21 Mart 2025 20:35
Güncelleme: 21 Mart 2025 22:30
İstanbul'da binlerce insan, İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının üçüncü gününde de Saraçhane'ye akın etti. Saraçhane'deki nöbette konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bundan yıllar önce hep birlikte Tayyip Erdoğan, 'Gezi Parkı'nı kesip yerine Toplu Kışlası yapacağım' deyip oradaki Atatürk Kültür Merkezi'ni yıkıp yerine AVM yaptırmak istediğinde o gün nerede olmamız gerekiyordu? O gün Gezi'de, Taksim'de olmamız gerekiyordu. O gün oradaydık. Ama o gün bun Taksim'i yasaklayan, gençlere, işçilere yasaklıyor. And olsun ki Taksim'i geri alacağız, and olsun! İstanbul'u harçerletmeyeceğiz" dedi.
"Futbol konuşmayı bilen, 'ben futbolcuyum' diyen Tayyip Bey'e şunu söyleyelim; Tayyip Bey'e şunu söyleyelim. Ekrem İmamoğlu, Tayyip Erdoğan'ı 4 maçta da yendi, kümeye gönderdi." diyen Özel, İBB'ye kayyım atanmak istendiğine dikkati çekerek, "Biz 19 Mart darbe girişiminden itibaren buradayız, Saraçhane'deyiz, nöbetteyiz, eylemdeyiz, direnişteyiz, burayı Erdoğan'ın kayyımına vermeyeceğiz! Erdoğan'ın istibdat, baskı, yasak rejimi sallanmaktadır, çökmek üzeredir!" diye konuştu.
CHP hakkında yürütülen soruşturma kapsamında partiye kayyım atanmak istendiğini ifade eden Özel, "23 Mart demokrasi devrimini sakatlamak isteyenler CHP'ye kayyım atamak için delil bulamadılar, kayyım atamak için türlü kumpaslar kurarken, Atatürk'ün partisini bu rejimin kirli ellerine teslim etmemek için, pazar günü yapılacak İmamoğlu'nun Cumöhurbaşkanlığı adaylığına büyük destek katacak seçimi, saray iptal ettiremesin diye 15 gün sonrasına olağanüstü kurultay kararı aldım. Bu aldığımız kararla bugün akşam 17.00'de CHP'ye kayyım atayıp pazarki ön seçimi iptal etmek isteyen sarayın aklı ve aparatları avuçlarını yaladılar" diye konuştu.
Özel, Ümit Özdağ, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Tayfun Kahraman, Can Atalay, Osman Kavala, Mine Özerden ve Çiğdem Mater anarak selamlarken, "tek suçu Kürt olmak, barışı savunmak olan, aylarca iddianame bekleyen, mayısa kadar da davası bekletilen, tek suçu barış savunucusu ve Kürt bir akademisyen olmak olan Esenyurt’un seçilmiş Belediye Başkanı Ahmet Özer’i de selamlıyorum" dedi.
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 31 yıllık diploması iptal edildikten sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı “yolsuzluk” ve “terör” suçlarından oluşan iki ayrı soruşturma kapsamında 19 Mart'ta gözaltına alındı. İmamoğlu ile birlikte "suç örgütü kurmak" kapsamında “yolsuzluk” suçlamasıyla başlatılan soruşturmada, aralarında Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık ile İBB yöneticilerinin de olduğu 100 kişiye gözaltı kararı verildi. Diğer bir soruşturma olan “kent uzlaşısı” nedeniyle "terör" suçundan ise İmamoğlu'nun yanı sıra, Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan, İBB Genel Sekreteri Mahir Polat’ın da olduğu 6 kişi hakkında gözaltı kararı çıktı.
Binlerce insan, CHP'nin çağrısı üzerine üç gündür İBB'nin Saraçhane'deki binası önünde destek mitingine katılıyor.
Mitingden önce bugün dersleri boykot çağrısı yapan öğrenciler Saraçhane'de konuştu. Öğrenciler, " Ne üniversitelere yönelik baskılara, ne irademizin gaspına izin vereceğiz! Ders yok, boykot var!" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de üçüncü gündeki konuşmasında şunları söyledi:
"Bundan yıllar önce hep birlikte Tayyip Erdoğan, 'Gezi Parkı'nı kesip yerine Toplu Kışlası yapacağım' deyip oradaki Atatürk Kültür Merkezi'ni yıkıp yerine AVM yaptırmak istediğinde o gün nerede olmamız gerekiyordu? O gün Gezi'de, Taksim'de olmamız gerekiyordu. O gün oradaydık. Ama o gün bun Taksim' yasaklayan, gençlere, işçilere yasaklıyor. And olsun ki Taksim'i geri alacağız, and olsun! İstanbul'u harçerletmeyeceğiz."
Futbol konuşmayı bilen, 'ben futbolcuyum' diyen Tayyip Bey'e şunu söyleyelim; Tayyip Bey'e şunu söyleyelim. Ekrem İmamoğlu, Tayyip Erdoğan'ı 4 maçta da yendi, kümeye gönderdi. Güya yenilmez Tayyip Bey, Ekrem İmamoğlu'ndan ilk golü Beylikdüzü yemişti, üstüne de İmamoğlu burada ona hedrick yaptı. Erdoğan milli irade demesine, sandığı güzellemesine raümen, geçen yıl kaybettiği seçime rağmen, bu binayı oyla alamayacağını, Ekrem Başkanın bileğini merçe bükemediğini gördüğü için, ayrgı sopasıyla bileğini kırmaya, bu binaya hile ile girmeye çalışmaktadır.
Bunun için buraya bir kayyım atamak, kendine yakın bir kayyım atamak, bu binada işe girmiş 40 bine yakın her siyasi görüşten, likayatli, kimi sağcı, kimi solcu, kimi başörtülü kimi başı açık, kimi Alevi Sünni, her görüşten, her dinden gençleri burada işe aldı. Şimdi bu binaya kayyımla gelip, bu binaya kayyım atayıp, gençleri atıp kendi gençlik kollarını atayıp, yandaşlarını yerleştirmek istiyor. Biz 19 Mart darbe girişiminden itibaren buradayız, Saraçhane'deyiz, nöbetteyiz, eylemdeyiz, direnişteyiz, burayı Erdoğan'ın kayyımına vermeyeceğiz! Yarın Çağlayan'da olacağız! Yarın Vatan'sa Vatan, Taksim'se Taksim, Çağlayan'sa Çağlayan... Erdoğan'ın istibdat, baskı, yasak rejimi sallanmaktadır, çökmek üzeredir!
Buradan Emniyet Müdürüne sesleniyorum. Bu kitle buraya gelmiş, bir kişinin burnu kananamamış. Şimdi biber gazıyla, emniyet araçlarıyla tahrik edersen, burada olacak her şeyden sen sorumlusun Emniyet Müdürü, sen sorumlusun Sayın Vali. Bugün tarihi yarımadaya gelen bütün yollar kesildi, bütün köptüler kapatıldı. Bir buçuk saat yürümeden bu meydana girmek olanaklı olmadı. Bu şartlar altında şu anda kalabalık Aksaray'a dayandı. 300 bin kişiyle buradayız.
Ekrem Başkanı'ın sorgusu 6 saat sürdü. Ona soranlar utandı, o yorulmadı. Ne haram lokma yedi, ne cana kıydı, yiğidim aslanım, bu akşam da sizden ayrı, orada, Vatan'da yatıyor yiğidim aslanım! Yiğidimizi almaya Çağlayan'a gidiyor musuyuz? O hep size güvendi, size inandı. Sizden aldığı güçle bu saray rejimiyle cesaretle savaştı. Gün gelecek, devran dönecek, bu zalimler hesap verecek. Ekrem Başkan hepimizin haklarını verecek!
Protesto anayasal bir haktır. Protestoyu, sokağı, meydanı, eylemi kriminalize etmek isteyenler bundan korkan diktatörlerdir. Demokratlar meydanlar korkmaz. Demokratlar cesur olur, protestoya saygılı olur, anlayışlı olur. Ama diktatörler meydanlardan korkarlar. Eğer Erdoğan sen bu meydandan korkuyorsan sen de bir diktatörsün, sen de bir diktatörsün. Bunun için ben buradan bu meydanları dolduran Erdoğan’a itiraz edenlere soruyorum. Artık bu iktidarı değiştirmenin vakti geldi mi? Peki biz buna karar vermek için bazı sorulara cevap vermeliyiz. Erdoğan halen daha oturmak, yeniden aday olmak, yeniden seçilmek, seçilebilmek için rakiplerini hukuksuz yollarla devirmek, saf dışı bırakmak istiyor. Erdoğan’a soruyorum, size soruyorum. Bunca yıllık iktidarın sonunda millet daha mı zengin? Millet daha mı mutlu? Millet daha mı huzurlu? Peki gençler gelecekten daha mı mutlu? Peki bu ülkede yoksulluk bitti mi? Millet eskisine göre zengin mi? O zaman biz başımızda bu iktidarı niye tutalım? Biz bu iktidarı yeneceğiz, biz bu iktidarı devireceğiz, biz bu iktidarı göndereceğiz. Başka çaresi yoktur.
Şunu söylemem gerekir ki bu iktidarı, demokratik olmayan, hukuki olmayan yollarla, bir darbeyle uzaklaştırmaya çalıştılar. Kim yaptı bunu? Yine kendilerinin etle tırnak gibi olduğu. Kim yaptı bunu? Ne istediyse verdikleri. Kim yaptı bunu? İktidara aynı ittifaktan yürüdükleri yaptı. 15 Temmuz gecesi bu iktidarın karşısına Fetullahçı bir çete geçti. Eğer başarsaydı Humeyni gibi gelip devletin başında dine bağlı bir devlet kuracak, bir diktatör olacaktı. O gece Cumhuriyet Halk Partililer, demokratlar bu meydanda toplananlar darbe AK Parti‘ye yapılıyor diye düşünüp, darbenin yanına değil, karşısına geçtiler. Çünkü biz gerçek demokratlarız. Ama Recep Tayyip Erdoğan kendi azdırdıklarının darbesinden canını zor kurtaran, bizlerin de darbeye destek vermemesi ile bu ülkede büyük bir demokrasi sınavını birlikte vermemizle iktidarını sürdüren Erdoğan, şimdi 19 Mart darbesine kalkışıyor. O gün nasıl Fetullahçılara, Fetullahçı terör örgütüne geçit vermediyse bugün de Recep Tayyip Erdoğan’ın yargı darbesine geçit vermeyecek, Ekrem Başkan’ı ona teslim etmeyeceğiz.
İstanbul'un en önemi barosunun üyeleri var. Dünyanın en büyük barolarından biri. Bugün bu iktidarın yargı aparatları, utanmadan İstanbul Barosu'na kayyım atadılar. Baro yılmaz, avuklatlar yılmaz, savunma mesleği susmaz, İstabbul Barosu'nu yeniden alacağız, demokratlar alacak, avukatlar, barolarını Tayyip Bey'in elinden geri alacaklar. Hepsinin arkasındayız!
Türklerin ve Kürtlerin Nevruz'unu kutluyorum. Barışın önünde eğiliyorum.
Buradan sadece Ekrem Başkanımızı değil… Bir partinin genel başkanı bugün içeridedir. Sayın Ümit Özdağ’ı... Bir partinin eş genel başkanları içeridedir. Sayın Selahattin Demirtaş’ı, Kocaeli Cezaevi’nde yatan Eş Başkan Figen Yüksekdağ’ı, hepimizin adına Gezi’de olan, müzakere eden, ağaçları kurtaran, kestirmeyen, AKM yerine AVM yaptırmayan Gezi’deki yoldaşlarımızı, Tayfun Kahraman’ı, Can Atalay’ı, Hatay’ın seçilmiş Milletvekili Can Atalay’ı, insan hakları savunucusu Osman Kavala’yı, Bakırköy Cezaevi’nde yatan Mine Özerden’i, Çiğdem Mater’i, tek suçu Kürt olmak, barışı savunmak olan, aylarca iddianame bekleyen, mayısa kadar da davası bekletilen, tek suçu barış savunucusu ve Kürt bir akademisyen olmak olan Esenyurt’un seçilmiş Belediye Başkanı Ahmet Özer’i, partimizin evladı, Beşiktaş’ın evladı canımız Rıza Akpolat’ı, Beykoz Belediye Başkanımız canımız Alaattin Köseler’i, şu anda Vatan Emniyet’te bulunan Şişli Belediye Başkanımız canım kardeşim Resul Emrah Şahan’ı, Beylikdüzü Belediye Başkanımız sevgili Murat Çalık’ı, Vatan’daki canları, Silivri’deki yoldaşları, tutsak oldukları yerlerdeki tüm aydınları, tüm öğrencileri, tüm emekçileri ve tüm canlarımızı, vatandaşlarımızı saygı ile selamlıyorum. Az kaldı.
23 Mart demokrasi devrimini sakatlamak isteyenler CHP'ye kayyım atamak için delil bulamadılar, kayyım atamak için türlü kumpaslar kurarken, Atatürk'ün partisini bu rejimin kirli ellerine teslim etmemek için, pazar günü yapılacak İmamoğlu'nun Cumöhurbaşkanlığı adaylığına büyük destek katacak seçimi, saray iptal ettiremesin diye CHP'nin Genel Başkanı sıfatıyla, tüzüğün verdiği yetkiyi kullanarak 15 gün sonrasına olağanüstü kurultay kararı aldım. Bu aldığımız kararla bugün akşam 17.00'de CHP'ye kayyım atayıp pazarki ön seçimi iptal etmek isteyen sarayın aklı ve aparatları avuçlarını yaladılar. Hep birlikte 15 gün sonra kurultayımızda hep beraber irade tazeleyerek sarayın karşısına dimdik dikileceğiz. "
© Tüm hakları saklıdır.