Batı Karadeniz’de meydana gel sel felaketinde şimdiye kadar Kastamonu'da 32, Sinop'ta 6 kişi hayatını kaybetti. Uzmanlar Karadeniz’de sık sık ortaya çıkan sel felaketlerinin dere yataklarında yoğun yapılaşma başta olmak üzere HES’ler, molozlar, taşocakları, çay bahçeleri için kesilen ağaçlar başta olmak üzere çok sayıda nedeni bulunduğuna dikkat çekerken, tüm bölge için acil eylem planları hazırlanarak uygulamaya geçilmesi uyarısında bulundu.
Hürriyet’ten Aysel Alp’in haberine göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı eski müsteşarı Prof. Mustafa Öztürk, 5 bin nüfuslu Bozkurt ilçesinde belediyenin doğru planlama yapacak, yeterli imar biriminin ve teknik kadrosunun olmadığı kanaatinde bulunurken, “Görüntüler ilçedeki yapılaşmanın plansız olduğuna işaret ediyor. Aşırı yağışlar, dere üzerine yapılan yanlış yerleşim, köprüler, tomruklar hepsi afeti büyüten nedenler. Su akarken birden metal köprü yıkılıp, ileride bariyer kurup suyu biriktiriyor; tomruklar depodan yayılarak suyun akışını daraltıyor ve çevreye yayılmasına neden oluyor” dedi.
“Sel felaketini tetikleyen nedenler ortaya konulup çözüme gidilmedikçe pansuman tedavisi yapılmış olur”
Afetin ardından bölgedeki tüm binaların uzmanlarca incelenerek heyelan riski taşıyanların tespit edilip boşaltılması gerektiğine dikkat çeken Öztürk, “Bunların bodrum katları, kolon ve kirişleri incelenerek hasar görüp görmedikleri acilen tespit edilmeli. Yukarıda HES varsa, bunlar patladı mı? Onların havuzlarındaki su da sele karışarak su yükünü artırdı mı? Sel felaketini tetikleyen nedenler ortaya konulup çözüme gidilmedikçe pansuman tedavisi yapılmış olur. Dere yatağı betonlaştırılmış, bundan vazgeçilip dere yatakları doğal hallerine döndürülüp yeşil koridor olarak bırakılmalı” uyarısı yaptı.
“Dere yatağına ev; fay hattına fabrika, baraj, liman yaparsanız afet riskini yükseltirsiniz”
Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan da “100 yılda bir görülecek yağış bir gecede yağdı” demenin afete gerekçe olamayacağını belirterek, “Dere yatağına ev; fay hattına fabrika, baraj, liman yaparsanız afet riskini yükseltirsiniz. DSİ’nin Türkiye’nin havza bazlı taşkın, tehlike ve risk haritaları hazırlayıp, yüksek riskli alanların yapılaşmaya kapatılması, buralardaki yerleşimin taşınması gerekir” dedi.
Öte yandan Paleosismolog Dr. Ramazan Demirtaş, Bozkurt’taki felakete ilişkin sosyal medyada çarpıcı bir grafik yayınlamıştı. Mesajında Ezine Çayı’nda selin nasıl afete dönüştüğünü anlatan Demirtaş, “Taşkınovası yatak genişliği 400 metre, daraltılmış güncel yatak genişliği 15 metre, su tırmanma yüksekliği 7-10 metre. 400 metre genişlikteki yatağı 15 metre genişliğindeki yatağa hapsedersek, su da 7-10 metre yükselir, sonuç afet olur. Yani anlayacağınız suçu boşu boşuna metrekareye düşen 300-400 kg yağışa atmayalım. Suçlu doğrudan dere yatağını 400 metreden 15 metreye daraltan ve dere yatağını imara ve yapılaşmaya açan insanoğlunun ta kendisi” diye yazmıştı.
TIKLAYIN - Prof. Dr. Levent Kurnaz: Dünya'yı eski haline getirmek binlerce yıl alacak; iklim krizinin geldiği noktadan geriye dönmek zor