DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'dan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı aklıselime davet ederek, "Öfkeyle, nefretle, dışlayıcı bir dille, hele hele tehdit diliyle böyle bir felaket yönetilmez" dedi. Babacan, "Duygu kontrolü, öfke kontrolü böyle dönemde devleti yönetenlerin sahip olması gereken en önemli meziyetlerden bir tanesidir" ifadesini kullandı.
DEVA Partisi lideri Babacan, Hatay’da yaptığı açıklamada, “Sosyal medyayı karartmak, kapatmak ihtiyacı olan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını dillendirmesini engellemektir. Buradan hükümete acil çağrım, şu sosyal medya üzerindeki karartmayı kaldırın” dedi.
Arama kurtarma çalışmalarını takip etmek üzere bölgeye gelen DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Hatay’da basın açıklaması yaptı. Babacan şöyle konuştu:
“Yıkılan 100 binanın belki de bir tanesinde kurtarma faaliyeti var. Diğerlerinde hiçbir faaliyet yok. İnsanlar çaresiz bir şekilde bekliyor. Şunu gördük ki Türkiye’de sadece Antakya’da değil aynı zamanda Adıyaman’da, Kahramanmaraş’ta, Malatya’da çok ağır bir şekilde hissedilen Adana, Osmaniye, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa, Diyarbakır gibi illerimizde de belli ölçülerde hissedilen bu büyük deprem ve bu büyük afet karşısında kamunun afet yönetme kapasitesi çok çok zayıf. Felaketin büyüklüğü karşısında kamunun uygulamaları, kamunun yaptıkları çok çok zayıf. Gerçekten görmeyince anlatmak çok zor. Televizyonlarda, telefon ekranlarında gördüğünüzden kat kat ötesi ağır bir tabloyla şu anda Antakya karşı karşıya.
Ben bugün evet Antakya’dayım ama genel başkan yardımcılarımızdan oluşan bir heyet şu anda Kahramanmaraş’ta. Bir başka heyet Adıyaman’da. Bir başka heyet şu anda Malatya’da. Bir başka heyet şu anda Gaziantep’te. Diyarbakır’da. Afet bölgelerinin tamamında şu anda genel başkan yardımcılarımızdan oluşan heyetlerle varız. Sürekli onlarla haberleşiyoruz. Çünkü, telefonla iletişimin çok zor olduğunu, afet yaşayan her ilde görüyoruz.
En temel ihtiyaçlar, su problem; gıda problem, hijyen… Bebek bezi diyoruz ama yaşlılar için hijyen malzemeleri önemli bir ihtiyaç. Tabii ki battaniye, giyim, kuşam… Bunlar çok önemli ihtiyaç. Bunlarla alakalı evet kamu kuruluşları bir çaba içerisinde ama büyük ihtiyaç karşısında ve vatandaşlarımızın büyük yardım çabası karşısında kamunun bunu koordine etme kapasitesi maalesef yetmiyor. Bunu da yerinde görüyoruz. Bu gerçekten büyük felakette sözle anlatılması zor. Gözle görmeyince anlaşılması zor olan bu felakette ben milletimize tekrar başsağlığı diliyorum. Yaralılara Allah’tan acil şifalar diliyorum. Yakınları enkaz altında olanlara Allah’tan sabır diliyorum.
Üzülerek söylüyorum ki rakamlar her gün yükselecek. Acı büyüyecek. Milletçe metanetli ve sabırlı olunması gereken bir dönemden geçiyoruz. Bugün öğleden sonra alınan bu sosyal medya karartma kararı, çok büyük bir hatadır. Olması gereken, devletin güvenilir, itibarlı bir bilgi kaynağı olmasıdır. Sosyal medya, yardıma ihtiyacı olan vatandaşlarımızla o desteği ulaştırabilecek kurumlar veya vatandaşlarımız arasında en önemli iletişim köprüsüdür. Sosyal medyayı karartmak, kapatmak ihtiyacı olan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını dillendirmesini engellemektir. Buradan hükümete acil çağrım, şu sosyal medya üzerindeki karartmayı kaldırın.”