T24 - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, bugün (20 Ekim 2009) düzenlenen grup toplantısında gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Dün (19 Ekim 2009) teslim olan 34 PKK'lı ile ilgili açıklamalarda bulunarak, "Dünkü yaşananların İmralı'nın muhatap alındığını gösteriyor" diyen Baykal, ekonomi konusunda da hükümete yüklendi. Türkiye'nin AKP iktidarıyla birlikte ekonomik anlamda ciddi sıkıntılar yaşamaya başladığın söyleyen Baykal, Azerbaycan'la yaşanan bayrak krizi sonrası ilişkilerin seyriyle ilgili sert eleştirilerde bulundu. Baykal, "Gücünüz PKK'ya yetmiyorda Azerbaycan'a mı yetiyor?" dedi. "Mektup siyasetiyle" ilgili de konuşan Baykal, "Ahlaksızlık suçlaması kimseyi ahlaklı hale getirmez" dedi.
'Mektup siyaseti' ile ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kameralı görüşme önerisini reddetmesini değerlendiren Baykal, şunları söyledi:
“Özel olarak görüşme talebi Başbakan’dan gelmişti. Mektubu aldın ‘teşekkür ederim ve görüşeceğim dedin. Görüşeceğim diyen sen, görüşmekten vazgeçen de sensin.
Ne söylediğimiz kayda geçmelidir. ‘Ahlaksızlık’ diye nitelendiriyor. Her kim iki lafından birinde ahlak namus derse bir dakika orada ‘dur’ diyeceksiniz. Yarası olan gocunur. Ahlaksızlık suçlaması kimseyi ahlaklı hale getirmez. Başbakan ağzından çıkan laflara dikkat etsin.
'Yok öyle tenhada buluşmak'
Benim kapım sana da açık millete de açık. Buyur, içeceğin çay olsun. Ne istersen emrine amade. Ama senin yanlışını paylaşmayız. Yanlışını paylaşma izlenimi vermeye müsade etmeyiz. Hayır kapalı kapılar arasında görüşelim diyorum. Benim düşüncelerim ortada, gene görüşmek istiyor. Senin derdin, yanlış yolunu herkes paylaşıyor izlenimi vermek.
70 milyonun bileceği şekilde geleceksen gel, kapım sana açık. Yok öyle tenhada buluşalım.”
CHP lideri Deniz Baykal gündemi değerlendirdi: "PKK'lılar teslim olmaya değil, teslim almaya geliyor. Başbakan ile tenhada buluşmak yok. MGK'da yer almamız anayasa gereği doğru değil."
CHP lideri Baykal, partisinin grup toplantısında konuştu.
'Niçin hazmettire hazmettire dediklerinin şimdi anlıyoruz'
Baykal, dün (19 Ekim 2009) 34 PKK'lının teslim olmasıyla ilgili, "Dünkü yaşananları iyi okumak gerekir. Dünkü tablo fevkalade açıklayıcıdır. Bu açılım tartışmasının altında ne yatıyor bunun ilk ayağı dün ortaya çıktı. Sürecin neden gizli götürüldüğü belli oldu. Niçin 'hazmettire hazmettire' dediklerini şimdi daha iyi anlıyoruz. Niçin 'DTP'nin İmralı'yı muhatap alın' dediğini anlıyoruz" dedi.
"İmralı'dan gelen yol haritası uygulamaya konuldu" diyen Baykal, "Bu karşılıklı mutabakatla görüşülerek hazırlanmış bir senaryodur. Bu, halktan, sizden bizden gizli tutulmuş senaryonun uygulanmasıdır. Dağdan birileri organize bir şekilde aynı anda karar alıyor, buluşup geliyor. Özel yetkili savcılar da bunları hazır bekliyor. Emniyetin kadrosu orada, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) orada, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı orada... Devlet tam kadro orada birilerini karşılıyor" dedi.
CHP lideri, "Bu tablo bir senaryodur. Birileri bunu yazdı. Ne olacak hepsi belli. İmralı muhatap alınmıştır. Terörü reddetmeyenleri muhatap almıyorun diyenler şimdi PKK'lıları muhatap aldı bile... Niye geldiler? 'Biz savaşmaktan bıktık, devam etmeyeceğiz. İsteğimiz bizi topluma taşımanız' mı dediler? 'Silahları gömdük hepimiz geleceğiz' mi diyorlar? Ne diyorlar? 'Biz elçi olarak geldik. Mektupla geldik, taleplerle geldik' diyorlar. 221. maddeyi uygulayalım mı diyoruz, 'Ben pişmanlık talep etmiyorum pişman değilim' diyor. Bunlar teslim olmaya değil, teslim almaya geliyor" dedi.
Baykal, "Devlet teşkilatınız onları karşılarken sürpriz mi yaşadı? Hayır bunları bilerek gittiler. O senaryoyu sindirmiş olarak oradalardı. Biz mücadeleyi bitirmeyeceğiz. Gereğini yapın, yapmazsanız görürsünüz' diyorlar" ifadesini kullandı.
Ekonomik durum
2009 bütçesi ve 2010 bütçe açıklaması ilgili bazı açıklamalara dikkat çeken Baykal, 2009 yılındaki bütçe açığı hedefin 10 milyar olarak konmuşken 63 milyar TL olduğunu vurguladı.
2009 yılı bütçe müzakerelerinde CHP'nin görüşlerinin bu sonuçlarla ortaya çıktığını ifade eden Baykal, ekonomik krizin ilk 9 ayını 'bütçesi' olarak geçirdiğini ifade etti.
Baykal, "Teğet geçti dediler ancak ekonomi çok ağır bir tahribatı yaşandı" dedi. Büyümeyle ilgili hedeflerinde tutumadığını belirten Baykal, bu daralmanın 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana yüzde 6,5'lik bir daralmayı yaşamadığını söyledi.
AKP'nin iktidara geldiği dönemde Türkiye, 149 ülke arasında 29. kalkınan ekonomiye sahipken şu an 136. ülke konumuna düştüğünü vurgulayan Baykal, G20 arasında büyüme sırasında 3. sırada bulunurken şu an 17. sıraya gerilediğini belirtti.
Baykal, Bu tablonun arkasında AKP'nin zaman zaman ortaya çıkan umursamazlığının yer aldığını belirterek, 2010 bütçesiyle iddiasız, durumu idare etmeye yönelik bir planlama hazrılandığını söyledi. Vergi konusuna da vurgu yapan Baykal, vergi artışlarının yaşanabileceğini belirtti.
Doğalgaz, petrol, elektrik ve temel ihtiyaç maddelerine yapılan ciddi zamlar karşısında memurun ciddi bir gelir kaybına yol açacağını ifade eden baykal, memur zamlarının öngörülen enflasyonun altında yapılan bir zam olarak değerlendirdi.
Baykal, sağlık alanında da sıkıntılı bir süreçte olduğunu belirterek, katılım payı kavramının ortaya çıkarıldığı, bu katılım paylarını devletin tahsis etmediğini, eczanelerin tahsil etmesi sonucu eczanelerin 'devletin tahsildarı' haline geldiğini söyledi.
'Bu tablolar hükümetin siyasi kırılma noktasına geldiğini işaretidir' diyen Baykal, bütçenini dengesinini güven vermediğini vurguladı.
KEY ödemeleri
'6 milyona yakın insan KEY alacağını tahsil edememiştir. Ortada hukuki bir boşluk vardır' diyen Baykal bu konuda harekete geçip bir kanun teklifi vereceklerini ifade etti.
3 yasa, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi
Ücretlilerin vergi avantajını onlara yarar sağlayacak, diğer kazanç sahiplerinden 5 puan daha az vergi ödemeye devam edecektri. Yatırım indirimiyle ilgili düzenlemede iptal edilmişti. Bunu da ortadan kaldırdık. Yabancı yatırımcının gelirlerini 0 kesinti yapılırken, Türk yatırımcılardan yüzde 10 kesinti yapılıyordu. Bu durumuda ortadan kaldırdık.
Ermenistan'la imzalanan protokoller
Ermenistan'la sınır kapsısı açılması süreciyle ilgili olarak konuşan Baykal, 'Kendi özel ilişkilerinin, durumlarını, angajmanlarını dikkate almadan hareket etmiş, bir sorunu çözeyim derken çok daha ağır başka sorunla karşılaşmış, kaş yapalım derken göz çıkarmıştır' dedi.
Hükümetin uyarılar konusunda kendilerini ciddiye almadığını belirten Baykal, 'Sen (Başbakan Tayyip Erdoğan) Azerbaycan'ı görmemezlikten gelemezsin. Dünya görmese de sen hatırlatacaksın' dedi.
2004 yılında AB ile ilişkiler çerçevesinde imzalanan Rum limanlarıyla ilgili protokolün Meclis'e sevk edilmediğini ancak Ermenistan'la imzalanan protokollerin Azerbaycan'la ilişkilere rağmen yakın zamanda neden sevk edileceğini soran Baykal, Azerbaycan'ı Türkiye'den uzaklaştıracak gelişmelerin yaşandığını belirtti.
Bayrak krizi
Valililiğin Azerbaycan bayraklarının stada girşini bizzat engellediğini belirten Baykal, "Daha dün binlerce insan güvenlik güçlerinin gözlerine baka baka onların gözü önünde o bayraklarla (PKK) gösteri yapıyorlar, ancak kardeş Azerbaycan'ın maçta bulundurulmasına engeliyorsunuz. Gücünüz PKK'ya yetmiyor da Azerbaycan'ı mı yetiyor?" dedi.
Azerbaycan konusunda ortada acı bir tablo olduğunu belirten Baykal, 1993 yılında Özal'ın cenazesine Ermenistan yetkililerinin katılması sonrası Türkiye'nin geleceğinin ipotek altına alındığını söyledi.