Cumhuriyet Gazetesi yazarı-gazeteci Barış Pehlivan, 5'inci kez cezaevine girdi. Pehlivan'ın denetimli serbestlik başvurusunun kabul edilmemesi halinde 8 ay cezaevinde kalması bekleniyor. Cezavine girmeden önce avukatı Hüseyin Ersöz'ün bürosunda açıklama yapan Pehlivan, "Türkiye'de sadece gerçekleri yazdığı için, sadece gazetecilik yaptığı için insanlar hapse giriyor. Benimkisi sadece bu büyük kavgada, bu okyanusta bir kum tanesi" ifadelerini kullandı.
Pehlivan kaleme aldığı bir yazı nedeniyle hakkında açılan dava sonucu 8 ay ceza aldı ve bugün 5’inci kez cezaevine girdi. Denetimli serbestlik hakkından yararlanmak için yaptığı başvurusuna yanıt alamayan Pehlivan, itirazının kabul edilmemesi halinde 8 ay açık cezaevinde kalacak.
Pehlivan, cezaevine girmeden önce Avukatı Hüseyin Ersöz’ün bürosunda dayanışmaya gelenlerle buluşarak bir açıklama yaptı. Pehlivan "Bunun beni aşan bir mesele olduğunu siz de biliyorsunuz. Bu biraz da halkın gerçekleri öğrenme çabası. Bu biraz da kamuoyunun bilgilenme hakkının gaspı meselesi. Ben onun mücadelesini veriyorum. Yoksa Barış Pehlivan meselesi bu değil. Yoksa ben girerim. İçeride yine yazmaya devam ederim. Yine gerçekler için mücadele etmeye devam ederim. Ama dönüp dolaşıp Türkiye özellikle son 20 yıldır böylesi meseleler ile meşgul oluyor. Sadece gerçekleri yazdığı için, sadece gazetecilik yaptığı için insanlar hapse giriyor. Benimkisi sadece bu büyük kavgada, bu okyanusta bir kum tanesi. Mücadeleye devam edeceğim" dedi.
Barış Pehlivan'ın avukatı Ersöz ise şu ifadeleri kullandı:
"Marmara Açık Ceza İnfaz Kurumu’na sunulmak üzere, Barış’ın teslimiyle sunulacak bir dilekçe bu, bir dilekçe hazırladık. Bu dilekçede özellikle Barış hakkındaki son dönemdeki tehdit ve hakaret içerikli sosyal medya paylaşımlarını da konu aldık. Yine şu anda FETÖ hükümlüsü olan bir kişi tarafından, cezaevinde tutuklu bulunduğu sırada darp edeceği yönünde bir yazı da vardı. O yazıyı da ekledik. Bugün Marmara Açık Ceza İnfaz Kurumu’na Barış’ın can güvenliğinin sağlanması ve özellikle kendisine karşı husumet besleyebilecek hükümlülerinin de açık ceza kurumunda bulunabileceği gerekçesiyle, gerekli tedbirlerin alınması yönünde bir dilekçe sunacağız."
"Meselenin benimle ilgili olmadığını biliyorum"
Gazeteci Barış Pehlivan Silivri Cezaevi önünde yaptığı açıklamada “Arkadaşlar ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım, şu an Silivri Cezaevine de Türkiye Cumhuriyeti kimliğimle giriyorum. Orada bana Türkiye Cumhuriyeti’nin verdiği bir kimlik numarası var. Bunları niye hatırlatmak zorunda kalıyorum; bu toprakların bir ‘Büyük Millet Meclisi’ var, bu toprakların ‘Gazi Meclisi’ var ve bu toprakların o Gazi Meclisi’nde, bundan tam 1 ay önce, 15 Temmuz’da bir yasa çıktı. Ve o yasa 100 binden fazla kişiyi kapsıyordu. İçeride hükümlü olan cinayet hükümlülerini, tecavüz hükümlülerini, uyuşturucu satıcılarını, çocuk tacizcilerini kapsayan bir yasadan bahsediyoruz. O yasanın 2. Fıkrası, bakın maalesef bu kadar hukuk bilmek zorunda kalıyorum, geçici 10. Maddenin 2. Fıkrası benim cezaevine girmemi engelliyor. O geçici 10. Maddenin 2. Fıkrası benim özgür olmamı emrediyor. Ancak buna rağmen ben gördüğünüz gibi maalesef, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmama rağmen yasadan faydalandırılmıyorum. Bana haftalardır bir açıklama yapılmasını istiyorum. Neden ben bu ülkenin meclisinden çıkan ve beni de kapsayan yasadan faydalandırılmıyorum. Benim bir cinayet hükümlüsünden, bir tecavüz hükümlüsünden, bir uyuşturucu satıcısından, bir dolandırıcıdan daha tehlikeli olduğumu mu düşünüyorlar, ben neden faydalanamıyorum, ben buna isyan ediyorum” dedi.
Sınır Tanımayan Gazeteciler'den (RSF) Erol Önderoğlu, yaptığı açıklamada Pehlivan'ın cezaevine girmesine yönelik tepki gösterdi. Bu yıl tutuklanan 13'üncü gazeteci olduğunu vurgulayan Önderoğlu, “Gazeteci Barış Pehlivan ‘Kamuoyunun bilgilenme hakkının gaspı meselesi. Ben bunun mücadelesini veriyorum’ diyerek Silivri Cezaevi’ne girmek için yola çıktı. Bu yıl tutuklanan 13. gazeteci oldu. Haberci tutuklamak kamuoyuna yapılan çağdışı bir saldırıdır." dedi.