yerine adı Zindaşti davasında da geçen Yavuz Yavuztürk'ün Şişli'de bulunan ofisine götürdü.
Erdem Öntürk ve Fatih Erkoç isimli polisler 1.5 ay önce doğudan geldikleri ve her ikisinin de karakolda görev yaparken koruma büroya yeni görevlendirildikleri öğrenildi.
Zindaşti ilişkisi
Bu polislerin Murat Kartal'ı karakola götürmek yerine Şişli'deki ofisine götürdükleri Yavuz Yavuztürk ve Zindaşti'nin ilişkisi neydi?
"Baybaşin ailesinin lideri Abdullah Baybaşin"
Uluslararası uyuşturucu kaçakçısı olarak bilinen Abdullah Baybaşin 1980’lerde silahlı saldırı sonucu tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. Abdullah Baybaşin’in Londra’daki uyuşturucu pazarının yüzde 90’ını kontrol ettiği ifade ediliyor.
2011 yılında uyuşturucudan yargılandığı davada tahliye edilen Abdullah Baybaşin İngiltere tarafından Türkiye'ye iade edildi.
Yine 2011 yılında İstanbul’da yapılan operasyonda Bolivya’dan gelip Ambarlı’ya yanaşan gemide 281 kilo kokain yakalandı.
Kokainin sahibinin Abdullah Baybaşin olduğu iddia edildi. Abdullah Baybaşin’i İngiliz Savcı Robin Plummer, şöyle tarif etmişti: "8 ay boyunca Baybaşin ailesinin ofisine yerleştirdiğimiz kamera ile çetenin faaliyetlerini takip ettik. Tıpkı, 'Baba' filmini izler gibiydik..."