Hülya Karabağlı/ ANKARA
BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, eğitim sistemindeki çözümsüzlüğün aşılması için Meclis Araştırması önergesi verdi. Önergede, “Müfredatta tüm ötekilerin (Kürtlerin, Asuri-Süryanilerin, Alevilerin, kadınların, yoksulların vd. ) yok sayıldığı, ikincilleştirildiği, zararlı ve tehdit algısı yaratılacak şekilde yer aldığı görülmektedir” dendi. Meclis araştırması önergesinin gerekçesi şöyle.
Eğitimin 'milli' olduğu vurgusu
Türkiye gibi çok dilli, çok kültürlü ve çok inançlı toplumlarda eğitim politika ve uygulamaları toplumun tümünü kapsayacak şekilde hazırlanmalıdır. Bu kapsam, ancak müfredattan ilgili alt yapı hazırlıklarına ve diğer tüm uygulama alanlarına kadar tüm farklılıklar ve yerel özgünlükler dikkate alınarak gerçekleştirilebilir.
Maalesef cumhuriyet tarihi boyunca hükümetlerin eğitime yaklaşımı, tek tipleştirmeye dayalı resmi ideolojinin yeniden üretimini esas almıştır. Bu resmi ideoloji sonucu, hemen hemen her alanda, eğitimin “milli” olarak kurgulandığını, milli olanın “Türk” ve “Sunni/İslam” olarak tanımlandığını ve sürekli “Atatürk Milliyetçiliği” vurgusu yapıldığını görmekteyiz. Müfredatta tüm ötekilerin (Kürtlerin, Asuri-Süryanilerin, Alevilerin, kadınların, yoksulların vd. ) yok sayıldığı, ikincilleştirildiği, zararlı ve tehdit algısı yaratılacak şekilde yer aldığı görülmektedir.
Bugün hala anadilinde eğitim taleplerinin yok sayılması, öğrenci andının okutulması, farklı din ve inançların görünmez kılınması, Türk-İslam sentezi vurgusu eğitim uygulamalarının her alanında kendini göstermekte ve dayatmaktadır.
4+4+4 sisteminin neden olduğu sorunlar
2012-2013 eğitim öğretim yılında uygulamaya konulan 4+4+4 sisteminin yarattığı sorunlarda yerli yerinde durmaktadır. Eğitim bileşenlerinin eleştirilerine kulak tıkayan, eğitim biliminin temel ilkelerini yok sayan, iktidarın dayatması sonucu yasalaşarak işe koşulan 4+4+4 sistemi, eğitimde kaotik bir ortamın yaşanmasına neden olmuştur. Okula adaptasyon sağlayamayan 60-72 aylık öğrenciler, fiziki yetersizlikler, kalabalık sınıflar, norm kadro dengesizlikleri ve ortaöğretimde sistemin dışında kalan yüzbinlerce öğrenci 4+4+4 sisteminin neden olduğu sorunların yalnızca bir kaçı olarak karşımızda durmaktadır.
Tüm bunlar ile birlikte eğitim sistemi; ataması yapılmayan öğretmenler, mali ve özlük hakları gasp edilmiş ve aile bütünlüğü bozulmuş eğitim emekçileri, siyasi kadrolaşma ve yandaş sendikacılık, öğretmen ve yönetici atamalarındaki haksızlıklar, öğretmenlerin birer teknikere dönüştürülmesi, eğitim emekçileri ve öğrencilerin kılık kıyafetleri, yatılı ilköğretim ve taşımalı eğitim, okullaşma oranındaki düşüklük, çocuk işçiliği ve yoksulluğu, kız öğrencilerin eğitimden eşit bir şekilde yararlanamaması, okullardaki sayısız fiziki yetersizlikler ve aynı tür ve düzeydeki okullar arasındaki nitel ve nicel farklılıklar, öğretmen yetersizliği, kalabalık sınıflar, merkezi sınavlar, eğitimde ayrımcılık vb. daha çok sayıda çözümsüz bırakılan ve her yeni uygulama ile daha da derinleştirilen sorunlar ile yeni bir eğitim öğretim yılı başladı. Eğitimin içinde bulunduğu tüm bu sorunlara ve özellikle anadilinde eğitim hakkına dikkat çekmek için Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) okulların bir hafta boyunca boykot edilmesi çağrısını yaptı.