Özgür Mumcu
(Radikal, 22 Mart 2012)
Galatasaray Üniversitesi öğrencisi Cihan Kırmızıgül iki senedir tutuklu.
Kâğıthane’de bir markete düzenlenen bir saldırıya katıldığı gerekçesiyle 45 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep ediliyor. Cihan’ın bu saldırıya katıldığına dair eldeki tek delil, o gün taktığı poşu. Olay yerine yakın bir otobüs durağında, üzerinde poşuyla otobüs beklemesi dışında bir delil yok. “Saldırıya katılanlar yüzlerini poşuyla gizliyordu, Cihan Kırmızıgül olay yerine yakındı ve üzerinde poşu vardı. Demek ki Cihan Kırmızıgül saldırıya katıldı. Yani molotofkokteyli attı, markete hasar verdi ve hatta terör örgütü üyesi.” Suçlamanın mantığı bu.
Akademik itiraz
Cihan Kırmızıgül davasını takip eden öğretim görevlileri ve öğrenciler ise şöyle diyor:
“Davanın 9 Aralık 2011 tarihli son duruşmasında, mahkemeden ‘gerçeğin tüm çıplaklığı ile kavranabilmesi ve yargılamanın adil bir karara bağlanabilmesi için’ soruşturmanın genişletilmesi talebinde bulunuldu.
Tanık olarak dinlenen polis memurlarının ifadeleri arasındaki çelişkiler birer birer anlatıldı. Mahkemeden, dinlenmeyen bazı tanıkların dinlenmesi, olay yerinde keşif yapılması, olay anını görüntülemiş MOBESE veya özel güvenlik kameralarının bulunup bulunmadığının araştırılması ve şayet var ise görüntülerin getirtilmesi istendi. Ancak öncelikli görevi maddi gerçeği tespit olmak olan mahkemenin ret cevabı ile karşılaşıldı.
Biz de soruyoruz; soruşturmanın derinleştirilmesi neden istenmiyor?
Gerçeklerin ortaya çıkmasından neden çekiniliyor? Gerçeklere yüz çevirerek nasıl adalet sağlanır?”
Cihan Kırmızıgül’ün duruşması yarın İstanbul Çağlayan’da. Yeni Adalet Sarayı’nda.
Cihan’a destek olanların çağrısı şöyle:
“Cihan, 23 Mart Cuma günü mahkemenin karşısına 8. kez, bu defa Çağlayan Adliyesi’nde yapılacak duruşmada çıkacak. Bu duruşmada davanın karara bağlanma ve Cihan’ın isnat edilen suçlardan hüküm giyme olasılığı yüksek. Ancak Cihan yine de gülümsüyor. Çünkü daha 24 yaşında ve her şeye rağmen hayata umutla bakıyor.
Bizler de umudumuzu koruyoruz. 23 Mart’ta Çağlayan Adliyesi’ne yeniden Cihan ile birlikte olmak, bu kez belki de onu almak umuduyla gidiyoruz. Ama aynı zamanda tüm bu yaşanan olaylar karşısında sessiz kalmadığımızı göstermek için gidiyoruz oraya. Ne Cihan ne de diğer öğrenciler gündelik yaşamda giydikleri kıyafetler nedeniyle tutuklanmasın diye gidiyoruz. Kitaplar, ders notları, şemsiyeler ‘terör örgütü üyeliği’ gibi çok ciddi bir suça delil teşkil etmesin diye gidiyoruz. Bu ülkenin öğrencilerinin, bu ülkenin akademisyenlerinin ifade ve örgütlenme özgürlüklerinin ellerinden alınmasına karşı sesimizi yükseltmek için Çağlayan’a gidiyoruz.
23 Mart Cuma günü saat 10.30’dan itibaren Çağlayan Adliyesi’ndeyiz.
Destek olmak, sesini çıkarmak ve umutları çoğaltmak isteyen herkesi Çağlayan Adliyesi’ne bekliyoruz.”
Adalet, insan hak ve özgürlüklerinin temeli olmalı. Adalet ancak o zaman devletin temeli olabilir.
Bir devlet oturup da bir poşuyu yargılarsa o adalet neyin temeli olabilir?
Cihan Kırmızıgül tutuklanmasa bu yaz mezun olacaktı. Bir poşuya daha kaç sene vermesi lazım?
