Arkadaşı Hasan Alpaslan'ı başına baltayla vurarak öldüren Nazım Han, mahkemenin sürpriz kararıyla "Kaçma şüphesi olmadığı" gerekçesiyle tahliye edildi. Karara tepki gösteren Alpaslan ailesinin avukatı Eren Keskin, "Bugüne kadarki meslek yaşantımda böyle bir uygulamaya şahit olmadım. Bunun altında mutlaka bir şey var. Bir hukuk skandalı bu" dedi.
Radikal’den İsmail Saymaz’ın haberine göre, Tekirdağ’ın Marmaraereğlisi ilçesinde, tartıştığı arkadaşını başına baltayla vurarak öldüren Nazım Han adlı kişi, beş ay tutuklu kaldıktan sonra mahkeme tarafından “Kaçma şüphesi olmadığı” gerekçesiyle tahliye edildi. Bu tahliyeden yaklaşık iki ay sonra Han hakkında 'kasten öldürme' suçlaması ve müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Marmaraereğlisi’nde yaşayan 53 yaşındaki Nazım Han ile 60 yaşındaki Hasan Alpaslan dört yıl önce tanışıp arkadaş oldu. Han’ın üç yıl önce emekli olup ikramiyesini alması üzerine iki arkadaş, sahilde şezlong ve şemsiye kiralama işine girdi. Aynı eve yerleşen arkadaşların arası, ikramiyenin bitmesiyle bozuldu. Ekim 2014’ten beri devam eden gerginlik, ilk olarak 24 Mart 2015 gecesi patlak verdi. Han’ın iddiasına göre Alpaslan, kendisine “S... git, nereye gidersen git, evi terk et, sen şerefsizsin, birşeye yaramazsın“ dedi. Han da “Biraz müsaade et, gideceğim” dedi ve odasında uyudu. Kavga ertesi akşam sürdü. Yemek yedikleri ve alkol aldıkları sırada Alpaslan, “Bu evden s... git, defol git” dedi. Kendisinden geçtiğini söyleyen Han, evin dışında bulunan baltayı alarak, arkadaşının başına vurdu. Daha sonra Jandarma’yı arayıp “Arkadaşımla kavga ettik. Kafasına nacakla vurdum. Sanırım öldürdüm. Şu an K. marketin oradaki duraktayım. Gelin beni buradan alın” diye ihbarda bulundu.
Kaçma şüphesi yok diye tahliye edildi
Jandarmalar eve vardığında Alpaslan’ı kanlar içinde nefes alıp verirken buldu. Alparslan Çorlu Devlet Hastanesi’ne götürülürken öldü. Han jandarmada alınan ifadesinde, emekli ikramiyesinin bittiğini, bankalara borçlandığını, Alpaslan’ın ödeme yapmadığı gibi, hakaret ederek evden kovmaya çalıştığını söyledi. Bu süreçte ruh sağlığının bozulduğunu, Tekirdağ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne başvurduğunu, kendisine 'depresyon' tanısı konduğunu ve ilaç yazıldığını belirtti. İlaçlarının bittiğini ve yaklaşık iki üç aydır kullanmadığını kaydeden Han, “O gece tam olarak ne yaptığımı hatırlamıyorum. Hatırladığım, dışarıda bulunan baltayı elime alarak Hasan’ın kafasına vurduğumdur. Kaç kez vurduğumu hatırlamıyorum” dedi.
Cezaevine gönderilen Han’ın avukatı, 17 Ağustos 2015’te mahkemeye başvurup tutukluluğun gözden geçirilmesini istedi. Marmaraereğlisi Sulh Ceza Hakimi Samet Aslantürk, sürpriz bir şekilde Han’ı tahliye etti. Kararda, “Şüphelinin suçu işlediğine dair somut deliller bulunmakla birlikte kaçması ya da kaçacağı şüphesini uyandıran somut olguların bulunmaması, tanık veya başkaları üzerinde baskı kurabileceği yönünde şüphenin olmaması, delillerin büyük oranda toplanmış olması” gerekçe gösterildi. Bu arada Han hakkında Silivri Ağır Ceza Mahkemesi’nde “kasten öldürme” iddiası ve müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Eren Keskin: Bir hukuk skandalı
Alpaslan Ailesi’nin avukatı Eren Keskin “Bugüne kadarki meslek yaşantımda böyle bir uygulamaya şahit olmadım" diye konuştu. "Sanık baltayla kafasına vurup ölüme neden oluyor. Suçunu bunu kabul ediyor. Otopsi raporu son derece açık" diyen Keskin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün bunlara rağmen müebbet hapisle yargılanan birinin kaçma şüphesi yok diye serbest bırakılmasıyla ilk kez karşılaşıyorum. Normal bir karar olmadığını düşünüyorum. Bunun altında mutlaka bir şey var. Bir hukuk skandalı bu."