Milliyet yazarı Mehmet Tezkan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Avrupa Birliği'ne (AB) yönelik olarak kullandığı "Devamlı oyalama, devamlı oyalama. Bu işin yıl sonuna kadar bitmesi lazım" ifadesini hatırlatarak "Görünen o ki aralık ayı zorlu geçecek. Çok kritik bir ay olacak" görüşünü savundu.
Tezkan "Dananın kuyruğu gerçekten kopacak" diye yazdı.
Mehmet Tezkan'ın "Dananın kuyruğu yıl sonu kopacak" başlığıyla yayımlanan (30 Kasım 2016) yazısı şöyle:
Veya 2017’nin ilk ayı diyelim..
Kasımın sonuna geldik, şunun şurasında bir ay kaldı; dananın kuyruğu gerçekten kopacak..
Hangi konuda mı?
İçimizden başlayalım..
İktidar sözcüleri anayasa paketinin 15 gün içinde Meclis’e sunulacağını söyledi..
MHP lideri Bahçeli de dün açıkladı; bir iki pürüz varmış..
Binali Bey ile Devlet Bey bir araya gelecekmiş..
Paket bütçe görüşmelerinden sonra açılacak.. Yıl sonuna doğru..
Paketten ne çıkacağını göreceğiz.. Nasıl bir rejim istendiği belli olacak..
Anlaşma sağlanırsa görüşmeler 2017 yılının ilk ayında olur..
***
Vizesiz Avrupa meselesi de yıl sonunu bekliyor.. Geri kabul anlaşmasının akıbeti de mültecilerin durumu da buna bağlı..
İşin öyküsü şöyle.. Avrupa vize serbestisi için 72 koşul öne sürmüştü.. Karşılıklı imzalar atıldı.. Ankara koşulları yerine getirecek, AB’ye vize uygulaması bu yılın ekim ayında kalkacaktı..
Dönemin Başbakanı Davutoğlu, Merkel’le sıcak temas kurdu.. Avrupa’yla yeni sayfa açıldığı söylendi.. Vize uygulamasının üç ay öne çekildiğini, haziran ayında kaldırılacağını ilan etti..
Avrupa ayrıca Suriyeli mülteciler için 6 milyar euro verecekti..
***
Ama bir süre sonra Cumhurbaşkanı terör tanımını değiştirmeyeceklerini açıkladı..
O arada Ahmet Bey gitti, Binali Bey geldi..
Onlar 6 milyar euro’yu vermediler..
Biz terör tanımını değiştirmedik..
Vize uygulaması kalkmadı..
Ankara, Avrupa’ya yıl sonuna kadar süre verdi.. Aksi halde göçmen geri kabul anlaşmasından vazgeçeceğini ilan etti..
***
Avrupa Birliği’yle ilişkiler de bu yılın sonunu bekliyor.. Avrupa Parlamentosu Türkiye ile müzakerelerin dondurulması için tavsiye kararı aldı..
Hukuki geçerliliği yok..
Nihai kararı liderler verecek..
Liderlerin toplanma tarihi 15 Aralık.. Yılın sonuna doğru…
Ters bi karar çıkar mı?
Müzakereleri resmen dondurma, resmen askıya alma gibi.. (çünkü zaten fiilen askıda)
Tahmin edilmiyor, çıkarsa ne olur!.
İktidar partisi üyelik başvurusunu geri çekmek için referanduma gideceğini açıkladı..
***
Bir başka mesele de Kıbrıs..
KKTC ile Rum kesimi arasındaki görüşmeler İsviçre’de sürüyordu, tıkandı..
BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Danışmanı tıkanıklığı aşmanın yolunu arıyor ama henüz bulmuş değil..
Cumhurbaşkanı dün konuya değindi.. ‘Devamlı oyalama, devamlı oyalama... Bu işin yıl sonuna kadar bitmesi lazım’ dedi..
Yıl sonuna işaret etti..
***
Görünen o ki aralık ayı zorlu geçecek..
Çok kritik bir ay olacak..
Avrupa’dan koparsak öyle savruluruz ki!..
İktidar partisi vazgeçmiş gibi duruyor ama MHP lideri Bahçeli idamı geri gelsin diye bastırıyor..
Dedi ki; ‘AB madem idam cezasını istemiyor, ilişkinin sonlandırılması için bahane görüyor, AKP idam cezası teklifini yarından tezi yok TBMM’ye getirmelidir. El mi yaman bey mi yaman hepsine gösterelim.’
***
Sanki idam cezası Alman için, İtalyan için, Fransız için, İspanyol getirilecek..
Onlarla ne ilgisi var..
Bizim için getirilecek..
Bu topraklarda yaşayanlar için getirilecek..
Onlar için..
El yaman olsa ne olur, bey yaman olsa ne olur?
Avrupa dönüp; ‘Vay be, ne yaman adamlarmış!’ dese ne olur, demese ne olur?
Avrupa’ya kafa tutmak için niye cellat devlete geri dönüyoruz..
***
Sonra idamı getirerek kimi asacaksın?!.
Birkaç bin kişi ‘Aslan kaplan’ der.. Birkaç bin kişi meydanlarda ‘Bravo’ diye bağırır..
‘Asarız keseriz’cilerin gönlü okşanır, o kadar!..
***
Avrupa’dan kopmanın bedelini hepimiz öderiz..
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kapıları kapanır; bedelini hepimiz öderiz..
Türkiye öyle bir savrulur ki; uzun yıllar toparlayamaz..