2018-2021 arasında ABD Hastalık Kontrol ve Koruma Merkezleri Direktörü olan Dr. Robert Redfield, çarşamba günü ABD Kongresi'nde yaptığı konuşmada, koronavirüsün Çin'deki bir laboratuvardan sızmış olabileceğine inandığını söyledi.
Çok sayıda bilim insanı laboratuvardan sızma konusunda hiçbir kanıt olmadığına dikkat çekiyor.
Peki bir virüsün laboratuvardan sızması ne kadar kolay? Bu daha önce oldu mu?
Öldürücü salgın
Evet, öldürücü virüsler daha önce büyük şehir merkezlerinde kazara etrafa yayıldı ve belki de hiçbiri çiçek hastalığı kadar tehlikeli değildi.
1977 yılında tamamen ortadan kaldırılmadan önce, hastalık sadece 20. yüzyılda 300 milyonun üzerinde can kaybına yol açtı.
Bu nedenle Ağustos 1978'de Birmingham Üniversitesi'nde çalışan 40 yaşındaki fotoğrafçı Janet Parker'a bu hastalığın teşhisi konduğunda herkesin neden korktuğunu anlayabiliyoruz.
O dönemde Doğu Birmigham Hastanesi'nde bulaşıcı hastalıklar üzerine danışmanlık yapan Prof. Alasdair Geddes "Korkulan bir hastalıktı. Sadece Birmingham'da değil, hükümette ve Dünya Sağlık Örgütü'nde (WHO) de tekrar ortaya çıkacağı paniği yaşandı" diyor.
Bulaşıcı ve yakalananların üçte birinin ölümüne yol açan çiçek hastalığı üzerine üniversitenin laboratuvarlarında deney yapılıyordu. Ama Parker'a çiçek hastalığının nasıl bulaştığı sorusu, hiçbir zaman kesin olarak cevaplanamadı.
Hükümet raporunda virüsün hava akımıyla, kişisel temasla ya da virüsü taşıyan bir araca temasla geçmiş olabileceğini yazdı.
Karantina ve sosyal mesafe önlemleri alındı, Parker dışındaki tek temaslı kişi annesiydi.
Annesi hafif bir hastalık sürecinin ardından iyileşirken, Parker hayatını kaybetti.
Ancak 77 yaşındaki babası karantinadayken, kızının hastalığından dolayı yaşadığı strese bağlı kalp rahatsızlığı nedeniyle yaşamını yitirdi.
Birmingham'daki çiçek hastalığı laboratuvarının başındaki Prof. Henry Bedson ise intihar etti.
Maksimum güvenlik
Bu olayın ardından hükümet yetkilileri bir daha böyle bir sızma yaşanmaması için harekete geçti ve virüsün tutulduğu yerlerin sayısı azaltıldı.
1979 tarihli WHO anlaşmasında, çiçek hastalığı stoğunun yalnızca ABD Atlanta'daki Hastalık Kontrol Merkezleri'nde (CDC) ve Rusya Sibirya'daki Vector Laboratuvarı'nda tutulmasına karar verildi.
Bu iki laboratuvar dünyada en iyi korunan laboratuvarlarıydı. Ancak onlarda da başka korku veren olaylar yaşandı.
2014'te CDC çalışanları üzerinde deney yapılan şarbon örneklerini olması gerektiği gibi etkisizleştiremediler. Sonuç olarak kimse hastalanmadı ancak büyük bir tehlike yaşanabilirdi.
2019'da ise Vector'da yaşanan gaz patlaması binadaki bir camı havaya uçurdu ve çalışanlardan biri ciddi yanıklar oldu. Yetkililer kazadan dolayı biyolojik bir zarar yaşanmadığını açıkladı.
Ölümcül hatalar
Hem laboratuvar çalışanlarını hem yakınında yaşayanları hasta eden başka yüksek güvenlikli laboratuvar kazaları da yaşandı.
2019'da 33 yaşındaki Emilie Jaumain, sığırlarda BSE insanlarda CJD hastalığına sebep olan bulaşıcı proteinlere maruz kalmasından 10 yıl sonra hayatını kaybetti. Enfekte olmuş olabileceğinin farkında olsa da bu hastalığa karşı kullanılabilecek bir aşı ya da tedavi yoktu.
Çin Lanzhou'daki biyolojik tıbbi tesiste yapılan hatadan dolayı yaklaşık 10 bin kişi tehlikeli bir patojenden enfekte oldu.
Brucella bakterisine karşı aşı üreten tesiste tarihi geçmiş dezenfektan kullanılması araştırma enstitüsünde çalışanlara ve sonra da şehirde yaşayan binlerce kişiye hastalık bulaşmasıyla sonuçlandı.
Bu uzun vadeli sağlık problemlerine sebep olan grip benzeri semptomlara yol açan ve nadiren ölümcül olan bakteri, soğuk savaş döneminde hem ABD hem de Rusya tarafından biyolojik silah olarak geliştirildi.
Ayrıca laboratuvardan sızma sebebi bilinmeyen durumlar da var. 2021 yılında Tayvan'da Kovid-19 üzerine çalışan bir kişi hastalığa yakalandı. Yapılan araştırmalarda neyin yanlış gittiği bulunamadı.