34 yıllık kariyerine 9 'En İyi Erkek Oyuncu' ödülü sığdıran Erkan Can, bağımsız sinemaya yakın olduğunu söyledi
Gemide'nin Kaptan'ı, Takva'nın Muharrem'i, Kara Köpekler'in Usta'sı,
sert filmlerin adamı... 34 yıllık kariyerine 9 'En İyi Erkek Oyuncu'
ödülü sığdıran Erkan Can,
'Bağımsız sinemaya yakınım' dedi ve gerekçesini MAxim dergisindeki röportajda şöyle açıkladı:
Bağımlı oldun mu söylemek istediğini söyleyemiyorsun. O zaman neden
bağımlı olayım.
En son 'Kara Köpekler Havlarken' ve 'Yedi Kocalı Hürmüz'de oynadınız. Yeni projeleriniz var mı?
Yazın olacak. Kışın yapamıyoruz, dizi çekerken olmuyor. Yaza birkaç proje var bakacağız.
l 'Kara Köpekler Havlarken' nasıl bir filmdi. Bahseder misiniz?
Film son olarak Antalya'ya katıldı. Yönetmen Mehmet Bahadır Er, bizim genç çocuklardan, ilk filmi. Sert bir yapım.
l Sert filmleri seviyorsunuz...
Öyle
denk geliyor. Rol roldür. Ama seviyorum diyelim. 'Kara Köpekler
Havlarken' toplumsal yaraya parmak basan bir film. Antalya'da ikinci
kez seyrettim ve sevdim. Gençler güzel film yapmış.
l Gençlerle çalışmak nasıl?
Onlarla
çalışmayı seviyorum, destek olmaya çalışıyorum. Filmin göreceli olarak
eksikleri olmasına rağmen bana göre tamamdır. Abartıya kaçmadan,
gerçekten İstanbul'un sokak hikayesi oldu.
l Yeni diziniz 'Kapalıçarşı' yayınlanmaya başladı. O nasıl gidiyor?
Reytinglerimiz
iyiymiş, öyle diyorlar. Ben pek anlamam o işlerden. Bu oyuncuların
konusu değil. Oyuncular işlerini yapıyor. Performanslarını gösterip
gece-gündüz çalışıyorlar. Reyting muhakemesini de yukarıdakiler
yapıyor. E tabii ki bizi de etkiliyor. Soruyoruz 'Reyting nasıl?' rakam
veriyorlar. 'Yani iyi mi kötü mü?' iyi diyorlar. Tamam daha ne olsun.
l Çok fazla dizi var ve her biri birbirinden uzun. Neredeyse 90 dakikayı buluyor ve sahneler gereksiz uzatılıyor...
Evet,
bunlara bir düzenleme gelecek, gelmesi de gerekiyor. Bu 90 dakika en
azından 60'a düşse ve sitcom'lar da gerçek düzeninde olduğu gibi 45
dakika olursa insanların daha kaliteli diziler izleyeceklerine eminim.
Daha tempolu, sürükleyici diziler...
l Bu durum oyuncuları da zorluyor...
Tabii
ki oyuncunun performansını etkiliyor. Setteki herkes için geçerli bu.
Oyuncularla karşılaştırılınca onları daha çok etkiliyor. Çünkü biz
haftada iki-üç gün çalışıyoruz, ama set emekçileri uyumuyor. O zaman bu
performans düşüklüğü ekrana da yansıyor. Bir çay bile içemiyor.
l Bağımsız ve yeni sinemacılara destek veriyorsunuz...
Bağımsız
olmak iyidir. Çünkü bağımlı oldun mu söylemek istediğini
söyleyemiyorsun. Söyleyemeyince de neden bağımlı olayım. Kafamdakileri
dile getirmek isterim.
l Türk sinemasının son dönemdeki gidişatı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bugün
yılda 70 tane film çekiliyor. Çark dönüyor, tamamdır yani. İnşallah
bundan sonrası daha iyi olur ve hepimiz iyi geçiniriz. Çünkü her yere
ulaşabiliyor sinema.
Hollywood kendi arasında Oscar yapıyor
'GÜNEŞİ
Gördüm'ün Oscar aday adayı olması hepimizi sevindirir. Ama Oscar yolu
çok değişik. Orada sistem farklı işliyor. Mahsun o sistemi çözebilirse
başarılı olabilir. Bu da parayla alakalı.
Çünkü Amerikalı her şeyi
parayla yapıyor. Orası apayrı bir dünya, hiç bizim düşündüğümüz gibi
düşünmüyorlar. Başka bir sistemleri var. Onlar kendi aralarında Oscar
yapıyorlar. Sen de alırsan yabancı Oscar'sın.