T24/ ANKARA
Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi ve BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız, MHP'li üyelerin söylemlerini eleştirdi. MHP'ye çağrıda bulunan Yıldız, "Öcalan siparişi, PKK dayatması , ABD diyorsan; kalkın o zaman masadan" diye konuştu.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun BDP'li üyesi Bengi Yıldız, MHP'nin toplantılarda, 'Burada ayrı bir masa var' demeye getirdiğini, bu yöndeki psikolojik baskıyı da artırdığını söyledi. "Gayri ahlaki bir durum var" diyen Yıldız, "Öcalan siparişi, ', 'PKK dayatması', ' Karayılan isteği, ', 'ABD siparişi diyorsan; masanın meşriyeti kalmamıştır. Kalkın o zaman masadan" dedi. Yıldız, bu yaklaşımların çözüm sürecini sıkıntıya sokabileceğine dikkat çekiyor. Yıldız, uzlaşma komisyonu'nun son durumunu T24'e değerlendirdi.
'Her partinin iki yıl önceki talepleri'
Dört siyasi parti, Anayasa'nın ilk dört maddesi, anadil, milletvekili dokunulmazlığı gibi çok sayıda madde önerisini iki yıl önceden yaptı. Sanki, yeni sunulmuş gibi gösterilmek isteniyor. Öcalan, Karayılan siparişi, PKK dayatması, ABD siparişi diyorsan; buranın dışında 'ayrı bir masa var' diyorsan. O zaman masadan kalkarsın. Kim diyorsa; kalksın o zaman masadan. 'Bu masanın meşruiyeti kalmamış' diyor. O zaman kalkarsın bu masadan".
'Diktatörlükle yönetilen ülkelerde ana dil yasağı yok'
Anadil konusunun demokratik ve diktatörlükle yönetilen ülkelerden örneklerle tartışıldığını anlatan Yıldız, "Dünyanın, batısından doğusuna kadar tek bir ülke gösterin ki ; Türkiye gibi ana dili yasaklasın. Böyle bir ülke gösteremezsiniz. Diktatörlükle yönetilen ükelerde ana dilde eğitim yasak değil. Türkiye'de, kendi diliyle eğitim göremeyen 15, kimine göre 25 milyon Kürt ve diğer etnik yapı var.
Kürtler devletten bir hak istemiyor. Kendi dilinde meslek sahibi olamıyorsa; bunu ekonomiye kazandıramıyorsa bir dil öğrenmenin asimiliasyona karşı güvencesi yoktur. Kürtler, devlet bize hak olarak versin noktasında değil. Kürtler gasp edilen haklarının iadesini istiyor. Osmanlı döneminde, medreselerde Kürtçe eğitim görüyorlardı. Cumhuriyetle, gasp edilen haklarının iadesini istiyorlar. Yasaklarsan ayrılığı körüklersin. Bölücülük kaygısıyla ana dil yasaklanıyor. Oysa, haklarını verdiğiniz vatandaş, ülkesinden memnun kalır ve bu kaygı ortadan kalkar. Yasaklı bir dil, ayrılıkları ve memnuniyetsizlikleri körükler. Ana dil bizim olmazsa olmazımız. Bir halkın talebini almak istiyoruz. BDP dışındaki partiler, bölgeye gittiklerinde halk, ' bunun tartışması olmaz' diyor. BDP'ye oy veren Kürtlerin talebi değil ki; AKP, CHP hatta MHP seçmenin de talebi. Bir tarafın talebi gibi göstermek doğru değil. Çünkü bu halkın talebi" dedi.