TBMM Anayasa Komisyonu’nda başörtüsüne yönelik anayasa değişiklik teklifinin görüşmeleri sırasında eşcinsellik tartışmaları ile ilgili uzman değerlendirmesi ürolog tarafından yapıldı. CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, “Sapıklık, sapkınlık diyorsunuz. Cinsel kimlik ürolojinin alanı mı?” tepkisini gösterdi. Ürolog Prof. Dr. Zeki Bayraktar da transeksüellerin cinsiyet değiştirme ameliyatlarını kendilerinin yaptıklarını söyledi.
TBMM Anayasa Komisyonu, başörtüsü ile ilgili anayasa değişiklik teklifinin görüşmeleri sırasında eşcinsellik konusunu değerlendirmek üzere komisyona psikiyatrist yerine ürolog davet etti.
Milletvekillerine bilgi veren Ürolog Prof. Dr. Zeki Bayraktar, Türkiye’nin bir dip dalgayla karşı karşıya olduğunu belirterek, “Henüz bunun kamuoyu tarafından da algılanabildiğini düşünmüyoruz çünkü bu dip dalga kamuoyunun algılayabileceği şekle gelmemiş. Kamuoyu eşcinsel ve transseksüel bireyleri görür, biz ise bunun öncüllerini görüyoruz şu anda” dedi. Bayraktar, “Eğer biz bu süreci doğru yönetemezsek; önümüzdeki yıllarda eşcinsel ve transeksüel vakalarda bir patlamayla karşı karşıya kalabiliriz” dedi.
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir ise bir önceki toplantıda komisyona dinlenmesi için bir psikiyatristin davet edilmesi gerektiğini vurguladığını hatırlatarak, anayasa hukukçusu olarak davet edilen kişinin de AKP’de MYK üyesi olduğunu belirtti. Emir, “Aynı zamanda AKP’de MYK üyesi olacak kadar yönetimde olan birisinin seçilmiş olması doğrusu bence talihsizlik” dedi.
"İntihar, depresyon üroloğun işi değil"
Geçen haftaki oturumda “sapkınlık”, “sapıklık” ifadelerinin kullanıldığını hatırlatan Emir, şöyle devam etti:
“Komisyonun ilk gününde ısrarla Türk Psikiyatri Derneği'nin bir temsilcisini çağırın demiştim. Bilim insanı gelsin, birkaç kişi gelsin, Türk Tabipler Birliğinden de gelsin ve bu konuda bizi aydınlatsınlar. Ben burada derin bir cehalet görüyorum. Kendi pozisyonumu ifade edeyim önce yanlış anlamalara izin verilmemesi için. Türkiye’de, bu ülkede, bu toplumda çocuklarımızı, ergenlerimizi korumak birincil görevimizdir ve bunun için millî eğitimden tutun birçok alanda yapılması gereken birçok şey olduğuna inanıyorum, bu alanın başıboş bırakılmaması gerektiğine inanıyorum. Bakın, sayın uzmanı çağırdınız, sayın meslektaşımı çağırdınız, önemli bilgiler verdi, teşekkür ederim ama.. Hocama sorun ki. Bakın, kullandığı kelimeleri söylüyorum, sizi şey yapmak için söylemiyorum, siz çünkü ürologsunuz hâliyle. Bakın, ergenlik karmaşası, cinsel kimlik bunalımı, cinsel kimlik arayışı, normatif davranış, psikolojik sorunlar, intihar, depresyon, ya bunlar üroloğun işi değil arkadaşlar, bunlar psikiyatristlerin işi, psikologların işi, ergen psikiyatrisiyle uğraşanların işi; getirin bir tane uzman onlar anlatsın bunları.
Hangisi ürolojinin alanı?
Ya, bu yüce Meclis bunlara mahkûm mu? Evet, bakın bu soruların hangisi ürolojinin alanıdır? Hocam, bakın söylediğiniz kelimeler... Ergenlik karmaşası ürolojinin alanı mıdır? Psikolojik sorunlar ürolojinin alanı mıdır? İntihar, depresyon ürolojinin alanı mıdır? Ruh sağlığını korumak, cinsel kimlik ürolojinin alanı mıdır hocam?”
Emir’e yanıt veren Bayraktar ise, “Mesela interseks dediğimiz hasta grubu tamamen ürolojinin alanıdır, psikiyatristler tek bir interseks görmezler, bir. Transeksüeller yani cinsiyet değiştirme ameliyatları…” dedi. Emir de, “Ya yapmayın, ameliyata son anda size geliyorlar” ifadesini kullandı.