Suruç'ta bir grup BDP'linin açlık grevlerine destek vermek için yaptığı eylemde polisin parti binası önünde yoğun güvenlik önlemi almasına kızan BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici, "Emniyet güçleri akıllarını başlarına alsınlar. Gerekirse bomba olur, onların vücutlarında ben patlarım. Yeter artık" diyerek tepki gösterdi.
Şanlıurfa ’nın Suruç İlçesi'nde yaklaşık 70 kişilik grup, Aydın Mahallesinde bulunan BDP ilçe binası önünde cezaevlerinde devam eden açlık greviyle ilgili basın açıklaması yaptı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı açıklamada, aralarında kadınların da bulunduğu grup alkış ve zılgıtlarla BDP ilçe binası önünde toplandı. Çok sayıda terörle mücadele ekipleri ile çevik kuvvet polisinin parti binası önünde ve çevresinde önlem almasına öfkelenen BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici, "Suruç’ta örgütlü 3 tane siyasi parti vardır. Neden yalnız bizim partimizin önü kapatılıyor? Neden taziye ziyaretlerimiz engelleniyor. 12 Eylül faşizmini aratacak kadar aşağılanmış bu sistemi lanetliyorum. Akıllarını başlarına toplasınlar. Gerekirse bomba olur vücutlarında ben patlarım. yeter artık" diyerek polise tepki gösterdi.
'Bir cenaze çıkarsa dünyaya başlarına yıkarız'
62 gündür cezaevlerinde açlık grevlerinin devam ettiğini ve halen hükümetin bir adım atmadığını öne süren Binici, "Eğer cezaevlerinden bir cenaze çıkarsa bu dünyayı onların başına yıkacağımıza söz veriyorum" dedi.
Binici konuşmasına şöyle devam etti:
"Artık direnme günüdür. Hiçbir insanımız AKP faşizminin önünde diz çökmeyecektir. İnsafa gelmeyecektir. Ben burada haklı meşru ve demokratik mücadelemizi sürdüreceğimize söz veriyoruz. Yine sayın eş başkanlarımız başta olmak üzere bölge milletvekilleri bedenlerini 3 gündür ölüme yatırdılar. Bu haklarımızın istemiş olduğu taleplerdir. Artık evlatlarımız ölmesin, dağda çatışmalar bitsin, Kürt halk önderi sayın Abdullah Öcalan ’ın üzerindeki tecrit kaldırılsın, Kürtçe savunma talepleri kabul edilsin, 20 milyon Kürt'ün anadilde eğitim talepleri görülsün diye. Ama maalesef AKP faşizmi bu saatte kadar bu talepleri görmemezlikten gelmektedir."