02 Nisan 2014 20:36
Antalya'da büyük bölümü imar ve bütçe ile ilgili olduğu iddia edilen evrakların Boğaçayı Şantiyesi'nde yakıldığı ihbarı üzerine olay yerine giden polis evrakları södürerek bir kısmına el koydu. Konuya ilişkin açıklama yapan yeni Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı AKP'li Menderes Türel, eski Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ı "yolsuzlukla" suçladı. Akaydın ise iddiaları reddetti.
Antalya Büyükşehir Belediyesinin, büyük bölümü imar ve bütçe ile ilgili olduğu iddia edilen evrakların Boğaçayı Şantiyesi'nde yakıldığı ihbarı üzerine polis olay yerine geldi. Alanda evrakların yandığını gören polis, müdahale ederek yangını söndürdü. Bir kısmı yanan evraklara el konuldu, polis çevrede güvenlik önlemi aldı.
Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, resmi olmayan sonuçlara göre yeni Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, konuyla ilgili olarak, yakılmak istenen belgelerin yolsuzluklarla ilgili olduğunu iddia ederek “bugünkü olayla usulsüzlüklerini, yolsuzluklarını, hırsızlıklarını örtmek için bazı evrakların yok edilmesi girişiminde bulunduklarının açık şekilde ispatlandığını” öne sürdü. Türel, ayrıca "Mustafa Akaydın'ın Amerika'da yaşayan kızının yanına kaçacağına ilişkin ihbar aldık. Bu konuyla ilgili güvenlik güçlerinin gerekeni yapması gerekiyor" dedi.
İddialara yanıt veren Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, “Ben salak mıyım yolsuzluk evraklarını neden onlarca işçinin olduğu bir yerde yakayım? Böyle bir şey olsa kır evim var götürürüm oraya başında da durur yakarım” dedi. AKP’li Menderes Türel bu açıklamayanın ardından ikinci bir açıklama yaparak, "Hiçbir evrak 5 senesi dolmadan imha edilemez. Akaydın kır evine de evrak kaçırmış oraya da baskın yapılıyor şu an. Oradaki evrakların lüzumlu veya lüzumsuz olması bir şey ifade etmez” şeklinde konuştu.
Bu açıklamanın üstüne bu kez Akaydın ikinci bir açıklama yaparak, “belediye binasında makam odasının basıldığını, fen işleri dairesinde ise çöplerin tek tek aranıp ters çevrildiğini” belirtti. Akayın “Türel o koltuğa oturursa çok ayıplı bir belediye başkanı olacak. Benim belediyede arka odamda büyük çoğunluğu 60 aylık belediye meclis gündemlerinin fotokopileri, proje teklifleri, kitap, broşür gibi lüzumsuz evraklarla doluydu. Türel’e temiz bırakalım diye biz bu evrakların temizlenmesini istedik. Arkadaşlarımız da bunların yakılarak imha edilmesini istemiş. Benim haberim bile yoktu yakılacağından.” ifadelerini kullandı.
AKP Antalya İl Başkanı Mustafa Köse, teşkilat üyelerine seçim sonuçlarına ilişkin teşekkür amacıyla düzenlediği toplantıda, Boğaçayı Şantiyesi'nde belediye evraklarının yakıldığı yönünde ihbar geldiğini söyleyerek, partililere evraklara sahip çıkılması çağrısında bulundu. Mustafa Köse, resmi olmayan sonuçlara göre Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Menderes Türel ve partililer, Boğaçayı Şantiyesi'ne gitti. Alanda inceleme yapan Türel, evrakların özellikle imar ve bütçe ile ilgili olduğunu belirtti. CHP'nin yaptığı itirazların arkasında kendilerinin göreve gelmesini geciktirme gayreti olduğunu öne süren Türel, “bugünkü olayla usulsüzlüklerini, yolsuzluklarını, hırsızlıklarını örtmek için bazı evrakların yok edilmesi girişiminde bulunduklarının açık şekilde ispatlandığını” savundu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne ait Boğaçayı Üretim Tesisleri’ne yapılan evrak baskını sonrası açıklama yaparak, “Ben salak mıyım yolsuzluk evraklarını neden onlarca işçinin olduğu bir yerde yakayım? Böyle bir şey olsa kır evim var götürürüm oraya başında da durur yakarım” diyen Mustafa Akaydın’a Türel’den yanıt geldi.
"Hiçbir evrak 5 senesi dolmadan imha edilemez" diyen Türel, “Akaydın kır evine de evrak kaçırmış oraya da baskın yapılıyor şu an. Oradaki evrakların lüzumlu veya lüzumsuz olması bir şey ifade etmez. İmha için 5 yılın dolması gerekiyor. Akaydın büyük bir suç işlemiştir bunun hesabını da verecektir. Biz gereken suç duyurusunda bulunduk. İlgili birimlerde gereken tedbirleri alıyor” dedi.
Yanan evrakların arasında “iç denetim raporu ve imar ile bütçeye ilişkin 2012 ve 2013 yılları tarihli evraklar bulunduğunu” savunan Türel, bu tür evrakların en az 5 yıl saklanması gerektiğini bildirdi. Yapılan davranışın hesabının sorulacağını dile getiren Türel, şunları söyledi: "Hırsızlıkları örtmeye yönelik girişimi esefle kınıyorum. Hırsızlara, başta Mustafa Akaydın olmak üzere göreve başladığımızda hesabını soracağız. Yetim hakkına göz dikenlere, kursağından haram geçenlere bunların hepsinin hesabını adeta tane tane soracağımızı ifade ediyorum. 'Antalya'ya artık huzur gelsin, barış gelsin' diyerek göreve başlayacağımız süreçte hala entrikalarla kirli oyunlarla kara politikalarla ayıplarını örtmeye çalışanlar, adaletin yakasından kendilerini kurtaramayacaktır. Hırsızlıklarının hesabını sonuna kadar vereceklerdir. Biz takibi, göreve başladığımızda bunların hesabını soracağımızı ifade ediyoruz."
Türel, ne kadarının yandığını ya da ne kadarının kurtarıldığını bilmediğini ama evrakların Büyükşehir Belediyesi ve ASAT ile ilgili olduğunun görüldüğünü belirterek, evraklara emniyet ekiplerinin el koyduğunu, daha sonra kendilerinin alıp inceleyeceklerini anlattı. Belediyedeki diğer evrakların koruma altına alınması konusunda uyarıda bulunan Türel, "Şu andan itibaren belediyedeki tüm evrakların korunması ve bu hırsızların hırsızlıklarını örtmeye yönelik çabaların engellenmesi, bir devletin yerine getirmesi gereken yükümlülüktür. O yüzden bir kez daha tüm yetkilileri uyarıyorum" ifadesini kulandı.
Belediyenin diğer şirketlerinde de usulsüzlük ve yolsuzlukla ilgili evrakların imha edildiği yönünde ihbar aldıklarını öne süren Türel, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını, usulsüzlüklere göz yummayacaklarını vurguladı. Türel, "Mustafa Akaydın'ın Amerika'da yaşayan kızının yanına kaçacağına ilişkin ihbar aldık. Bu konuyla ilgili güvenlik güçlerinin gerekeni yapması gerekiyor" dedi. Türel ve beraberindekiler, daha sonra bölgeden ayrıldı.
CHP’li Akaydın konuya ilişkin olarak yaptığı ikinci açıklamada “belediye binasında makam odasının basıldığını, fen işleri dairesinde ise çöplerin tek tek aranıp ters çevrildiğini” söyledi.
Akaydın “Türel o koltuğa oturursa çok ayıplı bir belediye başkanı olacak. Benim belediyede arka odamda büyük çoğunluğu 60 aylık belediye meclis gündemlerinin fotokopileri, proje teklifleri, kitap, broşür gibi lüzumsuz evraklarla doluydu. Türel’e temiz bırakalım diye biz bu evrakların temizlenmesini istedik. Arkadaşlarımız da bunların yakılarak imha edilmesini istemiş. Benim haberim bile yoktu yakılacağından. En iyi imha yöntemi yakma demişler ve bu olay gerçekleşmiş” dedi.
Yakılan evrakların arasında önem taşıyan hiçbir belgenin olmadığını savunan Akaydın, “Duydum Menderes oradaymış. Kendisi hepsini incelesin, ayıplı tek bir belge bulamaz. Üstelik burası resmi bir kurum, bütün evrak kayıt altına alınıyor. En ufak bir evrak eksiği varsa, belediyede oturur koltuğa inceler. Evrak eksiğini açıklayamayan memura da soruşturma açar” diye konuştu.
Türel’in, “Amerika’ya kızının yanına kaçacak” iddiasına çok sert yanıt veren Akaydın şöyle dedi: “Bunlar ayıp şeyler. Utanmazlık, hazımsızlık yapmasın. Ben buradayım, belediyeyi alacaksa delikanlı gibi alsın. Böyle çamur atarak olmaz bu işler. ‘Kâğıtlarda ıslak imza var’ demiş. Islak imza olması yolsuzluk belgesi anlamına mı gelir? Ayrıca ben salak mıyım yolsuzluk evraklarını neden onlarca işçinin olduğu bir yerde yakayım? Böyle bir şey olsa kır evim var, götürürüm oraya başında da durur yakarım. Yolsuzluk belgesi işçiye verilip 'al yak' denir mi? Benim yolsuzluğum yok ki belgesi olsun. Beni yolsuzlukla suçlayanın alnını karışlarım.”
Antalya’daki yerel seçim sonuçlarına itiraz için Antalya İl Seçim Kurulu’na gelen CHP’li Mustafa Akaydın gazetecilere açıklamalarda bulundu. Makam odasının basıldığını, bunların hepsinin video kaydının olduğunu söyleyen Akaydın “Bu ağır bir suçtur. Fen işleri dairemde çöp kovalarını ters çevirmişler. Orada bir kampus kursalar, montaj belgeyi koydukları zaman ben kendimi nasıl savunacağım” dedi.
Akaydın’ın yaptığı açıklama şöyle:
Belediyeyi de basmışlardır. Personelim tartaklanmıştır. Makamım basıldı. Bunların hepsi tespitlerde var. Bunu yürüten bizzat Menderes Türel’dir. Bu bir devlet saldırısıdır.. Üç saat valiye emniyet müdürüne ulaşamadım. Bir tek emniyet müdürü muavini aradı.
Benim belediyede bir odam vardır. Orada da arşiv değeri olmayan belgeler vardır. Bu her zaman belediye tesisinde yakılır. Her ay 15-20 cm kalınlıktaki belediye meclis gündemini 60 klasörü gönderdim. Ben yolsuzluk belgesi yok edecek olsam, böyle bir şey yaktırır mıyım?
Evrak yakılıyor diye basıyorlar tesisi. Bu son derece ağır bir suçtur. Yani devletin polisiyle bir partinin militanları belediyeyi basmışlardır. Mahkeme kararı yoktur. Emniyet müdürü suçludur. Eğer validen açıklama gelmezse suç duyurusunda bulunacağım. Belediyeyi basan araçlar içerisinde Türel’in seçim kampanyası araçları vardır.
Her Çarşamba günü bilgi işlem merkezinden geri dönüşüm araçlarına yüklenen evrakı sanki yok ediyormuşuz. Bunlar adı üstünde geri dönüşüm.
Fen işleri dairemde içindeki çöpler boşaltılmıştır. Eğer kampus montaj belgeyi oraya bastıkları koydukları zaman ben kendimi nasıl savunacağım arkadaşlar? Böyle bir rezalet nerede görülmüştür? Bunların hepsinin video kayıtları var.
Ben neden kaçayım? Ben buradayım. Bu iddialar 5 yıl önce de oldu. Menderes Türel’e de delikanlı gibi gelsin belediyeyi teslim alsın. İki saat öncesine kadar devir yapacaktım. Belediyede can güvenliği kalmadığı için ben devir teslime katılmayacağım. Belediye başkanının makamı basılabilir mi?
Bütün o yakılan evrakın hepsi belediyenin arşivinde aslıyla var. Halka açık toplantılarının görüşme gündemleri. Menderes Türel’in marifet gibi elinde çevirdiği. Hepsi fotokopi hepsi gündem klasörleri. Ben delikanlıyım Antalya çocuğuyum diye sakın gezinmesin. Bu bir siyasi vandalizmdir. Şimdi suçlarının da farkındalar. Son derece de suçlular. Savcıları göreve davet ediyorum. ellerinde etekleri ne varsa döksünler ortaya. Her türlü bilgi belediye arşivlerinde mevcutturlar.
© Tüm hakları saklıdır.