Basın Konseyi, MHP yöneticilerinin, gazetecileri isim vererek hedef alması ve gazeteci Murat Ağırel'e yönelik yapılan tehditlere ilişkin bir açıklamada bulundu. Açıklamada, Gazeteci Murat Ağırel'in kendisine ve ailesine yönelik tehdit edilmesi, "Gazetecilerin, bir parti yöneticileri tarafından isim verilerek hedef gösterilmesi veya tehdit altında olduğunu hissetmesi kabul edilemez. Geçmişte yaşanan olaylar, bu tür tavırların nasıl elim sonuçlara ulaştığını bize öğretmiştir" sözleri ile kınandı.
"Kalemi kırarız ancak kaleme efendi kalırız"
Cinayetlerin, suç örgütlerinin yaptıklarının faturasının gazetecilere kesilmesini kabul edemeyeceklerini vurguladıkları açıklamada, "Hedef gösterenler, suçun kaynağını medyada değil; bildikleri odaklarda arasınlar. Gazeteciler, halk için kamusal görev yapıyorlar. Parmaklarımızda 'Allah Bana Yeter' yazılı yüzüklerimiz yoksa da kalemin namusuna sahip çıkmakla yükümlüyüz. Gazeteci Sedat Simavi'nin dediği gibi kalemi kırarız ancak kaleme efendi kalırız, gerekirse kırarız ama satmayız" ifadelerine yer verildi.
"Gazeteciler özgür bir ortamda çalışırsa Türkiye rahat eder"
Açıklamanın devamında, Türkiye'nin ancak gazetecilerin özgür bir ortamda çalışmasıyla rahat edebileceği ifade edilerek; "Herkesi aklı selime davet ediyoruz ve tehditleri sert bir dille kınıyoruz, Basın Konseyi olarak meslektaşlarımızın arkasındayız, hedef gösterilen gazetecilerin kılına zarar gelmesi, onları hedef gösterenleri sorumlu kılar, bunun bilinmesini isteriz" sözleriyle sonlandırıldı.