Prof. Dr. Ahmet Maranki, AKİT TV yayınında sarf ettiği, "25 Haziran’da istediğimiz sonuca ulaşmamış olursak, Belgrad ormanına gömdüğümüz talim şeylerimizi alıp sokağa çıkarız" sözlerine 'açıklık' getirdi. Maranki, Hz. Ali'nin "radikal-karıştırıcı üst bir gruba mensup olarak bilinen hariciler" tarafından hançerlendiğini söyledi.
TIKLAYIN: "Çıkarır, savaşırız" demişti; Ahmet Maranki: Belgrad Ormanı'na gömdüğümüz şey öfkemizdi
Maranki'nin Akit'te "Hariciler, dervişler? Hazreti Ali’nin şahadeti!" başlığıyla (1 Haziran 2018) yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
Hazreti Ali r.a.(Allah cc ondan razı olsun) dört halifemizden sonuncusudur!
Peygamber Efendimiz SAV, benim neslim Hazreti Ali’den devam edecektir diyerek Hazreti Ali’yi işaret etmiştir!
Düşmanların saldırıları karşısında dimdik duran Hazreti Ali çok büyük tacizlere ve iftiralara maruz kalmış ve öldürülmek istenmiştir!
Hz. Ali’yi öldürmek üzere Abdullah ibn Mülcem isimli bir bedbaht . Hz. Ali’yi sabah namazında mescidin içinde namaz kılarken zehirli hançeriyle arkasından hançerledi ve şehit etti!
İbn Mülcem de öldürüldü (Taberi, Tarih: 5/148-149).
Evet tarih böyle söylüyor...
Beni arkamdan hançerleyen müslüman mı?
İşte en can alıcı yer burası: Hazreti Ali ra hançerlendiğinde sorar: kimdi o?
Yani bugünkü manada dersek kafir miydi, münafık mıydı, müşrik miydi, Müslüman mıydı...? Oğlu Hazreti Hasan cevaplar: Müslüman görünümlü münafık, müşrik, tabii ki gizli kâfirlerden...!
Hazreti Ali ra belki de tarihe iz düşmesi gereken çok önemli bir sözünü söyler.
Çok şükür Ya Rabbi beni sırtımdan hançerleyenler Müslüman görünümlü münafıklar, müşrikler, kafirlerden... Yani o zamanki radikal-karıştırıcı üst bir gruba mensup olarak bilinen haricilerdendi!
Ben demiyorum tarih böyle söylüyor, açıp okuyun siz de öğrenirsiniz.
Tabii okurken yine cümlenin başını, sonunu kesip ortasından işinize gelen okumayın o zaman çok büyük yanlış manalar çıkar!
Sadece işin ahretini olsa iyi bir de bu dünyadaki mahkemeler var! Ağzı olan konuşmamalı ve yazarken bunun bir terazisi olmalı!
Hançeri kimin sapladığı kadar kimlerin saplattırdığının da, hesabı sordurulmalı ki tarih tekerrür etmesin!
