Suriye’deki çatışmalardan kaçarak Türkiye’ye gelen sığınmacı sayısının artmasını beklediklerini belirten Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, “Büyük mülteci akını endişemiz yok” dedi. Atalay, Kürtlerin sınıra yakın bazı yerlerde yönetimi ele geçirdiğine yönelik haberleri yalanladı.
Sayıları 40 bini aşan Suriyeli sığınmacıların durumuyla ilgili Başbakanlık Afet Acil Yönetim Merkezi’nde toplantı yapıldı. Toplantıya Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan katıldı.
Toplantıda hazır bulunan Halep Başkonsolosu Adnan Keçeci, Suriye’deki son durumla ilgili bilgi verdi.
Zirvenin ardından açıklama yapan Beşir Atalay, şu ifadeleri kullandı:
“Son günlerde Suriye’den gelen sığınmacı sayısı her gün artıyor. Daha fazla insanın geleceğine yönelik bir görüş var. Osmaniye, Kahramanmaraş ve Nizip’te de çadır kent kurma kararı aldık. İnşallah sorun çözülür ama biz tedbirli olmak durumundayız. Türkiye’ye sığınanların perişan olması bizi üzer.
Kamplardaki sorunları da değerlendirdik. Kilis’teki sığınmacıların alışveriş şartları yetersiz kalmıştı. Suyla ilgili sorunlar oldu. Tankerlerle oraya su taşınacak, isteyen su alabilecek. Küçük buzdolapları da dağıtılıyor.
Suriye’den buraya gelenler sorunlu, travma yaşamış insanlar. Burada bazı sorunlar olabilir. Başarılı bir göçmen politikası izliyoruz. Uluslararası toplum bizi takdir ediyor.
Küçük olayların büyük olumsuzluk olarak haberleştirilmesi doğru değil. Kamplarda hayat normal yürüyor.
Gereksiz dedikodu yayılıyor. ‘Birleşmiş Milletler (BM) maddi kaynak ayırıyor ama kamptakilere yansımıyor’ deniliyor. Kendi aralarında sorunları olanları da var. Kamplarda bulunan herkesi denetlemiyoruz.
Büyük bir mülteci akını gibi bir endişemiz yok. Sürprizler olabilir, biz hazırlıklı olmalıyız.
BM’den maddi yardım geliyor. Kampanya başlatıldı, orada birikim oldu. Bazı ülkelerden yardım teklifleri var."
'Kürtler yönetimi ele geçirmedi'
Atalay, ''Suriye'deki yönetim boşluğu dolayısıyla Kürtlerin sınıra yakın yerlerde yönetimi ele geçirdiği'' iddialarına ilişkin, ''Öyle bir şey söz konusu değil. Dışişleri Bakanımız o konuda da bilgi verdi. Bu her yerde mevzi olarak olabilir. Küçük bir yerde öyle bir bayrak olayı olmuş'' dedi.
