Dünya

BM Özel Temsilcisi Otunbayeva, Afganistan'la "angajman" ilkesi üzerinden hareket ettiklerini söyledi

12 Aralık 2024 21:05

Güncelleme: 12 Aralık 2024 21:44

Birleşmiş Milletler (BM) Afganistan Özel Temsilcisi Roza Otunbayeva, Afgan yönetimiyle "angajmanın" işe yaramadığı eleştirilerine ilişkin, "Baskı ve kınamanın da işe yaramadığını görüyoruz. Eğer bunlar da ileriye dönük angajman ilkesiyle yürütülmezse Afganistan'ın izolasyonuna yol açar. İzolasyon ise çözüm değil" uyarısında bulundu.

BM Güvenlik Konseyinde (BMGK) Afganistan'daki gelişmeler ele alındı.

Üye ülkeleri bilgilendiren Otunbayeva, Afganistan'daki çalışmaların bağışçıların cömert katkıları sayesinde bu yıl 15,3 milyon kişiye insani yardım ulaştırılmasını sağladığını belirtti.

Otunbayeva, Afganistan yönetiminin Afgan kadınlarının ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarında ve BM'de çalışmasını sınırlayan uygulamalarının bu çabaları baltaladığına işaret ederek, diğer taraftan yetkililerin insani yardımların ülkenin tüm bölgelerine erişimini sağlamayı sürdürdüğüne dikkati çekti.

Afgan kız çocuklarının altıncı sınıftan sonra resmi eğitime erişimlerinin engellenmesinin üzerinden neredeyse 1200 gün geçtiğini kaydeden Otunbayeva, "Kadınlar ve kız çocukları, hayatın neredeyse her alanından giderek siliniyor" dedi.

"Diyalog, normalleşme ve tanıma anlamına gelmez, izolasyonu engeller"

Otunbayeva, Afganistan yönetiminin karar alma sürecinde hala iç dinamiklere odaklandığını belirterek, "BM, Afgan halkının, ülkenin uluslararası topluma yeniden entegre olmasının sağlayacağı faydaları göstermeye odaklanan tutarlı bir yaklaşım izliyor" dedi.

BM'nin yetkililerle insan hakları ve tutuklulara erişim gibi belirli konularda yapıcı görüşmeler yaptığını söyleyen Otunbayeva, "Daha önce de vurguladığım gibi, diyalog, normalleşme veya tanıma anlamına gelmez. Bu, Afganistan'ın izolasyonunu veya daha kötüsü, yeniden bir çatışma sürecine sürüklenmesini önlemek için sürekli iletişim kurmanın bir yoludur" ifadelerini kullandı.

Otunbayeva, BM'nin "angajman" ilkesini sürdürmesine ve işe yaramadığı gerekçesiyle eleştirilmesine değinerek, "Baskı ve kınamanın da işe yaramadığını görüyoruz. Eğer bunlar da ileriye dönük angajman ilkesiyle yürütülmezse Afganistan'ın izolasyonuna yol açar. İzolasyon ise çözüm değil." diye konuştu.

"Afganistan'daki nüfusun yarısı desteğe ihtiyaç duyuyor"

BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher da Afganistan'ın artık nadiren manşetlere konu olduğuna ancak ülkenin derin bir insani krizle boğuşmaya devam ettiğine dikkati çekti.

Ülke ekonomisinin son derece kırılgan durumda bulunduğunu ve nüfusun neredeyse yarısının yoksulluk içinde yaşadığını belirten Fletcher, bu yılki aşırı hava olaylarının binlerce Afgan'ın hayvanlarını, tarım ürünlerini ve evlerini kaybetmesine neden olduğunu söyledi.

Fletcher, "Temel hizmetler üzerindeki yük giderek artıyor. Nüfusun yüzde 33'ünden fazlası sağlık hizmetlerine erişemiyor. Her üç Afgan'dan biri, gıda güvencesinden yoksun durumda. Yetersiz beslenme oranları alarm verici seviyelere ulaştı ve artmaya devam ediyor" uyarısında bulundu.

Komşu ülkelerden Afganistan'a geri dönenlerin sayısının yalnızca bu yıl bir milyonu aştığına dikkati çeken Fletcher, bu durumun baskıyı daha da arttırdığını dile getirdi.

"Toplamda Afganistan'daki nüfusun yarısı desteğe ihtiyaç duyuyor ve bu da ülkeyi Sudan'ın ardından dünyanın ikinci en büyük insani kriz bölgesi yapıyor" diyen Fletcher, Afganistan'da insani yardımın hala hayati öneme sahip olduğunun altını çizdi.

Fletcher, bu yıl BM ve insani yardım ortaklarının ülkede 5,1 milyon kadın ve 8,3 milyon çocuk dahil olmak üzere toplamda yaklaşık 18 milyon kişiye hayat kurtarıcı destek sağladığını belirtti.

Afganistan'da görev yapan insani yardım çalışanlarının, yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlamak için azami çaba gösterdiğine işaret eden Fletcher, BMGK'den taleplerinin bulunduğunu söyledi.

Fletcher, taleplerini şu şekilde sıraladı:

"Birincisi, insani operasyonlar için finansmanın artırılması. 2025 yılı için 2,4 milyar ABD doları gerekecek. İkincisi, yardımlara müdahaleyi ve kadınlara yönelik kısıtlayıcı tedbirleri azaltmaya yönelik uluslararası desteğin sağlanması. Üçüncüsü, insani yardımın ötesinde Afganistan'a yatırım ile destek, tarım, sağlık hizmetleri ve diğer temel hizmetlerin yönlendirilmesi."

Afgan halkının büyük zorluklarla mücadele etmesine rağmen umutlarını yitirmediğine dikkati çeken Fletcher, "Hakları, özgürlükleri ve gelecekleri için mücadele etmekten vazgeçmediler. Biz de vazgeçmemeliyiz" diye konuştu.

Fletcher, uluslararası dayanışmanın ve insanlık adına desteğin sürmesi gerektiğini vurguladı. (AA)

 


Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir