* Fehmi Koru
Bizler kendi seçimimizle meşgulken, yakın çevremiz sayılan bir başka ülkede yapılan seçim değerindeki halkoylamasını gözden kaçırdık.
Özbekistan’da önceki gün -Pazar günü- halkoylaması yapıldı. Halkoylamasına %84.54 katılım oldu. Sandıklar açıldığında halkın kahir ekseriyetinin -%90.21’inin- anayasada ve seçim sisteminde yapılacak değişikliklere onay verdiği anlaşıldı.
Yüzde 90’ın üzerinde kabul oyu.
Vay be.
Sizler namına ben göz bebeklerini yerinden fırlatacak bu gelişmeyi izlemeye çalıştım.
Sandığa yansıyan sonuç halen ülkeyi büyük yetkilerle yöneten devlet başkanı Shavkat Mirziyoyev’in –Şevket Mirzaoğlu– büyük başarısı.
Özbekistan 30 küsur yıl boyunca sadece iki lider gördü.
Ülke henüz Sovyetler Birliği’nin bir parçası iken, Özbekistan Komünist Partisi birinci sekreteri unvanıyla 1989 yılında yönetimi üstlenmiş olan İslam Kerimov, Sovyetler’in son döneminde kısa bir süre -24 Mart 1990 ile 1 Eylül 1991 arasında- Özbek Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı sıfatını taşımıştı.
O tarihten 2 Eylül 2016 tarihinde vefatına kadar da ülke hep onun yönetimi altında kaldı.
Shavkat Mirziyoyev Özbekistan’a cumhurbaşkanı olmadan önce ülkesinde -2003 ile 2016 arası- üç dönem başbakanlık görevini yürüttü. İslam Kerimov’un ölümü üzerine onun yerine aday olup 14 Aralık 2016 tarihinde beş yıllığına cumhurbaşkanı seçildi.
Mirziyoyev kendisini cumhurbaşkanı seçtirince yerine başbakan iken yardımcısı olan Abdulla Aripov’u atadı. Aripov 2016’da üstlendiği başbakanlık görevini halen sürdürüyor.
En son 2021 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimini de yine Mirziyoyev kazandı.
Pazar günü yapılan halkoylaması, 2026 yılında yapılacak seçimde iki dönem cumhurbaşkanlığı yaptığı için üçüncü kez aday olamayacak hale gelmesi beklenen Shavkat Mirziyoyev’e 2040 yılına kadar cumhurbaşkanı olma imkanı sağlıyor.
Halkoylamasında kabul edilen değişiklikle, cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldan yedi yıla çıkıyor. Ayrıca 2026 yılında yapılacak seçimi değişiklik sonrası yeni dönemin ilk seçimi haline getiriyor. Mirziyoyev o sayede 2026’da yeniden seçilip sonrasında 14 yıl daha cumhurbaşkanlığında kalabilecek.
Mirziyoyev şimdi 65 yaşında, 2040 yılında 83 yaşında olacak.
Yerine başbakanlığa atadığı Aripov ondan daha genç, şu anda 61 yaşında. Herhalde Shavkat Mirziyoyev cumhurbaşkanı kaldığı sürece Aripov da başbakan olmaya devam edecektir.
Dost ve kardeş bazı ülkelerde cumhurbaşkanları ancak vefatlar sonrasında değişiyor.
Özbekistan’da medya bütünüyle Mirziyoyev’i destekliyor. Cumhurbaşkanı seçildiği her iki seçimde karşısına güçlü rakipler çıkmadı.
Her iki seçimde, medya, seçmenlerin ya kaos ya radikaller ya da Mirziyoyev seçenekleri arasında tercihte bulunacakları bir kampanyanın sürdürücüsü olmuş. Mirziyoyev’in seçim kampanyasında ülkenin öndegelen sanatçıları onun için oy talep ederek yer almışlar. Halk da ilkinde (2016) %86.6, ikinci seçimde de (2021) %80.1 oy oranı ile üçüncü şıktan yana oy kullanmış.
Economist dergisi ilk seçim için ‘yüz karası’ gibi hoş olmayan bir sıfat kullanıyor.
Zaten Mirziyoyev’e yabancı basının taktığı sıfatlar çok hoş değil. En kibarı ‘otoriter’ sıfatı… Doğrudan ‘diktatör’ sıfatını kullanan da var.
Selefi İslam Kerimov da benzer sıfatlarla anılırdı.
Yabancı medya, ne olacak…
Kerimov dönemi ile Mirziyoyev’in ‘Yeni Özbekistan’ sıfatıyla da anılan dönemi arasında en önemli değişiklik, ülkenin önemli ihracat maddesi olan pamuk üretimde geleneksel olarak süregiden zorla çalıştırma alışkanlığının sona erdirilmesi…
Reform denildiğinde akla ilk bu geliyor.
Özbekistan’da önceki gün yoğun katılımla yapılan bir seçim değil, halkoylaması; ancak orada seçimlere katılım da hep yüksek oluyor. Katılanların büyük bölümü oylarını kaosa veya radikal İslamcılar diye sunulan rakip adaylara kullanacak değiller ya, herkes kimi seçmesi gerektiğini gazetelerden veya TV kanallarından öğreniyor.
Gazeteler ve TV kanalları da kimi destekleyeceklerini biliyor.
Kurulu düzen liderin vefatıyla bile bozulmuyor görüldüğü üzere. Ölenin yerine hemen en yakınındaki kişi görevi üstleniyor, kendisi bir basamak yukarıya çıktığında bir basamak altındaki kişiyi kendisinin eski yerine getiriyor.
“Devlette devamlılık esastır” klişesi o tür ülkelerde “Devlet yönetiminde devamlılık esastır” biçiminde uygulanıyor.
Yabancı medya oralarda olanı küçümsüyor dedim ya, Fransız haber ajansı AFP’nin muhabiri, sanki başka işi yokmuş gibi, oyunu kullanan Özbeklere halkoylamasından ne beklediklerini sormuş. 40 yaşındaki iş insanı Shamsiddin Zhurayev “Değişiklik bekliyorum, ama değişikliğin hangi yönde olacağından emin değilim” kaypak cevabını vermiş.
Soyadının bilinmesini istemeyen 70 yaşındaki Nurkhamil, “Şu anda olan her şey cumhurbaşkanı ömür boyu iktidarda kalsın diye oluyor” demiş.
Çekingen olması doğal.
Mirziyoyev seçilmezse ülkede kaos yaşanır…
Oylar aşırılara verilirse ülkenin nerelere gideceği bilinmez…
İstikrar için oylar Mirziyoyev’e…
Ülkenin dört bir yanındaki reklam panolarında, gazete ve TV reklamlarında seçimler öncesinde bu tür propagandalar yapılmış. Halkoylaması öncesinde, ülkenin bilinen isimleri, “Yeni hayat, oh ne rahat” tarzı reklamlarla ‘evet’ oyu verilmesi yolunda halkı aydınlatmışlar.
Seçime gidilen ülkemizde bazıları “Bu, demokratik son seçim” tespitini paylaşıyor ya, Türkiye’de 150 yılı aşkın bir süredir yönetimlerin seçimlerle belirlendiğini, her seçimde iktidarın karşısına onun yerini alabilecek muhalif rakipler çıkabildiğini, medyada az da olsa farklı eğilimden yayın organları bulunduğunu ve seçmen kitlesinin ikna edilmeye açık olduğunu unutuyor o kişiler…
Hiç değilse şimdilik böyle bir ülke Türkiye.
Özbekistan’daki halkoylamasını ülkelerimiz arasındaki farklılıklar görülsün diye ele aldım.
*Bu yazı fehmikoru.com adresinden aynen alınmıştır.