Yurt dışına kaçırılan kültür varlıklarının iadelerinin sağlanması amacıyla kurulan TBMM Kültür Varlıkları Araştırma Komisyonu şimdiye dek Danimarka, Almanya, Paris, Londra'daki müzelere ziyaretler gerçekleştirdi. Komisyon üyesi CHP Mersin Milletvekili Serdal Kuyucuoğlu, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede yurt dışındaki müzelerde Türkiye’den ibadethane ve kabirlerden kaçırılmış sergilenen eserleri gördüklerini söyledi.
Louvre Müzesi'nin İslam Eserleri Bölümünde Bursa Ulu Cami mihrabının orada sergilendiğini anlatan Kuyucuoğlu, “Yaklaşık iki yüzyıl sistemli olarak soyulmuş talan edilmiş bir ülkenin on binlerce eseri soyguncu ülkelerin müzelerine doldurulmuş ve geri istenmesi gerekirken bu sorun da raporun bel kemiği, ana teması olmalıdır” dedi.
CHP’li Kuyucuoğlu’nun komisyondaki sözleri ve T24’e komisyona sunulacak çözüm önerilerine ilişkin değerlendirmeleri şöyle:
“Paris’te, özellikle Louvre Müzesi'ndeki bu gezimiz sırasında dikkatimi çekti, Bursa Ulu Cami mihrabı orada sergileniyor, bizi gezdiren bayanın dışında karşıda gözlüklü bir bayan vardı, sanki istihbarat teşkilatından gibi sürekli karşıdaki bayanın anlattıklarını çok dikkatli izliyor ve sürekli karşısında duruyordu, ben ona dikkat ettim.
1970 sonrası ve ibadethanelerden çalınan eserler talep edilmeli. Dış siyasi görüşmelerde Cumhurbaşkanı ve Başbakanın konu ile ilgili dosyasının olması gerekiyor. Anadolu kökenli eserlerin yılın belli zamanlarında Türkiye'de sergilenmeli. Amacımız, ülkemizdeki tarihi eser kaçakçılığının önlenmesi, mevcut varlıklarımızın korunması ve ülkemizin bu pazarda, kaynak ülke olmaktan çıkarılmasıdır. Ülkemizden kaçırılan tarihi eserlerin tespiti ve iadesinin sağlanması için kararlı ve etkin adımların atılması önemlidir. Uluslararası alanda yapılacak girişimler için komisyonumuzun çalışması yönlendirici olacaktır.
-Bu komisyonun kurulmasına neden olan yurt dışına götürülmüş eserlerimizin geri istenmesi konusunda somut önerilerimizin belirtilmemesi raporun temelden eksikliğini gösteriyor.
- Yaklaşık iki yüzyıl sistemli olarak soyulmuş talan edilmiş bir ülkenin on binlerce eseri soyguncu ülkelerin müzelerine doldurulmuş ve geri istenmesi gerekirken bu sorun da raporun bel kemiği, ana teması olmalıdır.
- Tarihi eserlerin geri istenmesinin yöntemi, şekli ve hukuki konularda fikir yürütülmelidir.
- Yurt dışında bu eserlerin pazarlanmasının takibi konusunda yol haritası belirlenmelidir.
- Rapor strateji ve kısa, orta, uzun vadeli isteklerimizin neler olabileceği konusunda yol göstermelidir.
- Tarihi eser bilincinin gelişebilmesi için, orta öğretim tarih kitaplarımızda Anadolu coğrafyasının yazılı tarihinin (Yazılı belgeler, Hitit tabletleri ve yazıtlarıyla başlar) yer alması ve böylece Anadolu’daki geçmiş tüm kültürlerin bir zincir halinde öğrenilip içselleştirmesi sağlanmalıdır. Temel eğitim alanındaki bu konu raporda yer almalıdır.
-Kültür ve Turizm Bakanlığının Eğitim Dairesinin konunun takibini yapması uygun olacaktır.
- Başta Çin olmak üzere, tarihi eserleri talan edilmiş ülkelerin (Irak, İran, Suriye, Mısır, Ürdün, Yunanistan, Ukrayna vb.) ilgili temsilcilerini davet ederek 2018 yılı içerisinde sempozyum düzenlemeliyiz. (Antalya ve Gaziantep gibi iki soyulmuş kentimizde)
- Soyulmuş ülkelerin temsilcileri ile eserlerin kendi coğrafyalarına geri getirilebilmesi için Birleşmiş Milletler daimi temsilcilikler yoluyla bir araya gelinerek neler yapılabileceği tartışılmalıdır.
-Ortak aklı bulma konusunda bu ülkelerle dayanışmaya girilmeli fikirler üretilmelidir.
-Adı geçen bütün ülkeleri soyan beş ülkenin (İngiltere, ABD, Almanya, Fransa, Avusturya) en büyük korkusu soyulan ülkelerin ortak tavır alabilmesi olacaktır. Türkiye bu konuda öncü olmalıdır.
- Koleksiyonerlerin durumu ve takibi ciddi şekilde yapılmalı, disiplin altına alınmalıdır.
- Bu konuda her ülke için ayrı ayrı hazırlanacak dosya ve envanterlerin dış temaslarda Başbakan veya Cumhurbaşkanının görüşmelerinde bir dosya olarak masada olması Türkiye’nin elini güçlendirecektir.
- Dedektör satışlarının kontrollü, silah gibi ruhsatlı hale getirilmesi için de bir yönetmelik çıkarılmalıdır.