Eğitim Sen üyesi iki öğretmen Yılmaz Güneş ile Yusuf Karadaş, sendikanın Diyarbakır Şubesi tarafından organize edilen “ana dilde eğitime destek” etkinliğine katıldı. İdare, iki öğretmene kınama cezası verdi. Güneş ve Karadaş’ın itirazları idare tarafından reddedildi. Sendika tarafından açılan davalar da Diyarbakır 2. İdare Mahkemesi tarafından reddedildi. Anayasa Mahkemesi ise öğretmenlerin başvurusunu değerlendirerek, "Kamu makamları barışçıl toplantı yapanlarla, terör örgütü liderini övücü mahiyette slogan atanları ayrıştırma ödevi vardır” dedi ve hak ihlali kararı verdi.
Cumhuriyet'ten Mustafa Çakır'ın haberine göre sendika tarafından açılan mahkeme gerekçesinde yürüyüş sırasında Abdullah Öcalan lehine sloganlar atıldığını belirterek, öğretmenlerin böyle bir ortamda bulunmasının “devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranış” olduğuna dikkati çekmişti. AYM kararında, derece mahkemelerinin kararında yer alan tespitlere göre de, başvurucuların sendika tarafından organize edilen “ana dilde eğitime destek” yürüyüşüne ve ardından yapılan basın açıklamasına katıldıklarını, bu yürüyüş ve basın açıklaması boyunca terör örgütü liderini övücü mahiyette sloganlar atıldığına dikkat çekti.
"Sloganları işittiklerine dair bir tespit bulunmamaktadır"
Kararda, “Başvurucuların şiddet hareketlerine katıldıklarına ya da yürüyüş ve basın açıklaması esnasında atılan sloganlara iştirak ettiklerine dair herhangi bir tespit bulunmamaktadır. Buna göre başvurucular sırf anılan sloganların atıldığı bir yürüyüş ve basın açıklamasına katılmış olmaları sebebiyle disiplin cezalarına muhatap olmuşlardır” denildi.
“Barışçıl bir gösteride bazı kimselerin bu fırsatı kullanarak bir terör örgütü liderini övücü mahiyette slogan atmaları, bu toplantıya katılanların tümünün toplantı hakkına müdahale edilmesini haklı kılmaz” diyen AYM, “Böyle durumlarda kamu makamlarının toptan bir cezalandırma yerine barışçıl toplantı yapanlarla terör örgütü liderini övücü mahiyette slogan atanları ayrıştırma ödevi vardır... Barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılan, yasaklanmış davranışlarda bulunmayan başvurucuların herhangi bir kınanabilir olaya karışmadıkları da göz önüne alındığında küçük de olsa bir cezaya muhatap olmamaları gerekir” değerlendirmesini yaptı.
Haberin tamamı için tıklayın.