Dünya

Azeri siyasetçiler, Peker'in iddialarını değerlendirdi: "Türkiye - Azerbaycan arasındaki ekonomik yatırım projeleri Erdoğan ve Aliyev ailelerinin yolsuzluk projeleridir"

16 Haziran 2021 10:52

Alper Budka

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in Azerbaycan’da kamu ihalelerini alan Türk iş adamları hakkında açıktan, Türkiye’nin silah satışı ve SOCAR petrol şirketiyle ilişkisi üzerine ise ima yoluyla söylediklerini ve diğer iddialarını Azeri siyasetçiler Tofiq Yaqublu ve Zerdüşt Alizade yorumladı. 

Yaqublu, "Azerbaycan arasındaki ekonomik yatırım projeleri Erdoğan ve Aliyev ailelerinin yolsuzluk projeleridir" değerlendirmesinde bulundu.

Önceki videolarında Aliyev’e verilen silahsız insansız hava araçlarına (SİHA) değinen Peker, “Azerbaycan'da olay oldu, SİHA'ları yolladık, Katar'da olay oldu, askeri birlik kurduk. Azerbaycan'da SOCAR şirketi var. SOCAR'ın alt şirketleri var. Katar'da bankalarda paralar var. Filistin'de ne var? Hamaset. Kardeşlerimizle beraberseniz 10 tane SİHA da oraya yollayın” eleştirisi yapmıştı. Ayrıca son videosunun ardından bir tweet atarak Azerbaycan dosyasına devam edeceğini duyurdu.

"Azerbaycan'da egemen sınıf çöker, halk karışamaz"

Bir süredir Bakü Gazetecilik Okulu’nda eğitimler veren Zerdüşt Alizade, Türk yatırımcıların Azerbaycan’daki faaliyetleri hakkında ülke kamuoyunun yeterince bilgi sahibi olmadığını, dahası toplumun bilmemeye çoktan alışkın olduğunu ifade etti:

“Öncelikle Türk toplumu Sayın Sedat Peker'i "mafya lideri" olarak tanıyorsa, o neden özgür? Demokrasilerde mafya lideri ya hapistedir ya da sessiz durur. Cumhuriyetin yargısı çalışmıyor mu?”

“İkincisi, Azerbaycan'ın tüm yerüstü ve yeraltı kaynaklarının sahibi egemen sınıfındır. Halkımız bu gerçeği bir bakıma kabullenmiştir, dolayısıyla egemen sınıfın iç işlerine karışmaz. Birileri alır, kafasına göre eşine dostuna dağıtır, kendisi bilir...”

“Karabağ savaşında Türkiye'nin ve hatta bizzat Erdoğan'ın desteği olmadan, askerlerimizin eşsiz cesaretine rağmen Rusya'nın bu büyük zaferi elde etmemize izin vereceğinden emin değiliz. Onun için halkımız Sayın Erdoğan'a müteşekkirdir ve yönetici sınıf ona ve yakınlarına ne verirse, halkımız helal sayar. Nitekim Türk şirketleri Karabağ'da bazı işler yapacaksa, örneğin yollar, köprüler, tüneller kazacaksa, elbette karşılığında para da kazanacak. Her aklı başında insan ülkesine yatırımlar yapılmasını, ülkesinin imar edilmesini ister. Azerbaycan halkı, Türk işadamlarının harap Karabağ'a gelişini içtenlikle karşılamaktadır. Türkler gelmesin de kim gelsin?”

"Steve Jobs gelse Azerbaycan'da emeğiyle zengin olamaz"

“Öte yandan demokrasilerde söz konusu projeleri kazananların sağlıklı ihale koşullarında, rekabet yoluyla belirleniyor olması gerekir. Ancak Azerbaycan demokratik bir devlet değildir ve kaynaklarını açık, şeffaf bir şekilde kamuoyunu bilgilendirmeden, halkın onayını almadan kullanmaktadır.”

“Mübariz Mansimov’un kim olduğuna, nereden çıktığına, nasıl zengin olduğuna gelince… Steve Jobs olsanız Azerbaycan’da kendi çabanızla zengin olamazsınız. İktidar isterse verir, isterse elinden alır. Bu adeta “elifba”dır. Onun açıklaması da böyle…”

"Erdoğan ve Aliyev rejiminin yolsuzluk projeleri"

Bir dönem Müsavat Partisi’nin genel başkanlığına adaylığını da koyan ve geçen yıl hapishanede başladığı ölüm orucuyla adını Türkiye’de de duyuran Tofiq Yaqublu ise şunları söyledi:

“Türkiye hem savaşta hem diplomatik alanda yanımızda oldu ama ne yazık ki Türkiye'deki siyasi iktidar Azerbaycan'ın demokratikleşmesi meselesinde önümüzü kesiyor. Meşru olmayan baskıcı, yozlaşmış Aliyev rejiminin yanında duruyor. Türkiye tabii ki SİHA'ları karşılıksız vermedi. Bu çok doğal. Türkiye - Azerbaycan arasındaki ekonomik yatırım projeleri Erdoğan ve Aliyev ailelerinin yolsuzluk projeleridir.”