Politika

Bahçeli: Erdoğan patentli bir yargı kuşatması

Bahçeli, "AKP zihniyetinin adalet mekanizmasında egemen kılınması için sürdürülen sistemli çabalarda, yeni ve ileri bir aşamaya geçilmiştir" dedi.

19 Ekim 2010 03:00

T24 - Devlet Bahçeli bugün yaptığı konuşmasında AKP'yi ve dün gerçekleşen HSYK üyelik sonuçlarını eleştirdi. 'AKP zihniyetinin adalet mekanizmasında egemen kılınması için sürdürülen sistemli çabalarda yeni bir aşamaya geçilmiştir' dedi. Devamında Erdoğan'ı İsrail'e 'sahte diklenmeler, ucuz kabadayılıklar' yaparken Irak'ta 'fitnenin arkasındaki güçle' işbirliği yapmakla itham etti. Farklıların resmileştirilme çabalarını ayrılıkçı olarak niteleyen Bahçeli, Özal'ın ölümüne dair yapılan iddialara ise 'Türkiye, Cumhurbaşkanını koruyamayacak kadar aciz ve takatsiz bir ülke değildir' diye karşılık vererek, şüphelerin ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup toplantısında konuştu.

Yapılan HSYK seçimlerine değinen Bahçeli, “Türkiye, Başbakan Erdoğan patentli bir yargı kuşatması ve kriziyle karşı karşıyadır. Yargının siyaset yörüngesine oturtulması ve AKP zihniyetinin adalet mekanizmasında egemen kılınması için sürdürülen sistemli çabalarda, yeni ve ileri bir aşamaya geçilmiştir. Başbakan Erdoğan'ın ilk hedef olarak gördüğü HSYK'nın yeniden tanizminde önemli bir merhale geride bırakılmıştır" diye konuştu.

"Başbakan Erdoğan fitnenin arkasındaki güçle ortaklık yapıyor"

Hükümetin terörle mücadelesini eleştiren MHP lideri, Başbakan Erdoğan'ın ağzından, Irak'ın kuzeyindeki 'terör imal merkezine ve arkasında duran güce' karşı tek kelime çıkmadığını kaydetti ve “Başbakan Erdoğan,İsrail meselesinde sahte diklenmeler, ucuz kabadayılıklar yaparken, Irak'ın kuzeyindeki fitnenin arkasındaki güçle model ortaklığı yapmaktan geri durmamaktadır" dedi. Gelinen aşamada, AKP'nin artık tarafını, kimlerle birlikte yürüdüğünü ve güç birliği yaptığını açıkça gözler önüne serdiğini söyleyen Bahçeli, şunları ekledi: “Arkasında, siyasi taşeronluğunu yaptığı stratejik ortağı; yanında, hiç eksik etmediği siyasi bölücüler, cumhuriyet düşmanları, federasyon sevdalıları, çok dilli ve çok kültürlü devlet arzulayan yandaş medya ve kalem sahipleri, Irak'ın kuzeyinde mukim abisi peşmerge reisi, yıllardan beridir destek veren Avrupalı dostları bulunmaktadır."


Farklılıklara vurguya eleştiri


Türkiye'deki etnik ve kültürel farklılıklara değinen ve Başbakan Erdoğan'ın bu konudaki 'çelişkili' açıklamalarını anlatan Bahçeli, Erdoğan'ın unuttuğu çok önemli bir hakikati kendisine hatırlatmak istediğini söyledi. Bahçeli, “Milletimizi oluşturan alt kimlik grupların farklılık ekseninde tanınması, bunların teslimiyet ve tanınma heyecanlarını hiç olmadığı kadar arttıracaktır ve çeşitliliklere vurgu yapılarak ortak duygular ve birlikte yaşama iradesi güçlenmeyecek, aksine zayıflayacaktır" diye konuştu.


Özal'ın ölümü



8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili ortaya atılan yeni iddialarla bu konunun tekrar gündeme geldiğini hatırlatan Bahçeli, şunları söyledi: “Bu meseleyle ilgili etraflı bir değerlendirme yapmamız doğal olarak mümkün değildir. Ancak, bahsedilen kişinin 17 Nisan 1993 tarihinde, TC Cumhurbaşkanı sıfatı taşıyorken hayata veda etmesi ve ölüm şekli üzerindeki esrar perdesinin aralanmamasının iddia edilmesi, bizim, konuya dair bakışımızı etkilemektedir. Merhumun, en başta ailesi olmak üzere, birçok kişi, ölümüyle ilgili şüphelerinin dile getirmektedir. Türkiye Cumhuriyeti, Cumhurbaşkanını koruyamayacak kadar aciz ve takatsiz bir ülke değildir. Çankaya Köşkü, mütareke döneminin işbirlikçi sarayı gibi çaresiz, güçsüz ve zavallı bir mekan olmamıştır. Orada kim bulunursa bulunsun, vücut bütünlüğü, güvenliği, milletimizin namusuna ve şerefine emanettir. Bu tartışmaların son bulması için, yürütülen soruşturma bir an önce sonuçlandırılmalı ve milletimizin kafasında oluşan soru işaretleri ortadan kaldırılmalıdır."


Eşref Bitlis'in ölümü



Bahçeli, Eşref Bitlis'in ölümüyle ilgili olarak ise, “Terörle mücadele hedefine gölge düşürmeden ve dedikoduların önüne geçmek maksadıyla, rahmetli Eşref Bitlis'in ölümüyle ilgili tereddütler de ivedilikle giderilmeli, konu bütün yönleriyle açığa kavuşturulmalıdır" dedi.