Gaziantep’teki sivil toplum örgütlerinin başkanları Suriyelilere yönelik saldırıları ve kentteki gerilimi anlattı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Gaziantep Bölge Başkanı Hasan Önder Sulu, “Toplu taşıma aracında Suriyelilere saldırıldığını gördüğünü” söylerken, Suriyelilere linç girişimlerinin ertesinde “kimsenin tutuklanmadığını” ileri sürdü. İmkân-Der Gaziantep Şube Başkanı Sait Gökdere, Antep’te gerginliğe neden olan bir Suriyeli’nin Türk ev sahibini öldürmesi hakkında konuştu. “Cinayet namus meselesi nedeniyle işlenmiş” diyen Gökdere, “Ev sahibinin daha önce Suriyeli bir kadına tecavüz ettiği” iddiasını aktardı.
Fecir Derneği (Uluslararası Yardım Derneği) Genel Başkanı Ahmet Tahiroğlu’nun da aralarında bulunduğu, sivil toplum örgütleri başkanlarının T24’e anlattıkları şöyle:
‘Toplu taşıma araçlarında Suriyelilere saldırdılar’
İHD Antep Şube Başkanı Hasan Önder Sulu, Antep’te yaşananları şöyle anlattı:
“Suriye sığınmacılar çok zor şartlar altında yaşıyor. Hayvanların dahi barınamayacağı yerde ikametgâh etmektedirler. Yiyecek ve giyecek sorunu yaşıyorlar. Ev bulamıyorlar. Suriyelilere yönelik yapılan saldırılar ırkçılar tarafından organize edilmektedir. Lokal bir şekilde yürütülüyor. Sosyal medya üzerinde nefret söylemi yürütülmekte. Saldırıları belli bir milliyetçi kalıp kullanılarak yürütüyorlar. Bir esnafla görüştüm dedi ki ‘Yakınımızda oturan bir Suriyelinin evinin yakınında birkaç kişi var, yağmalamak için bekliyorlar.’ Esnaf diyor, ‘Bu gençlere para veriyorlar.’ Son yaşanan saldırılardan dolayı iş yerime yakın bir yerde pastane işleten bir Suriyeli korkudan iş yerini açamıyor. Kısa bir zaman önce de toplu taşıma aracında Suriyelilere yönelik saldırı ve küfürler oldu, bunu kendim gördüm.”
‘12 Suriyeli'ye saldırıldı, kimse tutuklanmadı’
“Suriyeli sığınmacılar çok az bir ücretle çalıştırılıyor. Hal böyle olunca normal ücretle çalışan Türkiye vatandaşlarının tepkisini çekti. Bir de Suriyeliler gelince ev kiraları çok arttı ve bu kira artışında Türk vatandaşları Suriyeli vatandaşları sorumlu tutuyor. Suriyeli sığınmacılara yönelik devlet etkin bir müdahalede bulunmuyor. Örneğin, 12 Suriyeliye yönelik saldırı oldu ama bu saldırılarla ilgili hiç kimse tutuklanmadı. Suriyeli sığınmacılara yönelik linç girişimine yönelik saldırılar karşısında gerekli hassasiyet göstermiyor. Normalde hayati tehlike olan saldırılarla ilgili tutuklama oluyor ama Suriyelilerin hayati tehlikede yaralandığını biliyoruz ama bu saldırıyı yapanların tutuklanmadığını da biliyoruz. Saldırıya uğrayan Suriyeli mültecilere derneğimize başvurması halinde hukuki yardımda bulunuyoruz. Saldırılar karşısında bir acil eylem planı lazım. Saldırılar durdurulmalı. Kamu gücü iyi kullanmalı. Etkin hareket olmalı olay olduğu anda güvenlik güçleri orada olmalı. Bilişim ve sosyal medya üzerinde yapılan ırkçı hareketler soruşturmalı. Ücretsiz konaklama imkânları sağlanmalı. Suriyelilerin sağlıklı çalışması için çalışmalar yapılmalı. Suriyelilerin zorla çadırlara taşımaları doğru değil sağlıklı bir eylem değildir. Bir tepki gösterilecekse savaş karşıtı bir tepki olunmalı, barış istenmeli. Bu şehirde herkese yetecek ekmek vardır. Saldırılar durulmalı herkes kardeşçe yaşamalı.”
‘Suriyelilerin kente ekonomik hiçbir zararı olmadı’
İmkân-Der (İnsan Hak ve Müdafaa İnsani Yardım Derneği) Gaziantep Şube Başkanı Sait Gökdere de dernek olarak neler yaptıklarını ve izlenimlerini T24’e şu ifadelerle anlattı:
“Savaş mağdurlarına bakan bir derneğiz. Suriyeli mültecilerle ilgili sürekli çalışma yapmaktayız. Antep’te Suriyeli yetim ve mağdurlara yardımcı oluyoruz. Antep en çok Suriyeli’nin barındığı kent. 350 bin Suriyeli kalıyor. Antep’teki saldırı ülkeyi karıştırmak için ve Suriyelilerle Türkiyelileri karşı karşıya getirmek için yapılıyor. Yaşanan saldırılar kabul edilemez. Saldırılar karşısında Türkiye ve Suriye bayrağını iş yerlerine asacağız, arabalara asacağız, amaç bir kaynaşma sağlamak. Suriyelilerin ekonomik yönden kente hiçbir zararı olmadı. Cinayet olayından dolayı birçok kişi sokağa atıldı, çoğu da cinayet nedenini bilmiyor.”
‘Öldürülen ev sahibi kadına tecavüz etmiş’
“Bize göre cinayet nedeni namus meselesi yüzünden olmuş. Bizim duyumumuz da namus meselesi. Çok sağlam yerden duyduk. Polis, Suriye koordinatörüne namus sebebiyle cinayetin işlediğini söylemiş, o da bize söyledi. Kadın zaten daha öncesinden de öldürülen şahıs tarafından tecavüze uğramış. Antep’ten bazı insanların Suriye’ye gidip savaştığını da biliyoruz. Suriyelileri başka kamplara taşımak kalıcı çözüm değil. Köklü çözümler olmalı. Rehabiliteleri sağlanmalı. Onlara iş bulunmalı. Dün bir Suriyeli gördüm, boyacı olduğunu ama 3 aydır iş bulamadığını aktardı.”
‘Suriyelilerin gelişi ticari faaliyet olarak kullanıldı’
Fecir Derneği (Uluslararası Yardım Derneği) Genel Başkanı Ahmet Tahiroğlu’na göre, “Suriyelilerin en büyük sıkıntısı geçim derdi.” Tahiroğlu, ilgili dernek çalışmalarını ve yorumlarını şöyle aktardı:
“Antep’te Suriyeli mültecilere yönelik yardım çalışması yapıyoruz. Halep’te okul ve hastaneler açmışız. Antep’te çok kontrolsüz bir Suriyeli girişi oldu. Antep’te Suriyeliler adapte olamadı. Birçok Suriyeli kurala uymadan yaşadılar. Suriyelilere yönelik saldırıları doğru bulmuyoruz. Suriyelilerin en büyük sıkıntısı geçim derdidir. Suriyelilerin gelişi bir ticari faaliyet olarak kullanıldı. Ev fiyatları çok yüksek oldu. Bu doğru değil. Suriyelilerin fuhuşta kullanıldığını biz de duyduk.”