Çanakkale’nin Bozcaada ilçesinde bu yıl 6’ncısı düzenlenen Bozcaada Uluslarası Ekolojik Belgesel Festivali (BIFED) çarşamba günü yoğun katılımla başladı. BIFED’in ilk günü geride kalırken yurtiçi ve yurtdışından hem festivali takip etmek isteyen ziyaretçiler, hem de filmlerin yönetmenleri Bozcaada’ya geldi.
Yerel, küçük ve yavaş olanın korunmasından yola çıkan, ekoloji temalı belgesel filmlerin üretimi, gösterimi ve ödüllendirilmesine bağımsız bir alan açan BIFED’de bu yıl Fethi Kayaalp adına verilen Uluslararası Yarışma Ödülü için 14, Gaia Öğrenci Ödülü için 10 film yarışacak. Ayrıca yetişkin ve çocukların da ilgisini çekecek birçok atölye festival kapsamında katılımcılara açık olacak.
9 yaşındaki Talya Özgüven iklim krizini anlattı
Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali’nin ilk gününde iki salonda 15 film gösterildi. 9 Ekim Çarşamba akşamı Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleşen festivalin açılış seremonisine 200’ü aşkın kişi katıldı.
Açılış konuşmasını 9 yaşındaki Talya Özgüven yaptı. Minik Talya, “Benim anlatacağım konu, iklim krizi. İklim krizi buzulların erimesi, deniz seviyesinin yükselmesi, dünyanın ısınması ve bu gibi şeyler. Greta Thunberg’i duydunuz mu? Bu kız cuma günleri okulu kırıp sokağa çıkıyor. İsveç Parlamentosu’nun önünde bekliyor. Niye mi, büyükleri uyandırmaya çalışıyor. Sloganını söyleyeyim: İklim için okul grevi. Hadi siz de iklim krizini durdurmaya çalışın,” dedi.
Aynı zamanda Festival Başkanı da olan Bozcaada Belediye Başkanı Hakan Can Yılmaz, “Film festivallerinin artık gereksiz görüldüğü, hatta belgesel festivallerinin neredeyse hiç yapılmadığı bir dönemde Bozcaada gibi ufacık bir yörede, bu kadar nitelikli ve duyarlı bir etkinliği, hem de daha ilk senesinden itibaren uluslararası formatta yapıyor olmanın gururu işin mutfağındaki ekibe, etkinliğe sahip çıkan misafirlerimize, destekçilerimize, tüm katılımcılara ve Bozcaada halkına aittir. Takdirin ve alkışın büyüğü sizleredir” dedi.
"Çocuklarımız için harekete geçmeliyiz"
Festival Yönetmeni Petra Holzer de iklim krizine değindiğinde konuşmasında şunları söyledi: “Bu yıl boyunca tarihin en büyük orman yangınlarını yaşadık. Amazonlar’dan, Sibirya Ormanları’na, İsveç’teki ve Kaliforniya’daki vahşi yangınlardan Endonezya’daki orman yangınlarına kadar. Gücü elinde tutan, bilimi ve duyarlı vatandaşları küçümseyen, aç gözlü beyaz adam yarına daha büyük felaketler hazırlıyor. Geçen yıl son beyaz gergedan da öldü. Milyonlarca ağaç barajlar, elektrik santralleri, altın madenleri, nükleer enerji uğruna kesiliyor. Uzakta değil, hemen arka bahçemizde, yaşadığımız coğrafyada endemik bitkilerin yok oluşunu, dokunulmamış coğrafyaların otoban ve köprü oluşunu, kumsal ve kıyıların plajlara ve beach klüplere dönüşünü yaşıyoruz. Ancak geçen yıl başka bir dönüşüm ve değişimin tohumlarını da taşıdı. Bizler gerçekten de çocuklarımız için harekete geçmeye ve onlara kaliteli ve yaşanabilir bir dünya bırakmanın yollarını aramalıyız” dedi.
"İnsanoğlu kendi kıyametini yaratıyor"
Bozcaada Kaymakamı İbrahim Gültekin de açılışta bir konuşma gerçekleştirdi. Adaya gelen herkesi selamlayan Gültekin, “İnsanoğlu şatafatlı ve daha lüks yaşamak uğruna ormanlarını, nehirlerini, tüm doğal kaynaklarını hunharca harcayarak kendi kıyametini maalesef kendisi yaratıyor. Bu kıyameti durdurmak için dünyada bir avuç insanın çabası takdire şayandır. Bu bir avuç insanın küçük bir nüvesinin bugün Bozcaada’da olması da önemli bir davranıştır. Bu organizasyonun burada olmasından, gerçekleştirildiği ortamda görev yapmaktan mutlu olduğumu belirtmek isterim. Dünyadaki ve adamızdaki bu çabanın gerektiğince ve gerekli mercilerce dikkate alınmamasından dolayı genç bir idareci olarak, kendi geleceğim ve gelecek nesillerimiz adına endişeli ve hüzünlü olduğumu belirtmek isterim. Hepimizin bildiği Kızıldereli atasözündeki gibi; son nehir kuruduğunda, son ağaç kesildiğinde ve son balık tutulduğunda beyaz adam paranın yenmeyecek bir şey olduğunu anlayacak sözü dünyadaki bir kıta ve kara parçası için söylense de, bugün tüm dünya için geçerlidir. Ümit ediyorum ki paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlamadan önce son ağacı kesmez, son nehri kurutmaz ve son balığı tutmayız. Tüm bu duygular ve düşünceler içerisinde, bu çığlığın duyulmasında ve festivalde emeği geçen organizasyon ekibine ve filmleriyle katkı sunan tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
Ödülleri cumartesi günü verilecek
Bu yıl 60 ülkeden gelen 450 belgesel arasından seçilerek oluşturulan BIFED programında filmlerin ana temaları her kıtada başta altın madeni olmak üzere maden ve taş ocaklarına direnen yerel halkın mücadeleleri, asbest ve petrolün yarattığı sağlık problemleri ve kirlilik, mülteciler ve iklim göçü, nehirler, gençlerin iklim değişikliğine isyanı, iyi ve doğru tarımsal üretimin sürdürülemezliği olarak öne çıkıyor. BIFED 2019’un ödül kazanan filmleri 12 Ekim Cumartesi günü düzenlenecek törenle açıklanacak. 13 Ekim’de sona erecek festival boyunca 61 belgesel film izleyiciyle buluşacak.
