Gündem
BBC Türkçe

Blue Planet II başlıyor: İzlemeden önce bilmeniz gereken 15 şey

Planet Earth II'nin yayınlanmasından bir yıl sonra, Sir David Attenborough 2004'teki Blue Planet'in devamıyla karşımızda. Spoiler vermeyeceğiz ama Sex And The City 2'den çok daha iyi olduğunu söyleyebiliriz.

29 Nisan 2018 20:30

Planet Earth II'nin yayınlanmasından bir yıl sonra, Sir David Attenborough 2004'teki Blue Planet'in devamıyla karşımızda. Spoiler vermeyeceğiz ama Sex And The City 2'den çok daha iyi olduğunu söyleyebiliriz.

Basın toplantısında belgeseli çeken ekibin üyeleri hakkında da bazı bilgilere sahip olduk.

İlk bölümü yayımlanmadan önce Blue Planet II hakkında bilmeniz gereken 15 şeyi derledik.

Prodüksiyon menajeri Katie Hall'un verdiği bilgiye göre Blue Planet II'nin çekimleri su altında 6 bin saat sürdü. 125 farklı çekim yapıldı.

Çekimlerin dışında prodüksiyon ekibinin üyeleri hayatlarına elbette devam ettiler: "Üç düğün yaptık. 4 ev satın alındı. 5 bebek dünyaya geldi. 2 bebek ise yolda. Çekimler 4 yıl sürünce işte bunlar oluyor."

"Dalgaların arkasında hayal gücümüzü aşan yaratıklar var" diye devam ediyor. Yani şunu demek istiyor: "Finding Dory'yi defalarca izlemiş olabilirsiniz ama bu gerçek"

Başyapımcı James Honeyborne, müzik konusunda çok hassas olduklarını anlatırken, "Her ne kadar Planet Earth II'yi sevsek de (Müzikleri Zimmer yapmıştı) bu duyguyu canlı tutmak istedik. Ancak Hans, neden müzikleri yapmak istediğine dair çok coşkulu bir öneriyle geldi. Bu inanılmazdı" diyor.

Ve bu bölümler, farklı yaşam alanlarına ayrılmış durumda: Okyanusun derinlikleri, mercan kayalıkları ve sahiller.

James Honeyborne bu bölümler için "Bunları bölümleye başladığınızda bazı anlatımların doğal olarak uyumlu olduğunu göreceksiniz" ipucunu verdi.

(Spoiler uyarısı)

İlk bölümde, dinlenmek için okyanusun yüzeyine konan bazı kuşlarla buluşuyoruz. Ama suyun hemen altında aç aç bekleyen balıklar var, ürkütücü bir balık hem de. Ve bu balıklar kuş etini çok seviyorlar.

Neyse daha fazla anlatmayalım ama Planet Earth'teki iguana-yılan görüntülerine benzer bir sahneye hazır olun.

Yeni serinin fragmanı sosyal medyada 43 milyon kez izlendi.

BBC'nin Doğa Tarihi bölümünde Tom McDonald, "Geçen yıl birbiriyle yarışan iki yapımdan Planet Earth II'yi izleyenlerin sayısı X Factor'ü solladı. Doğa tarihine gençlerin ilgisi büyük. Bu yüzden biz de dijital stratejimizi belirlerken buna odaklandık" bilgisini verdi.

James Honeyborne: "Megadome adını verdiğimiz bir kabin geliştirdik. Denizi ikiye bölüyor ve böylece hem aşağıyı hem de yukarıyı görebiliyorsunuz. Ayrıca yunus gibi çok hızlı giden balıkları takip edebilmemiz için botun arkasına takılabilen bir kamera geliştirdik."

Honeybourne bazı çekimleri Attenborough'ya gösterdiklerinde "Aa, bunu bilmiyordum" tepkisiyle karşılaştıklarını anlatırken, "Cidden çok şaşırdı. Nadiren de olsa David'i şaşırtmak çok güzel oluyor." dedi.

Ve öyle cana yakın, arkadaşçalar ki görmelisiniz!

Gözlerinin önünde gerçekleşen büyük sorunları görmezden gelemeyeceklerini söyleyen Honeybourne, "Okyanusun kalbine gidiyorsunuz ve farklı kıtaların buluştuğu yerde plastik çöpler buluyorsunuz. Bunun yaban hayatınıa etkisi çok yıkıcı olabilir" diyor.

Serinin bir yerinde de David Attenborough'dan "Okyanuslarda yüzyıllardır stabil kalan bazı şartlar radikal bir şekilde değişiyor" sözlerini duyuyoruz.

Hafta başında The Guardian gazetesi bazı çekimlerin 'kontrollü laboratuvar ortamında' gerçekleştirildiğini yazmıştı.

James Honeybourne'a b da soruldu. Yanıtı ise 'evet' oldu: "Doğada çekim yaban hayatının akışı için bozucu bir etki yaratabilir. Böylesi sihirli bir dünyada yakın çekim planlarını kameraya almak imkansız. Bu yüzden kaya havuzlarını bilim insanlarıyla laboratuvarda kontrollü olarak yeniden oluşturduk"

Seriye 'Okyanuslar' ismi verilmesi planlanıyordu. Planet Earth II'den sonra bu seride de isim konusunda 'Blue Planet II' yani devam denildi.

Tom McDonald'ın açıklamasına göre seneye Blue Planet II'den çok farklı bir seri geliyor.

Adı da 'Dynasty' olacak...

Tom McDonald: "SErinin her bölümünde bir hayvan ailesini yıllarca takip ediyoruz. Aile bağlarının inişlerini ve çıkışlarını görüyoruz. Bazı bölümlerini izledim. Çok duygulandırıcı. Bundan (Blue Planet II) daha farklı bir hissi var."

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir