Milliyet gazetesi yazarı Mehmet Tezkan, belediye seçimlerinin AKP ile MHP arasındaki 'cumhur ittifakı'nı çatlatabileceğini belirterek, "Bu kanıya nerden mi vardım. İki parti diyelim ki; Balıkesir’de, Adana’da, Aydın’da, Trabzon’da, Mersin’de, Osmaniye’de kıyasıya yarışacak. Başkan adayları doğal olarak birbirlerini kötüleyerek kampanya yürütecek. Mart ayında kıyasıya yarışanların yedi ay sonra omuz omuza sandığa gitmesi eşyanın tabiatına aykırı" dedi.
Mehmet Tezkan'ın "Belediye Seçimi İttifakı Çatlatabilir" başlığıyla Milliyet'te yayımlanan yazısı şöyle:
Bu kanıya nerden mi vardım..
Hem sinyaller var hem de eşyanın tabiatına aykırı..
Aykırı olan ne?
İki parti diyelim ki; Balıkesir’de, Adana’da, Aydın’da, Trabzon’da, Mersin’de, Osmaniye’de kıyasıya yarışacak.. Kenti yönetme yarışına girecek.. Başkan adayları doğal olarak birbirlerini kötüleyerek kampanya yürütecek..
Biri seçmenlere ‘Aman ha MHP’nin adayına oy vermeyin, şöyle yetersizdir, böyle yetersizdir’ diyecek..
Öteki, AKP’nin adayına aynı sözlerle vurdukça vuracak..
Biri seçilecek, biri kaybedecek..
Veya ikisi de kaybedecek..
Ne olursa olsun, belediye seçimi sert geçecek.. Belediye meclisi adayları kıyasıya yarışacak..
Diyorum ki; mart ayında kıyasıya yarışanların yedi ay sonra omuz omuza sandığa gitmesi eşyanın tabiatına aykırı..
Açık konuşalım..
Yedi ay önce kıran kırana..
Yedi ay sonra omuz omuza..
Yedi ay önce tu kaka..
Yedi ay sonra alkış..
Yedi ay önce yarışan iki ayrı parti..
Yedi ay sonra tek vücut..
Eşyanın tabiatına aykırı demem bundan..
***
Belediye seçimlerinde ittifakın çatlayacağına dair sinyaller var demiştim..
İlk işaret Manisa’dan geldi..
Büyükşehir Belediye Başkanı MHP’li..
Başbakan, partisinin il kongresinde yaptığı konuşmada ‘Manisa’nın anahtarını istiyorum’ dedi..
Anahtar kimde?
MHP’de..
Anahtarı kimden almak istiyor? MHP’den..
MHP’li Başkan da haklı olarak soruyor; bu nasıl ittifak?
Ve Başkan demiş ki; ittifak yukarıda var, tabanda yok..
Galiba durum böyle..
Sor dediler soruyorum..
Dünkü yazımda Meclis Başkanı’nın korumalarına Toyota Land Cruiser cip almasını konu etmiş; israfın önüne geçilmezse enflasyon düşmez demiştim..
Rakamlarla örnekler vermiştim..
O da bi şey mi dediler..
Devletin har vurup harman savurduğunu söylediler.. Bakanların özel uçaklardan inmediğini, koruma ordusuyla dolaştığına dikkat çektiler..
Ve dediler ki;
Sor bakalım; devletin kaç makam aracı var.. (Kayıtlı/kiralık)
Sor bakalım; Hazine ayda kaç lira benzin/mazot parası ödüyor.. (Uçak yakıtları dahil)
Sor bakalım; devlet kaç kişiye sivil plakalı araç tahsis etmiş (Eski bakanların tümünde var)
Sor bakalım; devlet lojman, ağırlama, konuklama, ikram dahil bu işlere yılda kaç para harcıyor..
***
Onlar sor bakalım dedikçe, benim aklıma geldi.. AKP 2002 yılının kasım ayında iktidar olunca ilk iş olarak ne yapmıştı?
Milletvekili lojmanlarını tasarruf amaçlı satışa çıkarmıştı!.
Bu kadar iyiysek dolar neden 3.90?
Bizi yönetenler şöyle iyiyiz böyle iyiyiz diye konuşuyor..
- Dünyanın en iyi 18’inci ülkesiymişiz..
- Satın alma paritesine bakarsak 13’üncü sıradaymışız..
- 2017’nin son çeyreğinde yüzde 11 büyüyerek dünya rekoru kırmışız..
- 2017’de yüzde 7 büyümeyle dünyaya fark atmışız..
- Dünyanın en büyük 5 yatırımından ikisini biz yapıyormuşuz..
- Bütün dünya bize hayranmış..
***
Tamam, doğrudur..
Ama şu soruyu sormadan edemeyeceğim..
Madem bu kadar iyiyiz, dolar neden 3.90?
Euro neden 4.80 oldu, 5 liraya el uzatıyor?
Bundan 10 yıl, 12 yıl, 13 yıl önce dolar 1.35 seviyelerindeydi..
Ne oldu da 4 liraya dayandı?
Dolar 2012 yılına kadar makul seviyedeydi.. (1.80)
Ne oldu da 4 liraya dayandı?
İktidar aynı iktidar!..
