Politika

Bülent Arınç: İsrail Gazze'deki AA ofisini bilerek vurdu

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 'Gazze'deki İsrail saldırılarının tüm basın kuruluşları tarafından kınanması gerektiğini' söyledi

04 Ağustos 2014 18:19

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, İsrail ordusunun Gazze'deki AA bürosunu vurmasıyla ilgili olarak "Gazze'deki, ayakta kalan tek basın kuruluşu, bütün dünyaya canlı haber geçen, fotoğraf geçen, üzerindeki logosuyla bizim gururumuz olan Anadolu Ajansı'na, bilerek bomba attılar" dedi.

AA’nın haberine göre, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kendisine bağlı kurumların temsilcilerini, Başbakanlık Yeni Bina'da kabul ederek, bayramlaştı. Bayramlaşmaya, Anadolu Ajansı Genel Müdürü Kemal Öztürk, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya, Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem ve RTÜK Başkanı Davut Dursun, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Derya Örs ve beraberindeki heyetler katıldı. 

Heyetleri ile birlikte gelen tüm temsilcilerle tek tek tokalaşarak bayramlaşan Arınç, burada yaptığı konuşmada, tüm kurumların, kurum temsilcilerinin, üyelerin ve kurumlarda çalışan personelin geçmiş Ramazan Bayramı'nı tebrik ettiğini söyledi. Arınç, herkese Allah'tan sağlık ve mutluluk temenni ettiğini ifade ederek, daha nice mutlu bayramlar geçirilmesi dileğinde bulundu. 

Türkiye'nin en güzide kurumlarının görevlerini "gayet güzel" yaptığını belirten Arınç, bundan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Arınç, "İnşallah, bundan sonra da görevlerini büyük bir sorumluluk bilinciyle yerine getirecekler" dedi. 

Kurumlara tebrik göndererek, çalışanların da bayramlarını kutladığını anımsatan Arınç, "Özellikle, bu dönemde Anadolu Ajansı'mızın Gazze'deki bürosu bombalandı ve maalesef muhabir arkadaşlarımızdan birisi ağır bir şekilde yaralandı ve Türkiye'ye getirildi. Diğerleri de büyük tehlikeler atlattılar ama çok şükür bir can kaybı ya da bir yaralanma olmadı" dedi. 

 

‘İsrail söz konusu olduğunda, bunlar bile eleştirilmiyor’

 

Arınç, basının dünyanın her yerinde görevini en iyi şekilde yapması gerektiğini, bu konuda kendisine ilişilmemesi gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: 

"Basın korunmalıdır, özellikle kimliğini belirtmişse buna dikkat edilmelidir. Üzerindeki kıyafetle ve elindeki aletlerle. Sadece basın özgürlüğü kapsamında görevini yapıyorsa ve basına ait binalar belirlenmiş ve önceden bildirilmişse, herhangi bir tecavüze maruz kalmadan görevlerini yapmaları gerekir. 

Ama maalesef Anadolu Ajansımızın Gazze'deki, ayakta kalan tek basın kuruluşu, bütün dünyaya canlı haber geçen, fotoğraf geçen, üzerindeki logosuyla bizim gururumuz olan bir kuruluşa, bilerek bomba attılar. Bereket, tahliye edilmişti. Orada, bir can kaybı olmadı, ama yerel basın muhabiri istihdam ediyoruz. Onlardan bir arkadaşımız, ayağından kötü bir şekilde yaralandı. Diplomatik girişimlerle Mısır tarafına geçti, Mısır'dan da ambulans uçakla Türkiye'ye getirildi. Tedavisi yapılıyor. Kendisi de Türkiye'ye getirilmekten, ailesi ile birlikte çok mutlu olduğunu ifade etti. 

Yapılan saldırının tüm basın kuruluşları tarafından kınanması gerektiğinin altını çizen Arınç, "Biz isterdik ki, sadece Türkiye'den değil. Bütün dünyada basınla ilgili kurum ve kuruluşlar, bunu lanetlesin, eleştirsinler, basına karşı yapılan bu saldırıya karşı çıksınlar. Ama, maalesef olmadı tespit edebildiğimiz kadarıyla. Herhalde İsrail söz konusu olduğunda, bunlar bile eleştirilmiyor. Ama bu dünyanın bir ayıbıdır" diye konuştu. 

Anadolu Ajansı Genel Müdürü Kemal Öztürk'ün İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'ya mektup yazdığını belirten Arınç, "Genel Müdürümüz, hem de uluslararası kuruluşlara bunu bildirmek suretiyle görevini yaptı" dedi. Bugün, İsrail Büyükelçiliği önünde bir etkinlik yapılacağını da hatırlatan Arınç, "Aynı zamanda da bütün dünyada bunun bilinmesi, kayda geçirilmesi noktasında da önemli bir çalışma yaptılar. Bir taraftan da Medya- İş Sendikası, konuyu Türkiye ve dünya gündemine taşımaya çalışıyor. Basın mensuplarının, sağlıkla çalışmalar yapmasını, hayırlı uzun ömürle yaşamasını dileriz" açıklamasında bulundu. 

Bunun dışında, Türkiye geneli RTÜK'ün ve vakıfların rutin çalışmalarına devam ettiğini, önemli restorasyonların yapıldığını anlatan Arınç, TRT ve Anadolu Ajansı'nın görevinin başında olduğunu kaydetti. Herkese çalışmalarından dolayı teşekkür eden Arınç, RTÜK'ün Yüksek Seçim Kurulu bağlantılı hemen hemen her gün toplantı yaparak, seçim güvenliğinin sağlanması için çalıştığını söyledi. 

‘Bu seçim Türkiye için bir milat olur  diye ümit ediyoruz’
Arınç, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin olarak da değerlendirmelerde bulundu. 

"Bugün resmi olmasa da seçim sonuçlarının belli olacağını" ifade eden Arınç, şöyle devam etti: 

"Partiler, seçime girmediği için akşam saatlerinde 21.00'den sonra sonuçlar netleşmeye başlar, ama kanun gereğince bildiğim kadarıyla 15 Ağustos'ta sonuçların açıklanması gerekiyor birinci tur için. Resmi sonuçlar açıklandığında da inşallah Türkiye'de güzel ve yeni bir dönem başlamış olacak. 

Bir mücadele götürülüyor, 30 Mart ya da milletvekili genel seçimleri gibi çok herkesin ilgi duyduğu bir seçim çalışması olmasa da Türkiye'de ilk defa halk tarafından Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacağı için yine de halkımızın ben büyük bir ilgisi olduğunu düşünüyorum. Bazen mitinglerle, bazen kapalı salon toplantılarıyla bazen de ziyaretlerle, bazen polemiklerle tansiyon yükseltilmeye çalışılıyor. 

İnşallah, birinci defa yapılan bu seçim Türkiye için bir milat olur ve güzel gelişmelere vesile olur diye ümit ediyoruz." 

Seçim sonrasında ise Başbakan'ın kim olacağı veya AKP Genel Kongresi'nde kimin genel başkan olarak seçileceği gibi konuların basının gündeminde olacağını belirten Arınç, "Biz, şimdilik beklemede olalım. Heyecanlı olanlar başkaları. Biz, inşallah Türkiye'nin geleceğini güzel, parlak ve aydınlık görüyoruz. 'Güzel günler göreceğiz çocuklar, güneşli güzel günler' Hep bu ümidin içinde olduk" diye konuştu.