Politika

BARDAKOĞLU'NDAN ERDOĞAN'A YARDIM ÇEKİ ANKARA (A.A)

01 Ekim 2010 18:56

-BARDAKOĞLU'NDAN ERDOĞAN'A YARDIM ÇEKİ  ANKARA (A.A) - 01.10.2010 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Pakistan'daki sel felaketinin yaralarını sarmak amacıyla düzenlenen kampanyada toplanan yardımlara ilişkin çeki Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'dan aldı. Erdoğan, Başbakanlık Merkez Bina'da gerçekleşen kabulde yaptığı konuşmada, Pakistan'daki tarif edilemez büyük sel felaketinden sonra Türkiye'de Başbakanlığa, Kızılay'a ve Diyanet İşleri Başkanlığına yönelik yoğun bir kampanya içerisine girildiğini ifade etti. Sivil toplum örgütlerinin de aynı şekilde kampanya sürecinde yer aldığını belirten Erdoğan, vatandaşların ilgisinin kendisini çok duygulandırdığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu: ''Zira Pakistan'daki kardeşlerimizin tarih boyunca her tür afette yanımızda olması zaten bizim insani ve İslami yakınlığımızın en iyi ifadesi ve sembolüydü. İki cuma ve Ramazan'dan sonra yapılan bu tür yardım kampanyaları gayet güzel neticelerini verdi. 102 milyon 700 bin TL gibi bir rakam toplandı. Bu da bize yakışan bir rakam. Başbakanlık, TRT, sivil toplum örgütlerinin topladığı 188 milyon lirayı aşmış vaziyette. Öyle zannediyorum ki kampanya daha da devam edecek. Bunu durdurmuyoruz. İnşallah kısa süre içerisinde geniş bir heyetle Pakistan'a gidip çalışmaları yerinde inceleyeceğiz.  Teknik heyetler de tespitler yapacaklar. Neler yapılması gerektiğini şuana kadar neler yapıldığını, buna göre de bundan sonraki süreci belirleyeceğiz. Ben Diyanet İşleri Başkanlığının milletimize yönelik genelgeye sağladıkları katkıya ve milletimize teşekkür ederim. Allah kendilerinden razı olsun.'' -''İNSANLIK BORCUMUZDU''- Bardakoğlu da Başbakan Erdoğan'a şükran borçlu olduklarını belirterek, şunları kaydetti: ''Çünkü bu acıyı paylaşma gibi bir imkanımız oldu. Çünkü oradaki kardeşlerimiz, milyonlarca insan çamur içerisinde Ramazanlarını geçirdiler. Bizim onların acısının yanında olmamız, tabii insanlık borcumuzdu. Allah'a karşı vazifemizdi, onlara karşı borcumuzdu. Bunu bir nebze yerine getirdiysek kendimizi bahtiyar hissederiz.''