Gündem

Askeri aracın çarpmasıyla hayatını kaybeden Oktay'ın babası: Zırhlı araçları yüksek hızda sürüyorlar

Baba Cebrail Er, "Oğlumun ölümünün sebebini devletten istiyorum" dedi

25 Eylül 2019 14:18

Tunceli'de Askeri aracın çarpması sonucu yaşamını yitiren 22 yaşındaki Oktay Er’in babası Cebrail Er, oğlunun 28 metre sürüklendiğini ve tüm kemiklerinin kırıldığını söyledi. Er, Tunceli şehir merkezinde zırhlı araçların yüksek hızda sürüldüğünü ifade ederek, “Benim oğluma en az 80-90 kilometre hızla vurup öldürdüler. Yoksa o aracın durmama gibi bir şansı yok. Acemileri getirip şoför yapmışlar" dedi.

Tunceli'nin Mazgirt ilçesi Göktepe köyünde karayolunun karşı tarafına geçtiği sırada 22 Eylül’de askeri aracın çarptığı Oktay Er yaşamını yitirdi. Er’in cenazesi yapılan otopsi işlemlerinin ardında dün Çimenli köyünde toprağa verildi. 
 
Mezopotamya Ajansı’ndan Sema Turan'ın haberine göre baba Cebrail Er, 22 Eylül günü akşam saat 20.00 sıralarında kendisine telefon geldiğini, oğlunun kaza geçirdiği haberi verildiğini belirterek, olay yerine gittiğinde oğlunun cansız bedeni ile karşılaştığını söyledi. Baba Er, “Orada cenazeyi 2 saate yakın yerde savcının gelmesi için beklettiler. Savcı inceleme yaptıktan sonra Mazgirt ilçesine gönderildik. Orada bize ‘yok’ denilerek cenaze aracı verilmedi. Daha sonra yetkililerin devreye girmesi ile ambulans verilerek Malatya’ya otopsi için gittik. Koskoca ilde bir ambulans bulamak için sabaha kadar bekledik” dedi.
 

"Kazanın olduğu yol geniş"

Baba Er, oğlunun o gün arkadaşının işlerine yardım ettiğini, ondan sonra da birlikte yemek yemeğe gittiklerini belirterek, “Oğlum çıkışta arkadaşını görmeyi unutmuş. Yanındaki arkadaşına ‘sen bekle burada, zaten lokanta karşıda görüp geleceğim’ deyip karşıya geçmek isterken askeri araç çarmış” dedi. Çarpma yerinden Göktepe köyüne kadar yolun dümdüz 4 şeritli geniş olduğunu söyleyen baba Er, “Oğlumu nasıl fark etmediler. Son teknoloji, içerisinde kamerası olan, ışıkları çok uzak mesafeden en ufak şeyi fark eden araçlardır” diye konuştu. 
 
 

"Aracın durdurulmaması imkansız" 

Kendisinin TIR şoförü olduğunu söyleyen baba Er, “Ben o aracı istediğim yerde durdururum. Aracın durdurulmaması imkansız. 4 şeritli bomboş yol nasıl oluyor da gidip caddenin ortasında çocuğa vurabiliyor. Onların yaşı kadar şoförlük yapmışım. Onlar mı beni kandırıyor? Şu anda Dersim’de zırhlı araçları bir kontrol etsinler. Bunların hız sınırı en fazla şehir içinde 30. Şehir dışında otoban gibi yerlerde ise 60’dır” bilgisini paylaştı. 
 

"28 metre yerde sürüklenmiş"

Baba Er, Tunceli şehir merkezinde zırhlı araçların yüksek hızda sürüldüğünü belirterek, “Benim oğluma en az 80-90 kilometre hızla vurup öldürdüler. Yoksa o aracın durmama gibi bir şansı yok. Acemileri getirip şoför yapmışlar. Burada bizim çocuklarımızın canını alıyorlar. Oğlumun tüm vücudu kırılmıştı. Zırhlı araç tüm vücudu altına almış. Çarpmakla kalmamış yaklaşık 28 metre yerde sürüklemiş. Normalde öyle bir yolda o aracı, 10 metre mesafede durdurabilirsiniz. Otopsi raporunda her şey çıkacak. Oğlumu öldürenlerin cezalandırılmasını istiyorum. Oğlumun ölümünün sebebini devletten istiyorum. Bu olayın peşini bırakmayacağım” şeklinde konuştu.  
 
Askeri aracı süren kişinin gözaltına alındığına dair duyum aldıklarını ancak yine de net bir bilgisi olmadığını söyleyen baba Er, “Oğlumun yanında olan arkadaşının da ifadesi alındı. Ben de gidip şikâyetçi oldum. Önümüzdeki günlerde avukat tutup, bu dava ile özel ilgileneceğim” ifadelerini kullandı.