Kaçmaz, kendisinden önce şirkette işe girmesine rağmen, avukat oğlu Kenan Kaçmaz'ın istifasını istedi.
Görevinden ayrılan ve bir süre işsiz kalan Kenan Kaçmaz, daha sonra belediye şirketlerinden BELKO A.Ş'de sözleşmeli avukat olarak çalışmaya başladı. Osman Kaçmaz, belediye şirketinin başına geçen dönemdeki yolsuzluk iddialarını araştırmak üzere getirilmiş ve ilk incelemede, 70 milyon liralık usulsüzlük tespit etmişti.
Osman Kaçmaz, Sincan Ağır Ceza Mahkemesi başkanıyken eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın da hapis cezasına mahkum olduğu “Kayıp trilyon” davasındaki takipsizlik kararını kaldırmış ve RP Genel Başkan yardımcısı olduğu dönemde şüpheliler arasında bulunan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yargılanmasını istemişti. Kaçmaz kararında, “Anayasa ve yasalarımızda herkesin yargılanması kuraldır. Dokunulmazlık ise istisna olup, bu kişiler yasalarda tek tek belirlenmiş ve bunların dışında hiç kimseye yargılanmama zırhı tanınmamıştır” demişti. Kararda, Anayasa'da Cumhurbaşkanı'nın dokunulmazlık kapsamında olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmadığı da vurgulanmıştı.
Eski hakim Osman Kaçmaz'ın “Baba oğul aynı yerde çalışmamalı” diyerek oğlunu istifa ettirmesinin benzer ve ender bir örneği de yıllar önce bir kez yaşanmıştı. Türkiye'nin tanınmış Emniyet Müdürleri'nden Atilla Aytek, Kaçakçılık Organize Suçlar Daire Başkanlığı görevine atanınca, aynı birimde olan ve kendisinden önce burada çalışmaya başlayan polis eşinin tayinini çıkartmıştı. Atilla Aytek ‘Karı-koca aynı yerde, biri amir diğeri memur olmaz'' demişti. Eşi de tayinini isteyerek başka birime geçmişti.